KORE MAHALLESİ'NDEKİ TÜRK'ÜN DÖNÜŞÜ

Untitled Part 104

Wattpad'da yazmaya ara vermişim, hem sistem çökmüştü hem de kendi işlerim vardı. Şu lise bölümünü kısa kesip Kore Mahallesi hatıralarına geri döneceğim.

Neyse ben özellikle ekstra yemek (aslında o kadar da ekstra vermiyorlardı, tavuk iri parça geliyordu tabii 3 ve 2 lerden kalırsa, asıl bizim nefis kıymalı börek hep 2 porsiyon geliyordu ki onun için bedavaya bugün bile adam döverim yani. Tabii disiplinden kurtulma olayı da önemli faktördü. Gerçekten de ilk sene yemediğim halt kalmadı ama hiiç disipline gitmedim. Mesela saçlarım resmen uzundu ya, sürekli Andımız da yakalanırdım ve diğer bir kaç öğrenciyle birlikte eşşek traşı olmaya gönderilirdik ama benimki hiç bir zaman kesilmezdi. Sadece birazcık kısaltılırdı. Ya da mesela 2. sınıfta bildiğiniz sakal bıyık bıraktım. Yatılı öğrenciyiz her sabah nerde traş olmak. Sıcak su mu var, vakit mi var? Öğretmenlerden biri sürekli bana kızardı, bu sınıfta tek bıyıklı ben olabilirim hiç bir öğrenci bıyık bırakamaz derdi ama bıyığıma takmazdım yani. Tabii 17 yaşındaki tıfılda ne bıyığı olursa o kadar yani.

Nihayet ilk kez milli oldum. Yani ilk kez okullar arası kavgaya karıştım. Herkes okullararası müsabaka yapar ben kavga yaparım abi! Bir gün artık öğlen yemeği bitmiş derse girmek üzereyim, 1. sınıflar öğlenci olduğundan dersler öğlen başlayacaktı, çantamı hazırlıyordum ki çömezlerden biri koşarak etüte girdi: Koş Pisko, Fuarda kavga çıktı, ekip toplanıyor. Hay binbeşyüz kunduz dedim. Tabii aşırı sunturlu bi küfür savurdum da bin beşyüz kunduz diyelim. Ulan derse gireceğim, geç kalırsak yok yazılırız, daha çömezim laynn diye düşünürkene hani belki yırtarız olay biter filan diye vakit öldürürken başkan geldi: Ne bekliyon dingil? Çıkart ceketini, sıva kolları dedi.  Yaw başkan derse geç kalıcaz, akşam çıkışta dövsek elemanları? Laynn 3. sınıflar dayak yiyior, fuar karışmış, 20 kişiye 60-70 kişi saldırmış sen akşama gelieyim diyon? Misafirliğe mi mi gidiyoz yavşak! Takip et beni!

Layyynnn! 60-70 kişi de ne babooo! Ulan harbiden eşşek sudan gelinceye kadar dayak yiyicez galiba dedim. Ceketi etüt dolabına tıktım ne olur ne olmaz diye iki de falçata aldım yanıma! O zamanlar o kadar da kocaman olmayan, minnak bişi olan sevgili göbüşcağızımı hoplataraktana tin tin bir şekilde kavgaya koştum.

Beni gören etüttekiler ders yerine dış kapıya gittiğimi görünce dumur oluyorlardı: Lann pisko nereye giidyon ders başlıcak? Sankiçok matah bir şeymiş gibi cevaplıyordum: Fuarda kavga var, gelin yardım edin ipnalarr! Dabii ki hiç bi çömez benim kadar keriz olmadığından yolunu değiştiriyordu.

Vardık Fuarın Lozan Kapısına! Vay babam vayyy! O ne laynnn?