Bölüm 44

26 5 0
                                    

Kafayı yastığa koydum, biraz uyudum, belki 15 dakika şekerleme yaptım, yatak eh işte, çok kullanılmış olduğu belliydi. Sonra yataktan kalkmak için doğrulduğum yastıktaki siyah bir noktaya gözüm ilişti, bir an sonra o siyah nokta hızla kayboldu, galiba zıplamış mıydı ne?

Bu ne lan? Bu böcek mi yoksa? O anda huylandım sonra üstüme baktım,atleti çıkartınca üstümde bir kaç siyah şey gördüm. Kahretsin!!!!

Pire miydi acaba? Pireler konusunda çok tecrübeliyimdir! Bir hayvansever olarak, evde kedi besleyen biri olarak çocukluktan itibaren pirelerle haşır neşirim.

Benim çocukluğumda pire ilacı yoktu! Kuru mama da yoktu! Zavallı hayvanlara ev yemeklerinin artıklarını verirdik. Kedilerin evcilleştirilmesi Çin'de bulunan antik bir köyde ortaya çıkan 5300 yıllık kedi fosillerine göre en az 5300 yıl önceymiş. İnsan oğlu yerleşik hayata yani tarım-çiftçiliğe geçince hasat ettiği buğday ve pirinci farelerden korumak için kedilerin atasını evde beslemeye başlamış. Köpekler ise daha önce evcilleştirilmiş çünkü tarım öncesi toplum, avcı-toplayıcı toplum için avın izini süren köpek, kurttan evcilleştirilmiş. 

İnsanoğlunun kedi ve köpekle olan birlikteliği ise pire ile olan birlikteliğiyle beraber sürmüş. Benim çocukluğumda mesela annem biz eve kıyma aldığımızda buzluktan çözülen kıymanın kanlı suyuna ekmek doğrar kedilere öyle verirdik. Bayılırlardı. Ya da tavuk derisi, kemik artığı verirdik. Gerçekten de eskiden kedi beslemek zordu. Çünkü her zaman etli yemek yemezdik. BU arada benim çocukluğumda 80lerde kuzu ve dana eti çok ucuzdu. Tavuk ise haddinden pahallıydı. Kasaplarda tavuk satılmazdı. Haftada bir kez kurulan semt pazarından köyden gelmiş olan, kafes içindeki canlı tavuğu alır, eve götürür, kendin bıçakla boğazını keser, tüylerini yolar, sonra da saatlerce kazanda kaynatırdın.

KORE MAHALLESİ'NDEKİ TÜRK'ÜN DÖNÜŞÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin