Situ Lanr'ın yüzü korkunçtu, hayatı boyunca kimse onu böyle aşağılamamıştı. Yıllardır Xia Klanında bir tanrı gibi muamele görüyordu, insanlar onu görünce kaçardı, bir kadın isterse ona seve seve veya zorla gelirdi ama istediğini mutlaka alırdı.
Öldürmek istediği zaman şehirde ki kimse ona itiraz edemez hatta üstünü bile örterdi. Bir haydut gibiydi, her istediğini bu güne kadar yapmıştı. Kalbinde hayata büyük bir nefreti vardı, çocukluğundan beri Situ Ank'ı takip ediyordu, yıllarca onun yüzlerce erkekle birlikte olduğunu görmüştü fakat bir defa ona fırsat vermemiş o da korkusundan sormaya cesaret edememişti.
Öfkesi gün geçtikçe büyümüş ve nihayetinde hıncını başka kadınlardan, özellikle genç olanlardan çıkarmaya başlamıştı. Xia Ming geçmişte ki hedeflerinden birisiydi, Xia Klanının Liderinin kızı olması bir yana, dayısı neredeyse onun kadar güçlüydü. Sorun istemese bile, açıkça Situ Ank'ın kulağına gidecek şeyler yapma niyeti yoktu fakat bir gün Xia Ming, Nicolas denilen birisine gitmiş ve kendisini ona vermişti.
Kalbinde ki Situ Ank'ın öfkesinin yanına birde ilk defa istediği kadını elde edememenin başarısızlığı ile, Xia Ming'i gördüğü ve ağzından saygısız bir söz çıktığı anda boğazına sarılmıştı. Onu öldürmeyecekti fakat ona Nicolasın gözü önünde tecavüz edecek sonra Nicolası Situ Ank'a sürükleyecekti.
Bu en büyük arzusuydu, bu görev ona verildiği anda aklında parlayan muhteşem plan fakat kim birden 9.Seviye Kılıç Niyetine sahip dehşet verici gizemli bir uzmanın ortaya çıkacağını hayal ederdi ki?
Kalbinde ki öfke çok büyüktü fakat Gizemli uzmana yönlendirmeye cesaret edemedi, güçlüden korkan, zayıfı ezen bir köpekti. Bu sebeple nefretini her şeyin sebebi olarak gördüğü Nicolasa yönlendirdi. Tek istediği onun acı çekmesiydi, artık 1.000 cesareti olsa bile Xia Ming'e yaklaşmaya cesaret edemezdi ama Nicolas için durum böyle değildi.
Kesik kolunu bile geri alamamıştı, bundan sonra bir kolu eksik yaşayacaktı bu zaten onun için en büyük lanetti. Enerjisini kullanarak kanamayı durdursa da en kısa sürede tedavi görmesi gerekiyordu.
Bazı şahitler ise, yaralanan kişinin Situ Lanr olduğunu gördükten sonra zaten çoktan kaçmıştı. Situ Lanr ihtişamla geldiği kapıdan bir köpek gibi kuyruğunu bacaklarının arasına alıp kaçtı. Bir süre sonra konağın önüne gelmişti ve kapıyı açıp içeri girdiğinde, Situ Ank hala odasından çıkmamıştı.
Bir kaç adım atıp, kapıyı çaldı ve "Madam..." dedi sesi biraz titredi, hala acı çekiyordu ve zayıf düşmüştü. "Gel." dedi Situ Ank çoktan hazırlanmayı bitirmişti, ayağa kalktığı anda bedeni tamamen gösteren bir ipek geceliğin içindeydi, şeffaf ipek geceliğin içinden çıplak bedeni açıkça görünüyordu.
Muhafız yaralarına rağmen yutkundu, Situ Ank, Situ Lanr'ın koluna hiç dikkat etmedi, yalnız geldiğini görünce hemen kaşlarını çattı ve sonra gözleri kesik kola düştüğünde ifadesi hızla acımasızlaştı.
"Neden çocuk yanında değil? Onu birisi mi aldı?" En başından sonuna kadar muhafızı biraz bile umursamadı. Situ Lanr kalbinden isyan etti, kolu kesilmişti, yaralı ve zayıftı, çok kan kaybetmişti fakat Situ Ank hala Nicolası soruyordu.
Planın dan daha da emin oldu, dişlerini sıktı ve "Madam..." dedi hemen dizlerinin üstüne düşüp başını eğdi,"Bu aciz hizmetkar zayıftı...Görevi yerine getiremedi... Ölümü hak ediyorum." dedi Oyunculuk yetenekleri muhteşemdi, bir de ağlasa her şey tamam olacaktı. Situ Ank'ın gözlerinde ki bakış hızla öldürme niyetiyle doldu.
"Neler olduğunu anlat!" dedi sert bir sesle. Situ Lanr içinden bir kahkaha attı, gözlerinde soğuk bir ışık parladı fakat kafası eğik olduğu için kimse fark etmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderimi Kendim Yazarım! (2.Kitap-Kanlı Yol)
Fantasy'Herkes zirveye tırmanırken ben zirveden düştüm. Herkes çalışırken ben sadece eğlendim. Herkes ter dökerken, ben sadece güldüm. Şimdi, orduda sıradan bir kaptan oldum. Hayat bana acımasız davranmadı, kaderimi kendim yazdım! Bir defa daha yazmak iste...