Adam, Destan'ın kurduğu cümleyi duyunca kahkaha atmaya başladı. Xhilion'un kendisine zarar vereceğini düşünüyordu.
"Yok et onu mu? O köpek yavrusu benim tırnağıma bile zarar veremez! O çok genç... Hatta yeni doğmuş bir yavru!"
Xhilion dişlerini sıktı ve öfkeyle ağzındaki beyaz enerji topunu gönderdi. Adam ona doğru gelen küçük enerji topuna alayla bakarken kahkaha atmaya başladı. Çünkü ona doğru gelen saldırı tamamen kontrolsüzdü. Muhtemelen saldırı adama ulaşamadan formunu kaybedip yok olacaktı.
"Böylesine aptal bir saldırı bir böceği bile incitm..."
Saldırı adama yeterince yaklaştıktan sonra dağılmak yerine büyük bir gürültüyle patlamıştı. Adam bu saldırıyı o kadar küçümsemişti ki savunma yapmak için hiç uğraşmamıştı. Saldırının şiddeti ile birlikte adamın bedeni uçtu ve biraz önce ihtiyarın geçtiği kapıdan içeri girdi. Adam hızlıca dengesini sağladı ve yere sağlam bir şekilde bastı. Adam bedeninden sızan siyah enerjiyi görünce acıyla çığlık attı. Bu saldırı onun doğrudan yetişimine zarar vermişti. Yıllarca biriktirdiği ölüm enerjisi Xhilion'un yaptığı saldırı ile yavaş yavaş yok oluyordu. Adam derin bir nefes aldı ve bedeninden bir çift kanat çıktı. Adam giderek yarasaya benzeyen bir yaratığa dönüşürken gücü giderek artıyordu. Adamın yaraları hızlıca iyileşiyordu. Destan adamın değiştiğini görünce hızlıca konuştu.
"Xhilion buraya nasıl geldik bilmiyorum dostum ama bize bir çıkış bulman lazım! Enerjiyi bükemiyorum... Onun aklından neler geçiyor bilemiyorum. Ama bize bir çıkış yolu lazım. "
Xhilion değişen adamı görünce etrafa bakındı. Ancak buradan çıkmanın bir yolunu o da görememişti. Destan da etrafta çıkışı ararken adam öfkeyle kanat çırptı ve bir anda Xhilion'un önünde belirdi. Xhilion hemen kuyruğuna sardığı Destan'ı uzağa fırlattı. Adam tilkiye öfkeyle güçlü bir yumruk attı. Xhilion bir kaç metre geriye doğru sürüklenmişti. Adamın durmaya pek niyeti yoktu ve öfkeyle uçup Xhilion'a hızlıca saldırıyordu. Xhilion aldığı her darbede acı çekiyordu. Adamın vurduğu noktalardaki kürkünün rengi önce soluyor sonra kararıyordu. Xhilion ağzında tekrar beyaz enerji oluşturdu. Adam, bu sefer bu saldırıyı küçümsemek gibi bir hata yapamayacağını biliyordu. Xhilion saldırısını gönderdiği anda adam bir anda yok oldu ve Xhilion'un saldırısı boşluğa doğru gitti. Adam tekrar belirdiği anda Xhilion'a saldırmaya devam etmişti. Zavallı tilki havada ondan hızlı hareket eden adamı bir türlü yakalayamıyor ve aldığı darbeler yüzünden acı çekiyordu. Xhilion göz ucuyla büyük kapının önünde duran çocuğa baktı. Destan kapının önünde durmuş içeriye bakıyordu. Çocuğun alnındaki kuru kafatası dövmesi aç bir hayvan gibi o kapıdan içeri girmeyi arzuluyordu. Xhilion kafasına aldığı bir darbe ile yere düştü. Destan yanında değilken ne yapacağını bilmiyordu. Adam ayağıyla tilkinin kafasına bastı ve yavaşça tilkiye yaklaşıp onun gözlerinin içine baktı.
" O bize ait köpek! Sen buraya onu kurtarmak için geldin ama O, bizi... Gücü istiyor!"
Xhilion öfkeyle kuyruğunu savurdu. Adam tilkinin kuyruğunu bu şekilde kullanmasını beklemediği için Xhilion adamdan kurtulmuştu. Adam bu canlının nasıl bu kadar inatçı olduğunu merak etmişti. Daha önce onunla bu kadar uzun savaşan birisi ile karşılaşmamıştı. Xhilion yorgun yorgun nefes alıp verirken boyu giderek kısalmaya başlamıştı. Tilkinin bedeninden beyaz bir enerji son hızla çıkıyordu. Adam yavaş yavaş küçülen tilkiye baktı ve sinsice gülümsedi.
"Sonunda içindeki Yaşam Gücü senden ayrılıyor!"
Xhilion'un boyu giderek düştü. Adam önündeki tilkinin küçülmesini sinsice bakışlarla izlerken tilki en küçük formuna dönüşmüştü. Adam bir yetişkinin iki avucuna rahatlıkla sığacak kadar küçülen tilkiye alayla baktı ve kahkaha attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Destan - Kitap 1 (TAMAMLANDI)
FantastikArien Krallığının sınır topraklarında binlerce kişi toplanmıştı. Bu insanların amacı yok olmaktan kaçmaktı. Çünkü yeni kurulan Kızıl Birliği ölüm gibi onların üstüne çökmüştü. Gökyüzü tamamen karanlık bulutlarla kaplıydı ve sayısız şimşek çakıyordu...