190.Bölüm: Taş Meşe Ormanı (4.)

4K 430 12
                                    

Nicolas avuç büyüklüğünde ki Kızıl Ok Böceğine duygusuz gözlerle baktı, en ufak sempati duymadı çünkü Kızıl Ok Böceği onu öldürmeye çalıştı karşılığında bütün iradesi elinden alındı bu yeterince adildi.

"Senin türünde başkaları var mı?" diye sordu Nicolas. Kızıl Ok Böceği hemen karşılık verdi. "Evet Usta... Üç mil doğu da ve İki Mil batı da türdaşlarım var." dedi. 

"Yolu göster." dedi Nicolas Kızıl Ok Böceklerinin bu ortamda ki evrimi Nicolası çok etkiledi ilk olarak Kızıl Ok Böcekleri ruhsal algıyla tespit edilemedi buda onları olağan üstü gizli silahlara çeviriyordu. 

Tek sorun kızıl ok böceklerini beslemenin zor olmasıydı, her kızıl ok böceği element kristali yiyerek büyürdü ve kesinlikle boylarına bakarak az yedikleri düşünülmemeliydi. Sadece ufak bir yavru bile günde on kilo element kristali yiyebilirdi. Daha büyükleri yüzlerce kilo tükete bilirdi.

Bu aynı zamanda onların hızlarının ve dayanıklılıklarının kaynağıydı Nicolasın element kristali sıkıntısı yoktu fakat sadece şuan yakaladığı genç Kızıl ok böceği günde yüz kilo element kristali tüketiyordu buda yılda 36.5 ton element kristali tüketeceği anlamına geliyordu. Üç tanesinin yıllık tüketimi eğer gençseler neredeyse 110 ton civarındaydı. Yetişkin olduklarında ise sadece biri günde 1 ton tüketecekti. 

Burada düşünülmesi gereken ana nokta şuydu, buna değer mi? Nicolasın kararı ise belliydi kesinlikle değerdi. Temelde Kızıl Ok Böceklerinin günde yüzlerce kilo element kristali tükettiği düşünülse bile gerçekte böyle bir rakamı bulmak nasıl mümkün olabilirdi ?

Yılda bir 1 ton tüketseler zaten şanslı olurlardı ve buna rağmen hala çok güçlüydüler eğer Nicolas onları günlük olarak beslerse çok güçlü silahlara sahip olurdu.

Bu araçları görmezden gelemedi yetiştirici dünyasında her koz kartı hayat kurtarıcıydı ayrıca Nicolasın element kristali rezervi çok fazlaydı yine de 3 den fazla beslemek istemedi. Bir kaç tanesini yemek için yakalayacaktı, kızıl ok böceğinin eti çok değildi fakat eti çok besleyiciydi içinde büyük miktarda enerji vardı vücüdu beslemek için harikaydı.

Nicolas bu bölgeye geldiğinden beri dikkatini çeken şey temas ettiği her hazinenin fiziğin gücünü artırma özelliğine sahip olmasıydı buda onu Vajra Yıldız Tohumunun bu gizemli bölgede bir yerde olduğunu düşünürdü. 

Şeytani enerjinin yarattığı mutasyon ayrıca belirsiz bir konumda olan Vajra Yıldız Tohumunun etkisiyle burada yaşayan her şey fiziği güçlendiren hazinelere dönüşmüştü.

Nicolas 2 mil batıya Kızıl Ok Böceğini takip etti. "Usta, bölgeye giriyoruz." Kızıl Ok Böceği uyardı. Nicolas sadece başını salladı ve hazırlandı bu sırada muazzam bir hızla kızıl ok böceği kaçınmadan önce durduğu yerden geçip gitti. Nicolas aynı yöntemi kullandı önce bir sis oluşturdu ve bekledi.

Kızıl ok böceği sise girdiği anda sisin yoğunluğunu bal kıvamına getirdi ve kızıl ok böceğini hapsetti.

Nicolas kızıl ok böceğine baktığında bir el büyüklüğünde olduğunu gördü, ilk yakaladığı Kızıl ok böceğinden neredeyse 2 kat daha büyüktü. Nicolas memnun kaldı bu daha yaşlı bir kızıl ok böceğiydi yine de yakalandı.

Nicolas hemen sembolleri oluşturmaya başladı 2. Kızıl Ok Böceğinin tepkisi ilkinden farklı değildi aşırı direnç ve kaçmaya çalıştı ama hiç bir anlamı olmadığı kısa süre sonra ortaya çıktı.

Nicolas bal kıvamında ki sisin içinde suda ki balık kadar rahat hareket ederken Kızıl Ok Böceği sudan çıkmış balık kadar çaresizdi.

Kısa süre sonra mühür şekillendi ve Nicolas Kızıl Ok Böceğini mühürledi. 

Kaderimi Kendim Yazarım! (2.Kitap-Kanlı Yol)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin