Ling Kun kaşlarını ördü ve biraz düşündükten sonra başıyla onaylarken konuştu. "Evet kesinlikle güneydoğuydu. Neden sordun?"
Xuanyuan Yufeng ayağa kalktı ve ifadesi son derece çirkinleşmişti. Çeşitli tarikatlar villadan ayrılmıştı ve Cennetsel Kılıç Villasının konuk alanının güneydoğu bölgesinde tek kalan tarikat.....Donmuş Bulut Asgard idi.
"Ling Amca bana bir iyilik yap."
--------------
Gece gökyüzünde birkaç parlak yıldızla birlikte yalnız ay asılı duruyordu.
Ling Yuefeng gece gökyüzünde uçuyordu. O aslında Ling Yun'un avlusuna gidecekti ama yarı yolda yolunu değiştirdi ve Donmuş Bulut Asgard'ın olduğu yere yöneldi.
Donmuş Bulut Asgard'ın avlusunun etrafındaki atmosfer benzersiz bir sakinliğe sahipti. Ling Yuefeng gözlerini kapadı ve sanki bir şeyden zevk alıyormuş gibi soluk aldı. Bir süre sonra gözlerini açtı ve Chu Yuechan'ın kaldığı odaya baktı. Işık hala yanıyordu. Yine de o ışığa bakarken içinde kemik delici bir soğukluk hissetti. Fark edildiğini anlamıştı...Sonuçta Chu Yuechan'ın şuan ki gelişimi onun altında değildi.
Ling Yuefeng hafifçe soluk aldı ve ses iletişimini kullanarak duygularını Chu Yuechan'a yöneltti. "Ben, Ling Yuefeng Donmuş Güzelliğin Perisi ile görüşmek istiyorum. Beni varlığınızla onurlandırır mısınız?"
"Ne istiyorsun? Konuş!"
Chu Yuechan gözükmedi. Sadece 3 kelime ile cevap verdi ve tüm kelimeler hiç duygu içermiyordu. Onlar bir insanı dondurarak buzdan heykele dönüştürecek kadar soğuktu.
Mavi Rüzgar İmparatorluğunda sadece Chu Yuechan onunla bu şekilde konuşmaya cüret edebilirdi. Asgardın Sahibesi bile buna cüret edemezdi. Chu Yuechan'ın sözlerini duyduğunda Ling Yuefeng sadece acı acı gülümsedi. "Seninle ilk kez Sıralama Turnuvasında karşılaştıktan sonra 10 sene içinde Donmuş Bulut Asgard'a 20 kere gittim ama seni bir kez bile göremedim ta ki bu yılki Sıralama Turnuvasına kadar..."
"Geçmiş hakkında konuşmaya gerek yok. Eğer Villa Efendisi Ling'in herhangi bir meselesi varsa lütfen hemen konuşun!" Chu Yuechan soğukça konuştu.
Ling Yuefeng iç çekti. "O zamanlar benim senin için nasıl hissettiğimi bilmeyen yoktu. Tüm dünyanın maskarası olsam da ailemin öfkesine maruz kalsam da Donmuş Bulut Asgard'a gitmeye devam ettim. Tek umduğum seni bir kez daha görmekti....Ne yazık ki geçen o kadar yıldan sonra o yılki anılarım hala.....Bugün bile en büyük isteğim seni bir kere daha görebilmek. Artık senin aşkını elde etmek istemiyorum sadece seni görmek istiyorum böylece şuan nasıl göründüğünü görebilirim."
Ling Yuefeng çok tutkulu bir insandı ama onun delicesine aşık olması kolay bir şey değildi. Chu Yuechan ile karşılaşmadan önce tüm her şeyini kılıç kullanmaya adamıştı ama Chu Yuechan ile karşılaştığı zaman tüm içine gömdüğü duygular patlamıştı. O zamandan beri tam 30 yıl geçmişti. Mecazi olarak konuşursak uzun süreden sonra herhangi bir duygu solardı ama onun kalbinde bunca yıl sonunda bile Chu Yuechan'ın görüntüsü hiç solmamıştı. Bunun nedeni onun çok tutkulu biri olması mıydı yoksa Chu Yuechan'ın çok çekici olması mıydı kimse bilmiyordu.
"Senin bir eşin ve çocukların var. Biz daha önce birkaç kez karşılaşmış yabancılarız bir daha görüşmemize gerek yok ayrıca şuan ki görünüşümün de seninle bir ilgisi yok. Eğer başka bir şey yoksa lütfen ayrıl. Senin misafirperverliğinin gece geç saatlerde bir kadın konuğu rahatsız etmeyi içermemesi gerekir." Chu Yuechan belirtti ve sesinde hafif bir öfke izi vardı.