Destan hızlıca çocuğun gösterdiği yönde ilerliyordu. Gözleri sulanmıştı Jack'i kaybetmeye hazır değildi. Elleriyle gözlerini sildi. Bir kaç dakika sonra bacasından duman çıkan eve varmıştı. Evin önünde duran kişiyi görünce gardını aldı ve gizlendi. Deponun içinde savaştığı gölge ustası buradaydı.
"Lanet olsun bu çocuk beni pusuya düşürmek için mi buraya çağırdı."
Destan evin içinde 3 enerji hissediyordu. Ustasının neredeyse solmak üzere olan enerjisini hissettiğinde bedeninden yükselen öfkeyi bastırmak istemedi. Destan saklandığı yerden öfkeyle çıktı ve Gölge Ustası olan çocuğun suratına sert bir yumruk attı. Çocuğun bu saldırıyı beklemediği belliydi, ayağı yerden kesildi ve evin kapısını kırıp içeriye girdi. İçeridekiler hemen ayaklandılar Destan bir anda içeriye girdi ve Jack'in bir yatakta yattığını gördü. Hemen kılıcını çekti ve önündekilere saldırdı. Gri zırh giymiş bir kadın hemen kılıcını çekti ve ikilinin kılıçları çarpıştı. Destan doğa enerjisini Kılıcına yönlendirdi. Kadının kılıcından çatırtılar geldi ve kılıç parçalara ayrıldı. Kadın kendini geriye doğru attı ve Destan'ın kılıcı onun saçlarından bir kaç tel kopardı. Destan tamamen gözü dönmüş vaziyette kadına yeniden atıldı. Destan'ın siyah kılıcı kadına çarpmak üzereyken bir anda sayısız parçaya ayrıldı. Destan kılıcının bir anda kırılmasını beklemiyordu. Kılıcının kabzası elinde kalmıştı.
"Bu kadar yeter benim olduğum bir yerde kavga mı ediyorsunuz?"
Destan konuşan kişiye öfkeyle baktı. Bu kişiyi tanıyordu. Eliyle onu işaret etti.
"Sen! Senin ne işin var."
Destan önündeki yaşlı kadına baktı. Kadın elindeki bastona ağırlığını veriyordu.
"Çocuk evime gelip kızımı ve torunumu öldürmeye kalktın asıl senin ne işin var!"
Destan yatakta zor nefes alan adama baktı.
"Ustam için geldim! Sizi teker teker ezip geçeceğim. Ustam burada can çekişirken hiçbir şey yapmıyorsunuz! Hepinizi öld... "
Kadının yüzünde ki kırışıklıklar, öfkelendiği için artmıştı. Bastonunu kaldırıp Destan'ın kafasına vurdu. Destan'ın ayakları yerden kesildi. Evin içinde bulunan kitap rafına çarptı. Bir ağız dolusu kan kustuktan sonra yere düştü. Destan kafası sanki şişip, patlayacakmış gibi hissediyordu. Destan'ın gözlerinin bir anda rengi değişmeye başladı. Gözünün beyaz kısımları kararmaya başladı. Destan'ın bedeninden yükselen ruh gücü, Yaşlı kadını etkilemiyordu ama Kadının kızı ve torunu çoktan bilinçlerini kaybetmişlerdi. Destan ayağa kalktığında gözleri simsiyahtı kadın bastonunu yere vurdu ve Destan'ın bedeni saydam bir duvarla çevrildi. Destan'ın yüzünde hiçbir duygu belirtisi yoktu kadın derin bir nefes aldı ve konuştu.
"Sagum! Seninle ilgili bir durum yok Destan sadece yaşlılarına karşı çok saygısız! Ona bir ders vermek istedim. Bizim amacımız Jack'in ölmemesini sağlamak!"
Destan'ın bedeni Sagum tarafından kontrol ediliyordu. Sagum elini saydam duvara koydu ve duvar binlerce parçaya ayrıldı. Kadın kalbinin hızlandığını hissediyordu. Çünkü şuanda karşısında Destan değil Sagum vardı. Her ne kadar Destan'ın bedeni zayıf olsa da Sagum'un kontrolü ile onunla eşit güçte olabilirdi. Destan ayağını yere vurdu Gri zırhlı kadın ve çocuk acıyla inlediler ve ellerini dantianlarına götürdüler. Destan'ın arkasında iki tane enerji küresi oluştu eğer Destan bu enerjiyi bırakırsa Doğa enerjisi bu enerjileri yok edecekti ve kadının ve oğlanın yetişimleri yok olacaktı. Doğa enerjisi az da olsa bu enerjilerle kaynaşmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Destan - Kitap 1 (TAMAMLANDI)
FantasyArien Krallığının sınır topraklarında binlerce kişi toplanmıştı. Bu insanların amacı yok olmaktan kaçmaktı. Çünkü yeni kurulan Kızıl Birliği ölüm gibi onların üstüne çökmüştü. Gökyüzü tamamen karanlık bulutlarla kaplıydı ve sayısız şimşek çakıyordu...