Destan, taş kırıcı olarak ilk gününde ihtiyar Ron ve Nick ile birlikte 17 tane büyük kayayı parçaladı. Nick'in dediği gibi taş kırıcı olmak, taş taşıyıcısı olmaktan zordu. Balyozun ağırlığı zamanla sanki daha da fazla artıyordu ancak Destan bu durumdan şikayetci değildi. Güçlü olmak istiyorsa bu katlanması gereken geçici bir acıydı. Güneş gökyüzündeki yerini parlak aya ve yıldızlara bıraktı. Görevliler meşaleleri yakarak işçileri aydınlatıyordu. Gece işçileri meşalelerin loş ışığında işlerine başlamışlardı. Sabahçı grubu ayrılalı yarım saat olmuştu. Destan arabada ihtiyar Ron'un göğsüne başını koymuş, günün yorgunluğunu atmaya çalışıyordu. Derik ise yol boyunca hiç konuşmamıştı normal şartlarda işçilere hakaret eder, onları ezmek için elinden geleni yapardı. Ancak kimse bu durumdan şikayetçi değildi.
Samuel'in evi gözüktüğünde ihtiyar Ron, Destan'ı yavaşça kaldırdı.
"Küçüğüm bugün çok yoruldun eve girince güzel bir banyo yap. Karnını doyur, güzel de bir çay iç. Sabaha yorgunluğundan eser kalmaz yarın daha çok çalışıcağımızı düşünüyorum."
Destan başıyla onayladı. Araba evin önüne yaklaştı ve durdu. Mai kapıda Destan'ın gelmesini bekliyordu. Genç kızın yüzünde endişeli bir hal vardı. Destan arabadan indi ve Mai'in yanına doğru yürüdü. Derik pis bir şekilde yalpalaya yalpalaya yürüyen çocuğa baktı. Mai hemen Destan'a yardım etmek için koştu ve onu kucağına aldı. Derik daha fazla bakmadan arabayı sürmeye başladı. Mai çocuğu alıp içeriye götürdü. Destan'ın yüzünde kocaman bir gülümseme vardı.
"Bu akşam daha güzelsin Mai. Şimdi banyo yapacağım umarım yemek ve çay içerken bana eşlik edersin. Babam geldi mi? Bugün 10 bakır fazladan verdiler onu babama vereceğim. Sana güzel bir elbise yapmasını isteyeceğim."
Mai gülümseyerek konuştu.
"Senin paranla baban bana prenseslerinkinden daha güzel bir elbise yapar. O kadar değerli bir elbiseyi ne yazık ki giyemem. Bence sen o paranı sakla zamanı gelince kendin için harcaman daha iyi olur. Sana ben sıcak su hazırladım bile, sen banyonu yapana kadar yemeğini ve çayını sana hazırlarım hatta sana yeni bir kitap bile okuyabilirim."
Destan, küçük banyoya girdi ve kıyafetlerini çıkardı kendi görüntüsüne aynadan baktı. Sanki bu sabahki o çocuk gitmiş onun yerine başkası gelmişti. Destan elini sol kaburgasına götürdü. Taş kırarken ufak bir taş parçası fırlayıp sol kaburgasına çarpmıştı. İhtiyar Ron hemen Nick'e seslenmiş ve kaburgasına bakmışlardı. Kırılmamış olması büyük bir şanstı eğer kırılsaydı Destan'a çalışmasının karşılığı ödenmeyecekti. Büyük bir morluk olmasına rağmen Destan yüzünde gülümsemeyle kendini sıcak suya bırakmıştı. Gözlerini kapattı ve vücuduna çevresindeki enerjiyi farkında olmadan çekmeye başladı. Enerji yavaş yavaş ama istikrarlı bir şekilde önce vücuda sonra damarlara en son bir yetişimci için en önemli organ olan dantian ve kalbe uğradı. Dantian enerjinin vücutta toplandığı bir organdı. İnsanların seviyesi arttıkça dantian genişler ve içine daha fazla enerji depolanırdı. Meditasyon yaparak dantian yavaş yavaş genişler bu sayede insanlar daha fazla enerjiyi depolayıp kullanabilirdi.
Destan banyosunu bitirdikten sonra enerjik bir şekilde yemek masasına gitti. Masada sadece Mai vardı. Babası bugün aşırı yoğun olduğu için atölyesinde kalacaktı. Destan masaya oturdu Mai çok güzel bir sebze çorbası yapmıştı. Afiyetle yemeğini yedi artık kendini daha zinde hissediyordu. Bu durum Destan'a garip gelmişti. 5 ay boyunca taş taşımış ve eve geldiğinde yürüyemeyecek hale geliyordu. Ertesi gün ise tamamen bitik bir halde çalışmaya gidiyordu. Ancak şu anda yeniden işe gitse sabaha kadar çalışabilirdi.
"Mai banyoda gözlerimi kapatıp rahatlamaya çalıştım ve sanırım çevremdeki enerjiyi bedenime almaya başladım. Şu anda sabahki kadar enerjim var eskiden uzunca bir süre dinlenmem gerekiyordu yetişimci olduğum için mi bu şekilde enerjik hissediyorum?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Destan - Kitap 1 (TAMAMLANDI)
FantasyArien Krallığının sınır topraklarında binlerce kişi toplanmıştı. Bu insanların amacı yok olmaktan kaçmaktı. Çünkü yeni kurulan Kızıl Birliği ölüm gibi onların üstüne çökmüştü. Gökyüzü tamamen karanlık bulutlarla kaplıydı ve sayısız şimşek çakıyordu...