"Dün gece Kıllı tarafından yatakhane dolabım zorla açtırılmaya çalışılmıştır. Kendisi benim yatakhane başkanım olmadığı için bu emri reddetmem üzerine bana vurmuş ve ağır küfürler etmiştir. Kıllı ve bir kaç arkadaşı her Pazar gecesi evcilikten dönen 1. sınıfların yatakhanelerini basarak evden getirdikleri yiyeceklere el koyar ve yerler. Yiyecek yoksa haraç isterler. Eğer haraç verilmezse de döverler. Daha önc dayak yiyen bir kaç öğrenci bu durumu Okul Disiplin Kurulu Başkanı olan şu isimli baş müdür yardımcısına gerek yazılı gerekse sözlü olarak ilettiği halde hiç bir önlem alınmamıştır. Kıllı'nın ağzından bizzat duyulmuştur ki Müdür Başyadımcısı kendisini korumaktadır. Büyük sınıfların küçük sınıfları ezmesi ve dövmesine, harçlıklarına el konulmasına okul yönetimince göz yumulmakta hatta müdür başvekili tarafından bu suçu işleyen öğrenciler koruyup kollanmaktadır. Bu yüzden dolayı bana saldıran, vuran ve ağır hakaretler eden Kıllı'ya karşı kendimi savunmak amacıyla vurduğumu kabul ediyorum. Duruma yatakhane başkanları ve yatakhanedeki diğer öğrenciler de şahittir. İlçe ve İl Milli Eğitim Müdürlüklerine başvuru yolu açık olmak kaydı ile gereğinin yapılmasını arz ederim."
Özellikle son cümle çok etkiliydi! Giyotin'in yüzü, yazıyı okudukça renkten renge girdi. Sonra bana bağırıp çağırmaya başladı ve savunmamı yırttı. Başka bir tane yazmamı emretti, kendisi yazdıracaktı.
Ben ise Türkçe'min çok iyi olduğunu, ilkokuldan beri çeşitli vesilelerle dilekçe yazdığımı, yani dilekçe yazma adap ve usullerini bildiğimi, kimsenin bana kendi kafasına göre savunma yazdırmaya hakkı olmadığını, hak ve yükümlülüklerimi çok iyi bildiğimi, eğer istiyorsa aynı cümlelerle ikinci bir savunma yazacağımı söyledim.
Bunu beklemiyordu! Mosmor oldu! Bağırıp çağırarak 1. sınıftaki tıfıl öğrencileri sindirerek istediği yalanları yazdırabilen bu şerefsiz ve alçak müdür yardımcısı, benim öyle kolay lokma olmadığımı, demirden bir leblebi olduğumu, ısırmaya kalkarsa bütün dişlerinin kırılacağını o anda anlamış oldu.
Beni biraz daha azarladıktan sonra dışarıda kapının önünde beklememi söyledi. Kıs kıs gülerek dışarı çıktım. Yer mi lan Anadolu çocuğu bu kazıkları!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORE MAHALLESİ'NDEKİ TÜRK'ÜN DÖNÜŞÜ
HumorININININNNNN! Kore Mahallesi'ndeki Türk isimli anı kitabıma kaldığım yerden devam ediyorum arkadaşlar! Yeni başlayan arkadaşlara önce 1. kitabı okumalarını tavsiye ederim. Bu ikinci kitap. Ne yazık ki Wattpad'in azizliği yüzünden 1. kitaba bölüm ekl...