131.Bölüm: Ölümsüz Mağarası (20)

4.3K 500 17
                                    

Sıska adamın yüzünde ki gülümseme silinmedi. "Teşekkürler küçük çocuk... Keh keh ke... Sen olmasan Ölümsüz Mağarasını tekrar açamazdım. Sana minnettarlığımı göstermek için bedenini deneylerimde kullanacağım." dedi. Beyaz gözleri onu kör gibi gösterse de Nicolas onun kör olmadığını hatta oldukça iyi gördüğünü görebiliyordu.

Nicolasın yüzü beyaz bir maske ile kaplıydı, bu maskenin ardını görebilmek kolay değildi fakat sıska adam Nicolasın genç olduğunu biliyordu. Bu mantıklı değildi...

"Sen... İlahi Cezayı çeken kişisin değil mi? Göksel Yin Fiziği yaratıp, göklerin öfkesini çektin ve İlahi Ceza ile cezalandırıldın. Bu mağaradan aldığın bir tılsım veya muska sayesinde geçici olarak İlahi Cezayı engelledin ve şimdi yaraların çok ağır, ayrıca yakın zamanda başka bir tılsım kullanmazsan İlahi Ceza ile yüzleşmen gerekiyor." Nicolas cümlesini bitirdiği anda sıska adamın ifadesi battı.

"Sen...Nasıl bilebilirsin?" Duyduklarına inanamamıştı, kimsenin onu izlemediğini düşünüyordu, iyi durumda görünse de aslında Nicolasın bedenini delmek için bütün gücünü kullanmıştı, Nicolası tek hamlede öldürmek istemişti fakat Nicolasın dayanıklılığı onu dehşete uğratmıştı. Aşındırıcı asit, yüksek kaliteli hançer ve içsel enerjisi olmasa Nicolasın bedenini delemeyeceğini biliyordu fakat hala yüksek görünüm tuttu.

Zaman geçirmeye çalışıyordu böylece aşındırıcı asit, Nicolasın bedenini içten tarip edecek ve kolaylıkla onu öldürecekti.

"Çok zeki olduğunu mu sanıyordun ? Hehe... Benim için Ölümsüz mağaranın girişini bile sızdırdın... Muhtemelen tek başına çalışmıyorsun ama sorun değil. O kişi muhtemelen sıradan bir ayakçı olmalı. " Nicolas ruhsal algısını yayıp, sırtında ki hançere ulaştırdı ve ruhsal algısı ile hançeri kavrayıp çekti. Aynı anda sırtından kan aktı.

Nicolasın ifadesi biraz bile değişmedi, depolama yüzüğünden bir hap çıkarttı ve gülümsedi. "Bu hap, bütün asitlere karşı etkilidir." dedi Nicolas ve hapı ağzına attı. Sıska adam titredi, sağlam kayaya çattığını biliyordu fakat hızlıca sakinliğini geri kazandı.

"Keh keh ke... Sen evlat, fena değilsin... Sana bir fırsat vereceğim, ortak olmaya ne dersin ? Sana çok şey öğrete bilirim." dedi hızlıca. eğer ağır yaralı olmasa Nicolası öldürebileceğini düşünüyordu fakat şuan ağır yaralıydı ve Nicolasın fiziksel gücünden korkmuştu.

"Ortaklık ?" Nicolas duraksadı ve düşünüyormuş gibi görünüyordu. Sıska adam bir an umutlandı, eğer Nicolasla şuan savaşmazsa ve Ölümsüz Mağarasına girerse, iyileşmesi an meselesiydi. Sonra Nicolas tamamen onun ellerinde can verecekti.

"Aptal velet! Bütün kemiklerini toza dönüştürüp kanını sen canlıyken kaynatacağım!" dedi kendi kendisine. Nicolasın hala çok tecrübesiz olduğunu düşünüyordu. 

"Fena teklif değil ama önce bana adını söyle... Kimsin? Ölümsüz Mağarasını nasıl buldun ve içinde neler var ? Neden Göksel Yin Fiziği yarattın ? Amacın ne ?" Nicolas hızlıca sordu. Bu soruların cevaplarını ancak sıska adamdan alabilirdi.

Sıska adamın kaşları çatıldı, "Bunları neden bilmelisin? Sadece faydalarına odaklan ve benimle ilgili meselelere burnunu sokma!" Sıska adam kimliğini açığa çıkartmak istemedi elbette sebeplerini de açıklamayacaktı. 

"Burada avantajlı olan benim, seninle ortak olacaksam hakkında ki her şeyi bilmeliyim." Nicolas hızlıca karşılık verdi. Sıska adam duraksadı ardından Nicolası zaten öldüreceğini düşündü. "Nasılsa birazdan öleceksin... Şimdilik öğrenmene izin vereceğim." dedi kendi kendisine. 

Kaderimi Kendim Yazarım! (2.Kitap-Kanlı Yol)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin