KORE MAHALLESİ'NDEKİ TÜRK'ÜN DÖNÜŞÜ

Adsız Bölüm 133

Ben o gün Best Buy'a laptop satın almaya gittiğimde kasiyer Türk olduğumu öğrenince "Aaa ne güzel biz de haftaya Türkiye'de Avrupa'nın ilk Best Buy'unu açıyoruz demişti) .Best Buy'ın içini birazdan anlatırım ancak o sırada içimde Yakında da kapatırsınız diye geçmişti. Nitekim Best Buy TR'de 2 sene kaldıktan sonra kapattı. O dönem büyük yatırım yapan Türk şirketi Bimeks de kapanmak üzere. Darty ve bir başka Alman firması da Türkiye'den çıktı. Sebebi ise Avrupa-ABD kafasıyla Türk bilişim pazarında batarsın.

Öncelikle Best Buy'da sadece Amerikan markaları satılır, en azından benim ABD'de gördüklerimde öyleydi. Tr'deki Best Buy'lara yetişemedim çünkü kapanmışlardı. Türk milleti herkesin düşündüğünün aksine en son teknolojik aleti kullanmaya ve bununla hava basmaya bayılır. Pek çoğunuzun evindeki çamaşır bulaşık makinelerinin hiç biri ABD'lilerin evinde yok. Olanların çoğu da eski teknoloji, hele buzdolapları, 1980 model. ABD'de sadece teknolojik ürünler demode değil araçlar da demode ve eski. Bu kriz yüzünden değil, onlar parayı harvurup savurdukları için çok paraları yok, pahallı şeyleri alamıyorlar. Eskiden bizde beyaz eşya çok pahallıydı ve eski teknolojiydi, şimdi de ucuz değil ama son teknoloji. Biz beyaz eşyada dünya çapında olmasak da Avrupa çapındayız. Tabii ki Arçelik-Vestel bir Bosch değil ama bizim halk yerli malını tercih ediyor çünkü servisleri daha iyi, yedek parça bol ve ucuz.

ABD'de ise artık ne TV ne de buzdolabı fabrikası kalmış. Çoğu kapanmış, olanlar da Çin'de üretim yaptırıyor, bu yüzden kalite düşük.

ABD'nin dünyaya satabildiği 3 şey var: 1- Dolar. ABD, 2. Dünya Savaşını kazandığı için Avrupa ve dünyaya tabii ki Suudiler yardımıyla dolar satabiliyor. Kimse bilmez ama ABD'nin en büyük finansörü Suudiler, Kuveyt ve Katar'dır. Her sene ABD bunlara zorla Hazine Tahvili satar. Şu an Arapların elindeki ABD hazine tahvilini Araplar bozabilse ABD diye bir ülke kalmaz. Trilyon dolar seviyesinde uzun vadeli ve çok az getirili kağıt parçaları var Arapların elinde. Bir nevi çöpler ama eğer ABD'den bunları satın almazlarsa veya bozdurmaya kalkarlarsa ya ABD onları işgal eder veya bombalar ya da en hafif şekilde ordusunu çeker. Şu an İncirlik ÜssüNden bile kalabalık bir askeri güç Arabistan DOHA'da konuşlu. Müslümanların Kutsal Topraklarını Suudi Kralı korumuyor 2. Dünya Savaşına dek İngilzler şimdi de ABD koruyor. Suudi Kralı da böbürlenir Ben ki Harem-i Şerif'in muhafızıyım vs vs (halife demeye sıkar, ne olur nolmaz Türkleri kızdırmamak gerek tabii). Yani ABD dolar ve tahvil ihraç eder. Buna Senyoraj denir. Dolar, Euro ve Sterlin senyorajı (patron) olan paralardır. Ayrıca İsviçre Frangı da öyledir. Eskiden Fransız Frangı da öyleydi ama Avroya geçince AB'nn patronu Almanya oluverdi ve Fransızların fiyakası feci söndü o yüzden Le Pen filan yükselişte.

2. olarak ABD silah satar. Dünyadaki en gelişmiş silahlar ABD üretimidir. Rusya, İng, Fr, Çin ve hatta Tr de silah satsa da en ileri teknolojik ve tabii ki pahallı silahları ABD üretir ve satar. ABD ürettiği her yeni silahı Suudilere ve BAE,Katar, Kuveyt'e de satar. Sanki bu adamların elinde bir işe yararmış gibi. Mesela BAE ordusunda hem Abrams tankı hem Fransız Lecrec tankı hem Rus tankı hem Ukryna tankı vardır. Ayrıca Doğu AVrupa, Çin, Tr gibi ülkelerden de silah alır, bir nevi ulufe dağıtır gibi bir sürü birbiri ile uyumsuz silah alırlar. Zırt pırt Avrupalı liderler Arapların yanına gider ve onlara silah satar. Çünkü ya kendi fabrikaları krize girmiştir ya da seçim yaklaşmıştır.

3. ABD tüm dünyaya film satar. Hollywood dünyadaki en büyük yalan makinesidir. Sonra bollywood gelir. Şimdilerde TR de dizi satıyor ama Türk filmleri izlenmiyor. Türk dizleri genelde arkası yarın olarak verilmekte. Yani bizim Kanuni, Rusya'da hergün öğlen saatinde ev kadınları için gösterilmekte. Rus kadınlarına ah zengin bir Türk koca bulsaydım dedirtmek için tabii ki. TV sektöründe en dandik dizi arkası yarındır çünkü oyuncu dışında başka masraf yoktur, hep odada filan geçer, bir tane ev tutulur veya stüdyo hiç bir aksiyon ve masraf olmadan dizi üretilir.

4. ABD tüm dünyaya bilişim ürünü satar, cep telf, bilgisayar ve oyun.

Dünyada başka ülkeler de bilgisayar üretir özellikle Malezya, Singapur, Taywan vs. Ancak bunların şirketleri ABD tarafından özellikle batırılmıştır.

İlk işlemciler ABD tarafından askeri amaçla üretildi. Amaç şifre kırmak ve gelen düşman uçak ve gemilerinin koordinatlarını hesaplamaktı. 1950lerde oda büyüklğünde delikli karta baskı yaparak cevap veren MainFrame isimli bilgisayarlar vardı. Amacı nükleer füzelerin koordinatlarını hesaplamak ve Sovyet telsizlerinden duyulan konuşmalardaki şifreleri kırmaktı. Zamanla işlemciler küçüldü. Hepsini DARPA yaptı. Darpa'daki aşırı milliyetçi bir kadın ilk bilgisayar program dilini yazdı ve diğer bilimadamları Türkçe dünyadaki tek matemeatiksel dil, onu kullanalım dediği halde stratejik düşünerek İngilizce'yi kullandı (kadın vatanseverdi tabii ki). Eğer programlama veya DOS biliyorsanız bir sürü dandik şey yazmak zorunda kalırsınız. Bunun sebebi işte o kadındır.

ABD ilk işlemcileri askeri amaçla ürettikten sonra IBM gibi firmalar doğdu. Bunların amacı ileri hesap makinesi yapmaktı. 20.yy başında ABD ekonomisi sıçrama yapmıştı. İlk zincir marketler ve şubeli bankalar doğmuştu. Mesela bir adamın aynı şehirde 3 tane süpermarketi vardı, nalburdan meyveye her şeyi satıyordu. Hergün binlerce kalem mal gelip gidiyordu. Her dükkanın arkasında onlarca muhasebeci vardı ve fişleri hesaplıyordu. Çok zor ve pahallı işt çünkü bir sürü muhasebeci çalışıyordu. İşte ilk makineler böyle doğdu. Ben çocukluğumda bir iki bankada görmüştüm, daktilo gibi rakamlara basar sonra da yandaki kolu çevirirdin, böylece sana yazılı olarak bir fiş şeklinde mesela 10+20-5+8= sonucunu verirdi. Babamın zamanında mekanik hesap makineleri vardı mesela, benim çocukluğumda ilk dijital aletler çıktı. Ben ilk hesap makinesini ortaokulda kullandım, halen evde duruyor, çok pahallı bir şeydi. İlk dijital kol saatimi de babam kardeşimle bana 1985'de aldı. Casio marka ucuz plastikten ama pahallı bir saatti. O sırada dijital saatler moda oldu. Sonra hesap makineli kol saatleri çıktı. Sınavlara o saatle girdik mi sıfır alıyorduk. 0.5 kalem ucuyla lastik tuşlara basarak numaraları ekrana giriyordun, öyle dokunmatik filan değildi. İlk ticari bilgisayarlar dev hesap makineleri olarak 1960larda ABDde piyasaya sunuldu. Bunların görevi ciro idi. IBM de aslında International Business Machiness'in kısaltmasıydı. Uluslararası İş (Ticaret) Makineleri (Hesap Makinesi yani)

IBM ilk kşisel bilgisayarı üretti. O zamana dek kimse evine bilgisayar alamazdı hem çok pahallıydı hem büyüktü hem de gereksizdi. IBM, ilk PC'yi hem hesap hem de oyun amacıyla üretmişti. Ancak buradaki Personel kelimesini eve götürmek olarak almayın. 1 kişinin kullunabileceği bilgisayar demekti. İlk bilgisayları çalıştırmak için 5-6 kişilik ekip lazımdı. 

ABD askeri teknolojiyi sivllere açmıştı. Bu sayede ilk bilgisayarlar doğdu. Akabinde Ruslar ve Uzakdoğu (Japonya tabii ki) da kendi işlemcilerini üretti. Avrupa da denedi. Ancak ABD dışındakiler askeri teknoloji olarak kendilerine saklarken ABD serbest piyasaya açtığından bir anda ülke sıçrama yaptı. 1970lerde ilk oyun bilgisayarları doğdu (konsollar). Önce Arcade makineleri denen buzdolabı büyüklüğünde jetonla çalışan makinelerdi, müzik kutusu gibiydi. ABD makinelere alışıktı, kumar makinesi, müzik kutusu, elektrikli dart makinesi ve şimdi de Arcade makinesi. Ben 1983'de İstanbul Sarıyer'de ilk Arcade makinesiyle o devrin en müthiş oyunu olan Space Invadersi oynadım. Hemen akabinde lunaparklara geldi. Sonra arkadaşlarım kendi evlerine almaya başlayınca babam da bize bir Atari 800XL getirdi. 1984'de benim evimde bilgisayar vardı yani. Ve küçük bir ilçede yaşasak da neredeyse tüm sınıf arkadaşlarımda da daha pahalı olan Commadore ve Amigalar vardı. Babamın onları alacak parası yoktu tabii ki.