Eşsiz Savaş Ruhu

Bölüm 3 - Kapıdaki Provokasyonlar

Ertesi sabah erken saatlerde, Qin Nan yavaşça bilincini kazandı. Ancak, oturmaya çalışırken yardım edemedi ama nefesi kesildi. Şu anda beyni hala ağrıyordu, sanki herhangi bir ahlaksız hareket başının kırılmasına neden olacakmış gibi hissediyordu.

"O eski ses korkunçtu."

Qin Nan'ın ten rengi soldu. Dün duyduğu eski ses, ruhuna girmiş gibi hissediyordu. Hatırladığı gibi, tekrarlayan bir korku hissetti.

"Şu anki önceliğim İlahi Savaş Ruhu'nu incelemektir ..."

Qin Nan, bağdaş kurup oturmadan önce hızla geniş avluya yürüdü. Yüzü hafif bir gerginlik gösterdi; İlahi Savaş Ruhu'nun kökeni gizemli olsa da, Qin Nan onun hangi sınıfta Dövüş Ruhu olduğundan emin değildi.

Qin Nan derin bir nefes aldı ve sonra gözlerini yavaşça kapattı. Zihinsel durumu, Dövüş Ruhunu kanalize etmeye başladığında vücuduna girdi.

Qin Nan'ın önünde altın ışınlar birbiri ardına yayıldı. Altı altın ışına ulaştığında, sonunda durdu.

Altın ışınların içinden belirsiz ve şeffaf insan benzeri bir avatar yükseldi. Siluet havada süzülürken, bir Yüce Kral inmiş gibiydi, insanların kalplerinin çarpmasına neden olabilecek güçlü bir kuvvet yaydı.

Qin Nan'ın teni sahneye bakarken bembeyaz oldu, "Bu ... İlahi Savaş Ruhu mu?"

Kısa süre sonra Qin Nan'ın yüzü mutlu bir ifade gösterdi.

İlahi Savaş Ruhu kesinlikle onu hayal kırıklığına uğratmadı, altıncı sınıf Huang sıralamasına ulaştı! Qin Nan'ın ilk beklentilerinden çok daha az olmasına rağmen, İlahi Savaş Ruhu'ndan yayılan sınırsız, kadim ve derin aura, insanlara göründüğünden çok daha üstün olduğuna dair bir önsezi verdi.

"Hu ... İlahi Savaş Ruhu'nun ne tür yeteneklere sahip olduğunu bilmiyorum, ama uygulama ile başlayalım." Qin Nan sevinci bastırdı ve İlahi Savaş Ruhu'na kanallık etmeden önce kalbini hızla sakinleştirdi.

Bir anda şok edici bir sahne belirdi. İlahi Savaş Ruhu'nun Avatarı, birdenbire bağdaş kurarak otururken korkutucu ama gizemli bir aura yaydı.

Çevreleyen Cennetin ve Dünyanın Spiritüel Qi'si, Qin Nan'a doğru akmaya başladı ve beklenmedik bir şekilde vücudunun etrafında belirsiz beyaz bir sis oluşturdu.

"Bu……"

Qin Nan gafil avlandı, uygulama hızı, Huang'ın birinci dereceli Kızıl Alev Saberine kıyasla çok daha hızlıydı. Hız on kattan fazla artmıştı!

Huang dereceli bir dövüş ruhu altıncı sınıftaydı, gerçekten de küçük bir mesele değildi.

Qin Nan, kendini hızla uygulamasına daldı. İlahi Savaş Ruhunu kanalize etti ve sürekli olarak Cennetin ve Dünyanın Spiritüel Qi'sini emerek eterik bir duruma girdi.

Cennetin ve Dünyanın Spiritüel Qi'si, Qin Nan'ın bedenine girdi, akan suyun sesine benzer bir çarpma sesi çıkarırken vücudunda sürekli olarak dolaştı.

Zaman yavaşça geçti. Altı saat geçtikten sonra, Qin Nan gözlerini açtı ve vücudu fasulyeleri kızartırken çıkan sese benzer bir çatırtı sesi çıkardı.

(TL notu: Cızırtılı sesler)

Bu altı saat içinde, uygulaması beklenmedik bir şekilde Vücut Temperleme aleminin ilk katmanına bölündü!

"İlahi Savaş Ruhu ile, Uzman olma hayalim artık sadece sözler olmayacak." Qin Nan yumruğunu sıktı, titreyen gözleri kararlılıkla doldu.

Canglan Kıtası sınırsızdı, sadece Linshui Şehri değil, aynı zamanda Luo Nehri Krallığı da vardı. Hepsi uçsuz bucaksız okyanusun içindeki damlalardı.