Hacı abinin bir nevi hoca olduğunu anlamanın rahatlığı ile, bizim gidiş amacımızdan bahsetme ihtiyacı duydum.
Başımıza geleni, nereye gideceğimizi, neden gitmek istediğimizi anlattım. Şu 06 plaka gri araç hikayesinden söz ettim.
Hacı abi böyle işlere keyfen girmememiz gerektiğinden, insanların sıkıntı halinde bu tip yardımlar alabileceğinden, fakat zaruri olmadıkça eğlence maksatlı yanaşmanın risk olduğundan bahsetti.
E, oğlunu da böyle bir yerlere götürüyorsun hacı abi dediğimde.
Bunun işi başka. İlaçlar aldı, olmadı. Hastanede yattı, olmadı. Bir sevdiği mi var dedim araştırdım, bulmadım.
Sıkıntısı ruhi dedim, deva olmadı. En son çare birde buralar baksın diye düşündüm. Hem bu işler para pul ile yapılırsa, silaha dönüşür, sömürüye dönüşür.
Benim gideceğim kişi sadece deva bulamayanlara bakar, onda da gönlünden kopanı hediye edersin, fiyat vermez dedi.
İşin özeti; bu tip işlere keyfen girmemizin zararlarından söz etti.
İnsan, hayatı yaşarken biraz dikkatli olacak, ha bu dikkat dediğim illa ki dini vecibeler değildir. Bakacak etrafına, neden ile sonucu bağlayacak. İşaretleri görecek, yeri gelecek başkasına bir işaret olacak.
Bugün ben senin karşına çıktımsa, bu sohbeti ettiysek, inan ki bu boşa değildir. Bu plan dahilindedir, bu meseleyi bana anlatıyorsan, benimde sana bir cevabım varsa; bu ezbere bir tesadüf olamaz.
Ben sana şunu derim her geceyi kadir, her geleni hızır bil '' dedi.
Beni evliya belleme, evliyalık dostluk demektir. Daha insana dost olmayı beceremeyen, Allah'a nasıl dost olabilir ? Olsa olsa Allah lütfetmiştir.
Benim ona yakınlığımdan başka bir meziyetim yok, kalbin bana ısındıysa sebebi de odur.
Her kimle konuşurken için huzur dolarsa, onla beraber ol. Kalbini açık tut.
Şehvet illa cinsel değildir, merakta bir nevi şehvettir. Şehvete uymak felakete sürükler. Oldu mu benim can kardeşim dedi...
İstanbul'a giriş yaptığımızda hacı abi helalleşerek arabadan indi, Erhan abi 100 tl verdi hacı abiye, teşekkür ederek kendi aracına döndü. Bize bagajından birkaç kilo portakal ikram etti.
İstanbul'a geldik, aracın içinde bekliyoruz. Kusura bakma dedi birden Erhan abi, kendimi kötü hissettim ve o an belki ağzımdan sana yanlış sözler çıkmış olabilir.
İnsanlık halidir abi dedim, ben senin durumunu az çok anlıyorum.
Eeeh bekleyeceğiz bakalım senin büyücünün aramasını dedi gülerek, arada tekrar bir samimiyet kurma amacı güden bir sıcaklıkla.
Valla abi, bizi buraya kadar getiren hacı abi biraz aklımı karıştırdı. Yani adam neticede bu işlerle alakadar birisi, bizden bilgili biri. Böyle samimi de bir adam. girmeyin falan dedi, ne bileyim dedim.
- Ohooo sende hemen korkuyorsun be başkan. Bin bir rezalet gelmişiz, tadını çıkar.
- Abi haklısın seni de peşimden sürükler gibi oldum. Ama ne bileyim başımıza bir sıkıntı gelirse, şu andan daha kötü bir durumda olursak mesela... O zaman işte geri dönüşümüzde olmaz.
Belki bana kızarsın dönelim dedim diye, ama iş bittikten sonra dönülemez bir noktaya gidersek, o zaman telafisi de olmaz.
Şimdi özür dilerim, masraf ettirdim derim. Hadi beni bırak, gidiyoruz diye senin başına bir sıkıntı gelse, o zaman özür dilerim abi mi diyeceğim ?
- Ben göze aldım kardeşim. Buraya kadar geldiysek, ben o adamı göreceğim. Ha sen dersin ki; yok abi benden buraya kadar. Canın sağ olsun
Zaten üstünde paran var, dilersen geriye dönersin ama ben buraya kadar geldiysem...
- Kesin görüşeceğim diyorsun...
- Aynen... tabi bu eleman bizimle iletişime geçerse. sahi kardeşim 10 dk dır buradayız, ama hala aramadı.
- Belki meşguldür abi
- Cin istihbarat servisi çok gecikmeli çalışıyor belki de...
- Abi, bu hacı abi sömürürler falan dedi ya
- eee ?
- Yani para için yapılmaz bu işler dedi. Adam bizden para isterse ?
- Hacı abi para için yapılmaz dedi ancak altı üstü 100 km sürdü, 100 lira koydu cebine.
Bunların hepsi aynı; Allah kitap der, hayır hasenat der, cebine koydun mu uzarlar. Bir nevi ben onlardan değilim oyunu.
- Sende haklısın.
- Hayat tecrübesi diyelim... Ama senin büyücü aramazsa hayat bana bir tecrübe daha öğretecek, tüm planımız herife itimat etmek üzerine kurulu.
1 saat daha bekleyelim, olmadı gidip bir yerlere kafa çekelim.
Telefonum çaldı ansızın, numara tanıdık birine ait değildi. Bir an panikleyip Erhan abi'ye uzattım. Telefonu o açtı, hoparlörlere verdi sesi....
