Bölüm 10

33 6 0
                                    

O kızgınlıkla zaten cehennemi sıcak, penceresi açılmayan odaya gidip uyuyasım yok! Karnım da acıktı tabii! Sinirden acıktım, sanki mideme yumruk yiyiyorum. Hayır aslında aç değilim de ne halt edeyim bari yemek yiyeyim diye düşündüm. Saat gecenin 2si sanki açık lokanta var! Arkadaşlar Kore Mahallesi ben orada yaşarken bildiğiniz ufak bir İç Anadolu kasabası gibiydi. Kışın gece 5:30 olur, mesai biter, sokaklarda in cin top oynar, o kadar lokanta ve iki AVM (bizim ülkedekiler çok daha iyisi) var, en geç 18:00'da kapanıyor. MC Domalt bile en geç 10'da kapanmakta.  Ne yiyeceğim ki? Hiççç! Belki açık bir bakkal bulurum diye yürümeye başladım. Ancak benim mahallede bulamadım gibi, Koreliler tavuk gibi uyuyor yetmezmiş gibi sabah 5:30 'da ayaktalar. Amerikalılar gerçekten çok çalışıyor, ama asgari ücretleri de onlara yetiyor. Bizde işçi o kadar çok çalışmıyor ama asgari ücret asla yetmiyor. İlginç bir durum yani. 

Neyse o sinirle yürüye yürüye Kore mahallesinden çıkmış Meksika mahallesine girmişim. Arkadaş ne varsa Meksikalılarda var. Adamların işi gücü eğlence! Ben bir Çingeneleri bir de Meksikalıları tek geçerim eğlence konusunda. La bütün evlerin ışıkları yanıyor onların semtinde sokaklarda tek tük olsa da insan var, hatta çoğu genç! Sanki yarın okul yokmuş gibi! Dersler zorunlu aslında ama latinler amale olarak çalışmakta, işe gidiyorlar, okumuyorlar. Neyse açık bir likör shop buldum.

Evet ABD'de gece yarısı hatta sabahın köründe bile açık bulacağın bir dükkan türü var: İçki dükkanı! bildiğin alkol satıyorlar. Her nevi alkol var. Kasada oturan adam ki genelde Hintli ya da Latin oluyorlar kurşun geçirmez camın arkasında oturuyor, sen içerideki yüzlerce çeşit içkiden istediğini alıp kasada ödeme yapıyorsun. Dükkanda hazır yiyecek, cips, piskevüt, tatlı vs var.Orada buzlukta buritolar da vardı ama ben o sırada burritonun ne olduğunu bilmediğimden almadım. Bisküvi aldım çıktım, bir de su ve meyve suyu. Tabi aslında o öfkeyle saatlerce yürümüşüm de haberim yokmuş, tıkındıktan sonra bir yorgunluk çöktü ki sormayın, pansiyona dönmek var ya iki saatimi aldı. Kendime o kadar uzağa gittim diye ne küfürler ettim. Ulan gecenin bir yarısı güvenli mahallemden çıkıp tekin olmayan bir mahalleye gitmişim. Soyabilirler, öldürebilirler, dayak yiyebilirim, bin türlü şey olur  ama düşünecek halde değilmişim ki yürüyüp  gitmişim. 

KORE MAHALLESİ'NDEKİ TÜRK'ÜN DÖNÜŞÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin