Hz. Süleyman' bilir misin? O cinlere ve türevi varlıklara koca kazanlar yaptırırdı hem de öyle kazanlar ki her biri bir havuz büyüklüğünde.
Onlardan ordular kurardı. Birkaç saniyede sebe melikesi Belkıs'ın tahtını çalıp Süleyman'a getirmişlerdi. Bu senin inandığın, beni sürekli eleştirdiğin Kuran'dan kelamlar...
Allah bunları Süleyman eli ile ıslah etmişti. Süleyman öldüğü vakit, şeytan ve ordusu insanları ayartmayı başardı, aralarına fitne soktu, düşüncelerine girdi... Birbirinin ağzı ile diğerlerine duyurdu...
'Ey insanlar, Süleyman bu hükme nasıl kavuştu? '' sandınız diyerek, onlara 'kendilerini besleyen' türlü uygulamalar yaptırdı...
Evet, insanlar bundan kısmen menfaatleşiyordu, bunlardan ulaşabilenler, birbirilerini aşık ediyor, ara açıyor, kâh doğru kâh yalan istişarelere bulunuyordu.
Söylediklerini fısıldayanlar şeytanlardı ve unutma şeytanda bir cindi...
En başlarında iblis, azazil, lucifer her ne dersen de o vardı... Onun askerleri de şeytanlardı.
'Almadan vermek Allah'a mahsustur, çünkü ondan eksilmez'... Oysa bu varlıklar, senden bir şeyler temenni ediyor. Bu temenni ve arzularını gerçekleştirmeleri adına ise sana önce bir şeyler vermeleri gerekiyor...
İnsana verilebilecek en nefsanî ödül, büyüklendirilmektir. Hayranlık uyandırmak. O yüzden en başından beri herkes bir 'Süleyman' olmak ister...
Bu varlıkların erişebildikleri noktalar senin tahayyül edebileceğinden çok ötedir, kafan almaz... Çok hızlıdırlar, senden çok yaşarlar... Geçmişi görmüşlerdir, istişareleri kuvvetli ve keskindir...
Allahtan korkup onlara ilişmezsen, kendilerini sana rahmani olarak addederler. Sana iyilik ve güzellik hususlarında yardım edeceklerini belirtirler... O kadar süslü, o kadar hoş kelamlar ederler ki bunlar ancak meleklerdir dersin.
Yavaş yavaş nefsini okşarlar. Sana insanların kafasından geçenleri hissettirirler. Nasıl oluyor deme... Peygamberin demedi mi? 'onlar kanınızda dolaşırlar' diye...
İşte bu şekilde... Allahın ilk emri olan onlardan uzak durmayı es geçersin... Seni Allah ile kandırırlar. Akabinde bir şeyleri bilmeni sağlarlar. Bu bildiklerin seni diğer insanların gözünde büyütür, çünkü insanın özünde 'bilinmeyene' derin bir merak yatar.
Bu merak için değil mi ki? Bana hanzo diyen sen, türlü yağ çekmelere giriştin dedi...
Mustafa'nın bu anlattıkları karşısında, kapana kısılmış bir fare gibi hissettim kendimi... Cidden betim benzim attı.
Evet, dilimde sürekli Allah olmasına rağmen onun yasakladığı bir işe 'yine onun rızası' için falan girmiştim. Aslında amacım onun rızası falanda değildi, kılıf uydurmuştum kendime...
Sordum Mustafa'ya;
Bu define işi, bendeki 2 süryani cin, rüyamdaki kadın bunlar nedir ?
Derin bir offf çekti, sigara yaktı... Elini omzuma attı ve gözlerini gözlerime dikti...
Sende 2 süryani cin falan yoktu... Yaptırdığım işlem aslında o rüyanda gördüğün kadın ile (-ki kendisi cindir ) bir anlaşma sebebidir... Çıkardığımızı sandığın şeyin aksine, o kadını senle iletişime soktum, karşılığında o da bana definenin yerini gösterdi... Senin cinselliğinden faydalanması hikâyesi doğru, yaşadığın şey tamamen beynindedir lakin ikinizde bu işten zevk alırsınız...
Onu gördüğün an bilesin ki uykuda değilsin, uyku ile uyanıklık arasındasın, enerjin farklı boyutlara açıldığından onun bedenine girişi gerçekleşir.
Onlara dokunamazsın, onu madde halinde becermene zaten imkan yok, çünkü maddesel bir bedeni yok...
Rüzgârı düşün, elektriği düşün... Tenini hissedersin, kokusunu alırsın, haz duyarsın oysa bunların hepsini beynine sinyal göndererek yapar... O anda senin vücudundadır, şehvetle artan enerjinden zevk alır..
devam ederek...
Bu işler böyledir. 2 kişi kısmına gelince... O da doğrudur ama sende olduğu kısmı değil... Ben ahlak düşmanı gibi görünebilirim. Belki de öyledir, ne olduğumu ben bile bilemiyorum... Fakat bunları bana intikal ettiren adam Suriyelidir... 2 adettiler, biri erkek bir dişi...
Dişi olanı daha kuvvetli idi, ona işlerimi yaptırmam zordu. Erkek olanı kandan haz duyar, bu yüzden palanın kanını aldı, karşılığında palayı yok edene kadar onla eğlenecek, sadisttir çünkü.
Dişisi ise cinselliğe açtır, bir beden istedi seni sundum, böylelikle onlardan kurtuldum. Anlaşmalı bir kurtulma oldu...
Muhtarın kızına gelirsek, onu erkek olan istiyor, bu yüzden beni kullanıyor. Dişi olan ise senden hoşlanmış, o kıza gitmemen adına kendini aşikar etmiş.
Ona hükmedebilirsen çok ama çok geniş imkânlara sahip olursun. Şu dakikadan sonra etmeme lüksün yok...
Hatırlarsan sen, ne olursa olsun istiyorum demiştim... Gözlerine odaklandığımda, gözlerini kullanarak içine girdi... Akabinde define işimiz adına seni beklettim.
Dişi cinin sana görünmesi her şeyi berbat edebilirdi, o da anlaşmamıza sadık kaldı. Defineyi gösterdi, seni aldı' dedi...