"Sizin ekibinize katılmak mı? Efendim ben giriş sınavını geçebileceğimi sanmıyorum."
Kor gülmeye başladı.
"Giriş sınavını senin için kaldırmayı düşünüyorum. Seni eğitmek isteriz ama Zaheer bir konuda haklı sen daha çocuksun. Senin deneyim kazanman lazım. Daha önce hiç insan öldürdün mü?"
Destan hayatı boyunca sadece bir kişiyi öldürmüştü. Dört kişiyide ölümün kıyısına getirmişti. Ama tüm bunları yaparken bedeni iblis tarafından kontrol edilmişti.
"Şey bir kişiyi öldürdüm ancak onu öldürürken bedenimi kendim kontrol etmiyordum."
Kor, Destan'ın başını okşadı.
"Merak etme artık iblise sahip değilsin. Senin eğitimini Gri Kartal loncasının üstlenmesini istiyoruz. 6 ay sonra seçmeler olacak sen seçmelere katılmadan direk loncaya katılabilirsin."
Destan zaten 6 ay sonra seçmeler için Samar'a gelecekti. Ancak seçmelere katılmadan bir loncaya girmek insanların dikkatini çekerdi.
"Efendim neden bir okula değilde loncaya giriyorum. Hem eğer seçmelere katılmadan loncaya girersem bu çok dikkat çekici olmaz mı?"
Sarı Şah kahkaha attı.
"Ben bu çocuğu çok sevdim aşırı zeki. Çocuk haklı efendi Kor seçmeler olmadan katılırsa çok dikkat çeker. Ama şunu söyleyeyim çocuk, okula katılmanı tavsiye etmem. Okullarda rekabet var bu aslında iyi bir şey ama orada asla kral olamazsın. Seni ezip geçerler hatta öldürülebilirsin. Okullar, ölen kişiler hakkında hiçbir şey yapmazlar."
Kara Yılan elindeki yüzükten bir parşömen çıkardı. Destan'ın yanına gelip parşömeni açtı. Parşömende 'Kara Ejder Okulunda bu sene ölen kişiler.' yazıyordu. Destan listeye baktı ölen kişiler geleceği parlak olan kişilerdi ama hepsi ölmüştü.
"Bu... çok fazla değil mi? Bu çocuklar çok güçlü kişiler ama öldüler mi?"
Kara Yılan sadece kafasıyla onayladı. Destan yumruğunu sıktı. Kara Yılana baktı gözlerinden öfkelendiği belli oluyordu.
"Peki aileleri bir şey yapmadı mı?"
Kara Yılan soğuk bir şekilde konuştu.
"Aileleri ne yapabilir ki çocukları kendi hataları yüzünden öldü. Eğer intikam almaya çalışırlarsa Kara Ejder Okulu onların kökünü kazır. Destan bu dünyaya gücü elinde tutan hükmeder. Sana bu yüzden bir loncaya katıl diyoruz. Loncadaki insanlar birbirlerine kardeşten daha yakındır. Bu bizim birliğimizde de geçerli. Samar şehrindeki tüm kızıllar birbiriyle kardeş gibidir kimse kimsenin arkasından iş çevirmez."
Destan başıyla onayladı. Okullardaki eğitimler loncalara göre daha iyiydi ama okullarda rekabet çoktu. Geleceği parlak olan kişiler zorba birisi tarafından rahatlıkla öldürülüyordu.
Karin, Zaheer'e soru sorarmışcasına baktı. Zaheer ne olduğunu anlamadı. Karin elini yüzüne götürdü.
"İlaç Zaheer hatırladın mı? İlaç getirmeni söylemiştim sakın bana unuttuğunu söyleme."
Zaheer eliyle ceplerini aradı daha sonra ceplerini tutup dışarıya çıkardı.
"Boş nereye koydum acaba."
Karin sinirli bir şekilde konuştu.
"Biz ilaçları cebimize koymayız yüzüğüne koymuş olmayasın!"
Zaheer elini yüzüğüne götürdü ve bir şişe çıkardı şişeyi Karin'e fırlattı. Kadın şişenin kapağını açtı ve kokladı. Sonra kendi yüzüğünden bir hap çıkarıp Zaheer'e attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Destan - Kitap 1 (TAMAMLANDI)
FantasyArien Krallığının sınır topraklarında binlerce kişi toplanmıştı. Bu insanların amacı yok olmaktan kaçmaktı. Çünkü yeni kurulan Kızıl Birliği ölüm gibi onların üstüne çökmüştü. Gökyüzü tamamen karanlık bulutlarla kaplıydı ve sayısız şimşek çakıyordu...