Muamma 2

812 31 8
                                    

Eve gelişimin 3. günü, Merve'yle dışarıdan bira aldık içiyoruz, bir yandan da film falan izliyoruz. Bir anda alkolünde verdiği etkiyle kızın dudaklara yapıştım, sevişmeye başladık. Kız da bana istekle karşılık veriyordu.

Tam sevişirken içeriden öyle bir şangırtı geldi ki, yerimizden sıçradık. Ses mutfaktan gelmişti. Mutfağa gittik, mutfak dolabı açılmış, 2 tane tencere yere yuvarlanmıştı.

Nasıl düştüğünü ikimizde çözemedik. Kafalar iyi olduğundan, üstünde çok durmadık, yeniden sevişmeye devam ettik.

Bir anda aniden ışıklar söndü, Merve'nin o anlattığı rüya gibi odaya karanlık çöktü. Bizde elektrikler gitti herhalde deyip, fazla üstüne durmadık.

Kızı tamamen soydum, en son iç çamaşırını çıkarmaya başladığım an, gözlerim karardı, sanki bir el beni omzumdan tuttuğu gibi itti ve yere düştüm.

Ne olduğunu anlayamıyordum. Gözümü açtığımda Merve karşımdaydı. Fakat bu Merve değildi.

İşte o an kâbusu yaşadım. Karşımda tamamen çıplak duran Merve değil, Nurgül'dü.

Gözleri kıpkırmızıydı. Belinden alt tarafı, özellikle ayakları görünmüyordu. Sanki karanlık duman gibi bir şey, ayaklarını tamamen kaplamıştı.

Bir anda üstüme çıktı. Beni istiyor musun dedi.

Korkuyordum. Fakat bu korkunç görüntüsüne rağmen çok etkileyici bir hali vardı. Arzularıma yenik düşerek, ''evet'' dedim. Çok değişik bir durumdu, o an.

Nurgül'le, ya da, Nurgül kılığına bürünmüş Cinle seviştikten sonra, boşalmışım. Boşalmanın etkisiyle tamamen kendimden geçtim.

Kulağımız dibinde bir ses vardı, şiddeti giderek arttı. Gözlerimi açtığımda, Merve başı ucumda beni uyandırmaya çalışıyor.

Bana uykumda sürekli titrediğimi ve garip kelimeler konuştuğumu söyledi. İçkinin etkisiyle sızmışım.

Gördüğüm kâbusu anlatmadım ona, sadece manasız bir rüyaydı dedim. Zaten yeteri kadar korkuyordu. Müsaade isteyerek banyoya girdim. Gerçekten de boşaldığımı hissettim. Normal ilişkide çok daha fazla zevk almıştım.

İç çamaşırlarımı almak için odaya geri döndüm. Merve; Bu olanlar normal değil, benim başıma gelenler şimdi senin başına da gelmeye başladı, söylemiyorsun, ama fark ediyorum. Ben korkuyorum sevgilim, ne yapacağız, dedi.

Bende, kâbustu aşkım fazla büyütme falan dedim. Ama bende farkındayım bazı şeylerin ters gittiğini ve bunun Nurgül ile ilgili olduğunu, ama Merve'ye söyleyemedim bu bağlantıyı. Belki de yanılıyor olabilirdim.

Merve'ye, ben bir duşa gireyim aşkım, sen yat dedim. Bir güzel sıcak su ile duşumu aldım. Giyinip odaya girdiğimde Merve uyumuştu, ışıklar açıktı korkmasın diye, bende açık bırakıp bir sigara yaktım canım kenarına geçip, caddeyi izlemeye başladım.

Az ileride yol kenarında bir otobüs durağı vardı. Durağını köşesinde Nurgül'e çok benzeyen, belki de oydu, birini gördüm.

Nurgül'e benzediği için gözlerimi ovuşturup bir daha baktık, ama bu süre zarfında ortalıktan kaybolmuştu, durakta kimse kalmamıştı.

Gerçekten ürpermeye başlamıştım bu son olaydan sonra. Bu olayların sebebinin Nurgül olduğunu iyiden iyiye düşünmeye başladım. Sabaha kadar kafamdan yüzlerce düşünce geçti, nasıl olabilir falan diye. Fakat bir cevap bulamıyordum.

Bu olaydan sonra 4 gün geçmişti. Nurgül'de sonunda geldi. Merve ona karşı iyi davranıyordu, ama ben kızı gördüğümde bir soğuma geldi içime. Gözlerinde ki bir şey, bir parıltı, beni rahatsız etti.

Benimle fazla ilgili konuşması, gülmesi, espriler yapması, hatta bakması, kısacası varlığı bile ruhumu sıkıyordu. Bunları tabi ki Merve'ye söyleyemezdim. Neyse o gün pılımı pırtımı toplayıp eve döndüm.

Bu olayın peşini bırakmayacağım dedim kendi kendime, internetten araştırmalara başladım. Büyüye, nazara, cinlere inancı olan bir insandım, ama pek bilgim yoktu.

İnternet'ten saatlerce araştırma yaptım. Büyülerle, cinlerle ilgili o kadar çok bilgi paylaşım var ki, şaşırırsınız. Artık bana veya Merve'ye büyü yapıldığından emindim, hem de etkili bir büyü.

Fakat büyünün tam içeriğini, nasıl olduğunu bilmiyordum. Ama büyünün ben, Merve ve Nurgül üçgeni arasında olduğunu biliyordum. Bundan emindim.

Sonra dişimi fırçalamak için banyoya doğru yürüdüm. Fırçayı aldım elime, tam macunu sürecekken elimden kaydı ve yere düştü. Almak için eğildiğimde çamaşır makinesinin altında bir şey fark ettim. Küçük bir torba, ağzı iple bağlanmıştı.

Bunu gördüğüm an, kafamda ki şeylerin doğru olduğunu düşündüm. Torbanın ağzını açmamla öğürmem bir oldu. İçinde çürümeye başlamış bir kanlı et parçası (ufak bir parça) ve buna bağlı bir kâğıt vardı.

Kâğıdın içinde; Arapça yazılar, değişik şekiller, Merve ve benim beraber çekildiğimiz fotoğrafın ufaltılmış hali vardı.

Merve'nin tek gözü ve ağzı oyulmuştu. Bu işi kesin Nurgül'ün yaptığına emin olmuştum, Mervelere gidip hesap sormak istedim, ama sonra vazgeçtim. Tam emin olmalıydım, elimde kanıt yok, bir şey yok. Ama bana yemeğe geldikleri gün koyduğuna adım gibi eminim.

En iyisi bunu hocaya götüreyim. Bu konularda bilgili bir aile dostumuz vardı, Kasım abi. Kendisi ilahiyat mezunu, alim bir zaat. Senelerce cami imamlığı ve müftülük yapmış, aynı zamanda bu konularda (metafizik) kendini yetiştirmiş birsi.

Torbayı kapatıp, ağzına gene bağladım. Dişimi bile fırçalamadan yerime gidip yattım.

Sabah olduğunda iş yerinden izin aldım. O esnada Merve'ye rastladım. Merve, hayırdır nereye gidiyorsun dedi.

Biraz acelem var, sonra konuşuruz deyip yanından ayrıldım.

İş yerinden çıkınca Kasım hocayı telefonla aradım, birkaç hal hatır sorduktan sonra konuya girdim.

Telefonda olmaz, yanına gelmem lazım, dedim.

Evi arabayla 1 saat kadar sürüyordu. 1 saat sonra evine vardım.

Güzel yüz ile karşılayıp eve davet etti. Biraz hoşbeşten sonra her şeyi bir bir anlattım, hatta kızla sevişmemiz kısmını bile atlamadım. Orada biraz yüzü asılsalda dinledi beni sükûnetle. Ve en son bulduğum torbayı verdim.

Torbayı açıp, kâğıdı çıkarıp biraz inceleyince, aniden kâğıdı geri torbaya soktu.

Ne oldu hocam dedim.

Sandığımdan daha zor olacak bu iş dedi. Sonra dualar okumaya başladı.

Gerçek Bir Cin HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin