Bu arada tesadüfen bir video buldum sizinle url'sini paylaşayım:
İleride bahsedeceğim, ama görüntü bulmuşken yazayım dedim. Bu Meksika Döneri Pastör. Pastör de döner veya dönen demek galiba! Meksika milli yemeği değil ama iyi biliyorlar. Bu arada ileride bahsedeceğim Los Angeles ve diğer bütün güney eyaletlerinde her tür mutfakta ucuz işçi olduklarından Meksikalılar çalışıyor. Rus, Japon, Arap,Yunan,Türk mutfağında da Meksikalılar aşçı! Bu yüzden bütün yemekler aynı tadda.
Araplar daha doğrusu Lübnanlılar Los Angeles'deki tavuk çevirme ve tavuk döneri işini tekllerine almışlar. Bir nevi fast food zinciri gibi muhtemelen hepsi akraba olan bir familya tarafından işletiliyorlar. Tavuk dönerleri meksikalılar tarafından kömür şeklinde servis ediliyor. Bi kere Hollywood'da yedim ve çok kızdım. Bizde olsa döveriz o ustayı! Lübnanlı patrona kızdım, Ben türk'üm, dönerin mucidiyiz, bunu Türk'ün önüne sunsan dayak yersin dedim, adam da ne yapayım bu Meksikalılar hep böyle yakıyorlar dedi. Sonraları öğrendim niye Meksikalı salaklrın döneri yaktıklarını? Çünkü pastör, domuz etinden yapılır. Domuz aslında yağ olduğundan et gibi yanmaz, ısıya dayanıklıdır. İşte eğer yukarıda dikkatle izlerseniz üstteki kırmızının et değil sos olduğunu alttaki beyazın ise tavuk eti olduğunu düşüneceksiniz. Ama hayır bu domuz eti! Pita ekmeğine domuz döneri konuyor ve sonra artık Arap veya Yunanlılardan öğrendikleri bir sos olan Humusla sunuyorlar. Benim bir taraf Antakyalı, yani evde Humus yapılır. Antakya humusu katı olur, bir nevi patates püresi gibidir. Halbuki bunlar o kadar çok su koyuyorlar ki ketçap veya mayonez gibi kıvama geliyor. Humus tahin ve haşlanmış, püre haline getirilmiş nohutla yapılır. Nohut da Arap milletinin en temel gıdasıdır. Tüm Arapların milli yemeği nohuttur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORE MAHALLESİ'NDEKİ TÜRK'ÜN DÖNÜŞÜ
HumorININININNNNN! Kore Mahallesi'ndeki Türk isimli anı kitabıma kaldığım yerden devam ediyorum arkadaşlar! Yeni başlayan arkadaşlara önce 1. kitabı okumalarını tavsiye ederim. Bu ikinci kitap. Ne yazık ki Wattpad'in azizliği yüzünden 1. kitaba bölüm ekl...