"Pekala yeniden gözden geçirelim. Bu teknik kullanıcısı hareket ederken ses çıkarmamasını sağlıyor. Bu kadarını bende anladım ama neden el ve ayaklarıma zil bağlamak zorundayım ki hareket ettiğim anda ziller çalmaya başlıyor. Hareket etmesem bile ziller bu seferde rüzgar yüzünden çalmaya başlıyor."
Destan yavaş hareket etmeye başladı. Zillerin çalmaması için elinden geleni yapıyordu. Destan hareket ettikçe ziller çalmaya başladı.
"Arrgh! Bu çok zor! Bu tekniği kimin bulduğunu bilmiyorum ama o kişi muhtemelen delinin teki !"
Destan pes edip yere oturdu. Bu tekniğe çok fazla zaman harcamıştı ama ilerleme kaydedememişti. Destan zihninde kalın ve alaycı bir ses duydu.
"Çocuk, bu şekilde bağırırsan sessizliğin bir anlamı kalmaz."
Destan'ın morali bozulmuştu tekniği öğrenmek istiyordu ama atladığı bir şeyler olduğunu düşünüyordu, Şimdi birde kalkıp iblisle uğraşmak istemiyordu.
"Sana ilk başta konuşmaman gerektiğini söylemiştim. Konuşarak benim dikkatimi dağıtıyorsun."
"Benim yüzümden mi yapamıyorsun? Bahane üretme başından beri kitabı yanlış yorumluyorsun. Ben kitabı okumana bir çok kez şahit oldum dışından bağıra bağıra okuyordun. Bu teknik itiraf etmeliyim ki çok değerli bir teknik. Sayısız hareket tekniği biliyorum ama bu teknik bence sana gerçekten uygun. Sen kitabın hareket kısmına odaklanıyorsun. Asıl odaklanman gereken konu Sessizlik."
Destan şaşırmıştı iblis ona yanlış çalıştığını söylüyordu. Destan hareket tekniği çalışıyordu çünkü bu teknik kullanıcısının sessiz hareket etmesine olanak sağlıyordu.
"Sen ne anlarsın ki teknikte aynen şu yazıyor. ' Kişinin adımları asla ses çıkarmayacak bu kişiler istedikleri yere ulaştıklarından ruhsal algısıyla etrafı kontrol etmeyen kişi onların geldiğini bile anlamaz.' İşte burada hareketten bahsediyor. Ses çıkarmadan birisine yaklaşmayı kast ediyor."
İblis bir kahkaha attı. 'Peki öyle olsun ben burada oturuyor olacağım.' dedikten sonra ses kesildi.
Destan kafasını toplamak için şelalenin oluşturduğu göle girdi. Bugün çok öfkeliydi büyük babası onun Kızıllara katılmasını engelleyeceğini söylemişti. Destan daha sonra sol koluna baktı. Kolunun çok az hareket ettirebiliyordu.
"Karsen bağları oldukça yavaş etki ediyor ama şikayetçi değilim."
Destan daha sonra gölün üstüne kendisini sırt üstü bıraktı su onu yüzeye kaldırıyordu. Destan gözlerini kapattı ve çevresindeki enerjiyi hissetmeye çalıştı. Enerji Destan'ın bedenine giriyordu. Ama fazla durmuyordu. Destan enerjiyi bedenine yönlendiriyordu. Enerji geçtiği her hücreyi besleyip geri çıkıyordu. Destan farkında değildi ancak saatlerce suyun üzerinde durmuş bedenine enerji çekip bedenini güçlendirmeye çalışıyordu. Destan gözlerini bir anda açtı zamanı tamamen unutmuştu ve neredeyse hava kararacaktı. Destan olduğu yerde ayağa kalktı ve bedenini esnetti. Destan karşısına baktığında gölün kıyısı ondan 20 metre uzaklıktaydı. Destan ayaklarının altına bakınca suyun üzerinde durduğunu gördü.
"Bu nasıl olu..."
Destan bir anda kendini suyun içinde buldu. Destan suya düşünce panikledi kollarını hızlı hızlı sallayıp kafasını suyun dışına çıkarttı ve derin bir nefes aldı. Destan biraz önce yaşadığı olayın şokundaydı. Suyun üzerinde durmuştu.
"Daha yeni suyun üzerinde mi duruyordum. Bu nasıl mümkün olabilir."
İblis Destan'ın bilmeden bir şeyler keşfetmesine alışıktı. Destan'a yaşadığı olayı açıklama gereği hissetti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Destan - Kitap 1 (TAMAMLANDI)
FantasyArien Krallığının sınır topraklarında binlerce kişi toplanmıştı. Bu insanların amacı yok olmaktan kaçmaktı. Çünkü yeni kurulan Kızıl Birliği ölüm gibi onların üstüne çökmüştü. Gökyüzü tamamen karanlık bulutlarla kaplıydı ve sayısız şimşek çakıyordu...