Destan yüzünde ciddi bir ifade vardı. Sagum içten bir kahkaha attı.
"Evlat, bahsettiğim kişi benden kat be kat güçlü ama madem sen onu yeneceğini düşünüyorsun o zaman seninle birlikte Sernamı o pisliğin elinden beraber kurtarırım."
Destan yüzüne çocukça bir gülümseme yerleştirdi. Sagum'un güçlü birisi olduğunu biliyordu. Ondan daha güçlü birisinin varlığı onu korkutmamıştı. Çünkü Destan kendi bildiği yoldan ilerleyecekti ve bu yolda sevdiği, değer verdiği insanları korumak istiyordu. Kütüphaneci Zakhar ikiliye baktı.
"Artık burası hakkında bilgi edindiğinize göre bana geçen yaşananlardan bahsedin."
Destan ciddi bir yüzle kütüphaneciye baktı. Aklında bir soru vardı.
"Yani burada gördüğümüz her ruh zamanında öldü ve buraya bütün o ruhlar hapis edildi öyle mi?"
Kütüphaneci kafasıyla onayladı.
"Kara Gül tarikati tüm şehre ruh yakalama formasyonu kurdu. Tüm ölen ruhlar yakalanıp burayı oluşturmak için kullanıldı. Antik Meka her gün yıkılıyor ve ertesi gün yeniden kuruluyor. Ben kütüphaneye kendimi mühürlesem de Antik Meka ile ilgili bir çok bilgiye sahibim. O gün savaş... Daha doğrusu tek taraflı katliamda ölen masum insanlar. Buradalar, o gün ölen Kara Gül tarikat üyeleri de o formasyon yüzünden buradalar. Buradaki tek yaşayan kişiler sen ve Farhan sın çocuk. Şu arkanda duran iblis gözlü adamda ölmüş olmalı. Çünkü o da benim gibi bir parazit ruh. "
Sagum alaylı bir şekilde gülümsedi. Eliyle kendini göstererek konuştu.
"Ben parazit ruh değilim. Ben, beden hırsızıyım. Beden hırsızları parazit olarak isimlendirilmezler kütüphaneci olsan da hırsızlar hakkında pek bilgili değilsin anlaşılan . Pekala buradaki ruhları kurtarmanın tek yolu. Buradaki ruhların saygısını kazanmak. Burayı kuran uzman yıllar önce ölmüş olmalı. Ne de olsa hiçbir hayat ebedi değil. Dışarı çıkıp onun işini bitirirdik ama onu bulmak engin okyanusta küçük bir iğneyi aramakla aynı şey. "
Kütüphaneci, Destan'a bakmaya başladı. O her ne kadar burası hakkında bilgi sahibi olsa da geçen defa neler yaşandığını bilmesine imkan yoktu. Destan derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı.
"Buraya banyo yaparken geldim. İlk geldiğimde bir kız bana ailesini kaybettiğini ve onları bulmasına yardım etmemi istedi. Ağlıyordu bu yüzden ona yardım etmek istedim. Onu sırtıma aldım ve ailesini aramaya gittik. Daha sonra hava araçları yükseldi ve şehri yok etmeye başladı. Bir çocuk daha bulduk kaçan insanların altında kalmıştı. Bir kadın da yanıma gelip bebeğini de kurtarmamı söyledi. Onları da alıp kaçmaya başladım. Ancak araçlar çok hızlıydı ve bize yetişti. Çocukların üzerine kendini siper ettim. Hava araçları üzerimizden geçtikten sonra baktığımda çocuklara zarar gelmemişti. Daha sonra Kara Gül Tarikatı arkamızda belirdi bizi öldüreceklerdi. Çocuklara zaman kazandırmak için bedenimi kullandım ve sonunda öldüm. Daha sonra uyandım sırtımda yaram vardı onu sardım ve bir saat sonra acı çekerek yine buraya geldim. Sonrasında Farhan'ın peşine takıldım ve işte buradayım. "
Zakhar, Destan'a yaklaştı ve onu dikkatlice inceledi. İlk önce onun boynuna baktı. Adam elini Destan'ın boynuna değdirince zihninde küçük bir kızın gözyaşlarını Destan'ın bedenine akıttığını gördü. Daha sonra elini Destan'ın yanağına koydu. Bir bebek tüm bedeni yanan bir çocuğun yüzüne dokunuyordu. En son Destan'ın alnına dokundu. Bir erkek çocuğu bir elinde bebek diğer elinde küçük kızın elini tutmuş ve Destan'ın alnına bir öpücük kondurdu. Zakhar şaşkın gözlerle Destan'a bakmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Destan - Kitap 1 (TAMAMLANDI)
خيال (فانتازيا)Arien Krallığının sınır topraklarında binlerce kişi toplanmıştı. Bu insanların amacı yok olmaktan kaçmaktı. Çünkü yeni kurulan Kızıl Birliği ölüm gibi onların üstüne çökmüştü. Gökyüzü tamamen karanlık bulutlarla kaplıydı ve sayısız şimşek çakıyordu...