46.Bölüm

4.6K 490 54
                                    

İblis karanlık oda da oturmuş Destan ve Gri Akrebin konuşmasını dinliyordu. İblis Destan'ın yeni ustası hakkında bilgi sahibi olmak istiyordu ancak bu adam beklediğinden daha iyi çıkmıştı. İblisin varlığı sadece Destan tarafından biliniyordu ancak bu adam iblisin bulunduğu yere kadar her şeyi biliyordu. İblis adamın karanlık odadan bahsettiğini duyunca şok olmuştu. Hemen Destan'a seslendi.

"Varlığımı nereden biliyor! Destan dikkatli ol eğer seni öldürme gibi bir düşüncesi varsa uzun yaşayamayız."

Destan da iblis kadar şaşkındı. Bu adam onun içindeki iblisi bile biliyordu. Adamın yüzündeki sinsi gülümseme giderek büyüdü. Destan bu gülümsemeden epey rahatsız olmuştu. Adam alaycı bir tonla konuşmaya başladı.

"Sakin ol iblis seni öldürmek isteseydim Samar'a ulaşamamış olurdun."

İblis bir şok daha yaşadı. Bu adam Destan ile olan konuşmasını duymuştu. İblis yaşamında bu adam gibi birisini hiç görmemişti.  Destan da iblisle neredeyse aynı duyguları yaşıyordu. Karşısındaki bu adam normal birisi değildi. 

"Ne tür bir tekniğe sahipsin sen! Hayatım boyuca senin gibi istediğini öğrenen birini hiç görmemiştim. Ben birisinden bilgi elde etmek için sayısız işkence yöntemi biliyorum ama sen sadece bakarak her şeyi görüyorsun!"

İblis adamın ne tür bir tekniğe sahip olduğunu oldukça merak etmişti. Adam gülümsedi, sarı gözleri yavaşça değişti ve gri bir renk aldı. Destan ruhunun titrediğini hissediyordu. Gözleri karardı ve kendisini bir anda zihin kütüphanesinin içinde buldu. Adam ve iblis birbirlerine bakıyordu. İblis ölümcül gözlerle bakarken adam şaşkın gözlerle iblisi gözlüyordu. Adam sonra alaylı bir şekilde konuştu.

"Demek iblisler böyle görülüyor haa! Bana hep iblisleri kırmızı gözlü, kafalarında boynuzu olan, köpek dişleri uzun siyah derili yaratıklar olarak anlatılmıştı. Gerçekten normal insanlardan farklı değilsin sadece gözlerin fazla karanlık. Her şeyi biliyorum çünkü bu benim ruh yeteneğim. Daha önce Destan'ı bu yöntemle incelemiştim. Aynısını bugünde yaptım ama benim varlığımı bu sefer hissedemedi."

İblis karşısında sadece parlayan bir çift gri göz görüyordu. İblisin öfkeli gözlerle adama bakıyordu. Bu adamın ruh yeteneği onu epey şaşırtmıştı.

"Eğer senin yüzünü görseydim bende senin hakkında bir şeyler söylerdim!"

Adam elinin çenesine götürdü, biraz düşündükten sonra Destan'a baktı.

"Çocuk iblisin üzerindeki sınırlamayı kaldır. Bu yaptığın ileride ters teper haberin olsun. O her ne kadar karanlıktan korksa da o karanlığın içinden geliyor ancak sen hep ışıktaydın hiç karanlığı tatmadım bu yüzden ileride sen karanlığa düşersen iblis gibi dayanamazsın."

Destan adam şaşırmış şekilde bakmaya devam etti. İblisin korkusunu sadece kendisi biliyordu. Bu adamın bahsettiği ruh yeteneği çok kullanışlı bir yetenekti. Bu adamdan sır saklamak neredeyse imkansızdı. Ancak Destan iblise ışığı göstermek istemiyordu. Ona yaşattıklarından sonra iblisin ceza çekmesini istiyordu.

"Neden ona iyilik yapayım, onun yüzünden ruhum parçalanacaktı. Kolumu onun yüzünden kaybettim. Şu anda Karsen Bağları sayesinde kolumu kullanıyorum ama onun içinde kolumdaki sargıyı 2 haftada bir değiştirmeliyim. "

Adam zaten Destan'ın böyle cevap vereceğini biliyordu bu yüzden etrafına biraz bakındı. Bu kütüphane onun epey ilgisini çekmişti. Etrafı incelerken de aynı anda konuşmaya başladı.

"Evet seni yok edecekti ama yapamadı. Annen sayesinde kurtuldun ama unuttuğun bir şey var, iblis senin hayatını iki kez kurtardı. En azından ona ışığı yeniden gösterebilirsin. Burası zihin kütüphanesi mi? Bu teknik bende başka işliyor. Zihninde bu kadar kitap seni zorlamıyor mu? En azından şimdiye delirmiş olman lazımdı."

Destan - Kitap 1 (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin