KORE MAHALLESİ'NDEKİ TÜRK'ÜN DÖNÜŞÜ

Bölüm 90

İşte psikpat dolu lisemiz böyle bir yerdi.Büyük sınıfın küçük sınıfı dövmesi olağandı. Öğretmenler aşırı zor sorularla bizi çok fazla zorladıklarından öğrencilerin tamamı zamanla kafayı yemekteydi. 1. sınıfta 75 kişi olan mevcudumuz 2. sınıfa geçtiğimizde 65'e indi. 3. sınıfta ise sınıf mevcudu 47 idi. Ben 3 sınıfın ilk 3 haftası fen şubesinde öğrenim gördükten sonra özellikle matematik dersinin çok fazla ağır olduğunu fark edince edebiyat şubesine geçmek için başvurdum. Topu topu 3 tane edebiyat şubesi vardı. 2 tanesinin mevcudu 75'er kişiydi ve bir kişi için bile yer yokmuş. Beni Hababam'a şutladılar. Yani her sınıfta 1'er kez kalmış öğrencilerin toplandığı belalılar sınıfı. Mevcudumuz sadece 30 kişiydi.

2 ve 3 sınıfların hepsi sabahçı bütün 1. sınıflar öğlenciydi üstelik 2 de öğlenci 2. sınıf vardı. Bu iki sınıfın tamamı 1. sınıfta çakmış öğrencilerden oluşuyordu. Sırf alay olsun, hakaret olsun diye çakmış öğrenciler toplama sınıfa yerleştiriliyordu.

Benim Kıllı ile kavgam bitse de ayunun kini dinmemişti. O gece haksız yere, hiç bir şey yapmadığım halde, etüt zili çaldığı anda, etüt başkanı tarafından dışarı atıldım. He etütün iki başkanı vardı ve biri Kıllı diğeri de onun 1. sınıftan eski bir dostu idi.Beni bu yüzen atmıştı kankası. Etütten atılan öğrenci o gece nöbetçi olan pansiyondan sorumlu müdür yardımcısını görmeye gider. Odanın kapısını çalıp da içeri girince içimden Had diktir dedim. O geceki nöbetçi müdür yardımcısı Giyotin lakaplı müdür başyardımcısıydı. Aynı zamanda okul disiplin kurulu başkanı olduğundan öğrencileri disipline verip okuldan uzaklaştırma hatta atılma cezası vermesiyle meşhurdu.

Ben içeri girince bağırmaya başladı:

Demek etütten atıldın! Seni yaramaz, tembel herif! Üstelik büyük sınıflara da saygısızmışsın! Onlara küfür edip saldırmışsın! İşte burada disiplin kağıdın var, savunmanı yaz, sabah disipline gidiyorsun dedi!

Bir teksir kağıdına suçum daktilo ile yazılmıştı, kavga etmek, büyüklere saygısızlık, yatakhane dolabında yiyecek bulundurmak, dağınıklı, etütte düzeni bozmak. Altta da savunma bölümü olarak yarım sayfa vardı. Tükenmez kalemi alıp o yarım sayfaya şunları yazdım: