"Gel, kaynak kulpunu serbest bırakmayı dene. Kaynak Kulpun uyandığında doğal olarak nasıl kullanıldığını anlayacaksın." Yun Canghai sırıtarak konuştu.
Yun Che başıyla onayladı. Gerçekten de Kaynak Kulpu uyandığı an ruhunun iinde başka bir ruh bağlantısı ortaya çıktı....ve Kaynak Kulpunun getirdiği ruh bağlantısı ona hiç yabancılık hissettirmeyen bir güçtü. Aslında bu bedeninin içindeki yeni bir organ gibiydi. Onu hareket ettirmek istediğinde sol kolunun üzerinde kırmızı bir ışık yandı. Ardından koyu kırmızı ışık sessizce dışarı doğru uçtu ve bedeninin çevresinde süzüldü. İsteğinin ardından Ejderha Kusurunun şekline dönüştü...Renk farkı dışında onun dış görünüşü Ejderha Kusurunun aynısıydı.
Bedeninin yanında Kaynak Kulpunu görünce her ne kadar gücü dedesinden çok uzakta olsa da Yun Che'nin kalbinde tarif edilemeyecek bir şekilde heyecan duygusu ortaya çıktı. Onun ifadesini izleyen Yun Canghai memnun bir şekilde gülümsedi. "Duygularına inan. Bu sadece senin gücün değil ayrıca bedeninin ve ruhunun bir parçası. Her ne kadar bu Kaynak Kulpları arasında en düşük sınıfta olsa da kırmızı renginde kendine özel faydaları var. Benzer bir şekilde Kaynak Kulpunun gücü Kaynak Kulpunun sahibinin bedeninden ortaya çıkar yani serbest kaldığında kaynak enerjisi ve mental enerji tüketimi hızını arttırır. Kaynak Kulpu güçlü oldukça tüketim hızı da artar. Sonuç olarak kırmızı kaynak kulpu tüketim açısından en düşüğüdür."
Yun Canghai'nin sözleri doğal olarak sadece rahatlatıcı sözlerdi. En düşük seviye Kaynak Kulpunun sözde 'avantajı' sadece son derece gülünç olarak düşünülebilirdi. Kırmızı kaynak kulpu Yun Che'nin isteğinin altında sayısız şekle girdi.Yun Canghai devam etti. "Kaynak Kulpu sadece bir özel bir güç formu değil. O ayrıca saf ruh formu olabilir ve rakibinin ruhunu istila edebilir ya da ruhsal saldırılar yapabilir."
"Ruhsal saldırılar mı?" Yun Che şaşırdı. Ardından isteğini hızlı bir şekilde odakladı ve neredeyse anında Kaynak Kulpu tamamen izsiz ve biçimsiz saf bir ruh haline dönüşecek kadar değişti.
Bir kez daha Kaynak Kulpunun kudreti ve gizemliliği Yun Che'nin beklentilerini aşmıştı. Daha sonra sanki bir şey düşünmüş gibi kalbi titredi.
"Heheheheh..." Yun Che'nin yeni uyanmış olan Kaynak Kulpunu kullanırken yüzünde oluşan aralıksız heyecanı izlerken Yun Canghai kafasıyla aralıksız olarak onayladı ve küçüklüğünde kaynak kulpunu uyandırdığı zamanı düşündü. O gülümserken görüş alanı yavaş yavaş bulanıklaştı. O bir zamanlar çok güçlü ve gururluydu. O her şeye yukardan bakmaya kapasitesi olan biriydi. O 'İmparatordan' sonra gelen 'kraldı' yine de şu an böyle sefil ve kötü bir durumdaydı. Oğlu onu kurtarmaya çalışırken zarar görmüştü ve onun hala hayatta olup olmadığı hakkında bir fikri yoktu. Torununu istemeden böyle bir abise çekmişti. ..Torunu 19 yaşındaydı yine de bugüne kadar o dedelik sorumluluklarını yerine getirmemişti. Yapabildiği tek şey kendi kök gücünü harcamak ve onun Kaynak Kulpunun daha erken uyanmasına yardım etmekti.
Son yüz yıldır o yalnızlık ve zorluk çekmiş, sıkıntı ve aşağılamaya maruz kalmıştı yine de başlangıçtan beri asla ölmek istememişti. O İblis İmparatoru için bu kadar önemli olan bu eşyanın kaybolmasını istemiyordu ve dahası herhangi bir katkı sağlamada burada ölmek istemiyordu.
Yine de bugün önemli eşyayı torununa emanet etmişti. O sonunda sefil hayatını biraz değer ile sonlandırabilirdi...
"Che'er gel buraya."
Yun Che kaynak kulpunu geri çekti ve Yun Canghai'nin önüne yürüdü.
"Daha önce İblis İmparatoru aramak için Hayali İblis Ülkesinden ayrıldığımda ailenin büyük yükünü geçici olarak babana verdim ama ona muazzam büyüklükte bir sırrı söylemedim. Sadece İblis İmparatorun soyu ve benim Yun ailem bu sırrı biliyor. Ayrıca bu sır İblis İmparator ya da Yun ailesini lideri tarafından sözlü olarak gelece nesillere geçer ve kesinlikle başkası bilemez. Eğer İblis İmparator gerçekten öldüyse bu sırrı bilen bu dünyada sadece benim. Ben burada kaldığımdan dolayı bir kez daha asla gün ışığı göremeyeceğim. Sadece sen bunu başarabilirsin....Che'er kulağını bana yaklaştır."