Multimedia : Emre
Tam olarak 2 saattir Emreyle aralıksız ders çalışıyorduk. Söz konusu Emre olunca buna şaşırmamak mümkün değildi. Yüzünü ilk defa bu kadar uzun uzun inceleme fırsatım olmuştu. Kusursuz Bir yüzü vardı. Gözleri bakır rengi dudakları dolgun ve 'gel beni öp' diyordu sanki. Parfüm kokusuna bağımlı olmuştum resmen. O kadar güzel korkuyordu ki. Telefonumun ekranını açıp saate baktığımda saatin 5 olduğunu gördüm annem bugün eve erken gelecekti ve bende ondan buraya gelmek için izin almamıştım. Nasıl unuturum bugün erken geliceğini , eve gidince anneme bir açıklama yapmam gerekiyordu.
- "Emre benim artık eve gitmem gerekiyor. "
- "O kadar can atıyordun çalışmak için ne oldu? "
- "Sende hiç çalışmak istemiyordun beni şaşırttın doğrusu. "
- "Bugüne kadar kimse bana bu kadar saat ders çalıştıramamıştı bu sen başardın. "
Şaşkınlığım giderek artarken yanaklarım da kızarmaya başlamıştı. Yani ilk defa ben ona hiç yapmadığı bir şey mi yaptırmıştım ? Kaç saattir ciddi duruyordu ama şuan o gülüşü yine yüzüne yayılmıştı.
- "Sen hala benim soruma cevap vermedin? o kadar ders çalışmak istiyordun şimdi niye gitmek istiyorsun bir daha beni böyle çalışırken görmezsin "
- "Gitmem gerekiyor çünkü annem bugün işten erken geliyor hatta şuan gelmiştir de ve benim burda olduğumdan haberi yok. "
- "Tamam seni ben bırakıcam. "
- "Hayır buna gerek yok ben giderim."
- "Seni bana karşı gelmemen konusunda uyarmıştım."
Dengesiz yine sinirlenmişti. O sünirliyse ben de sinirliyim her istediğini bana yaptıramaz.
- "Bende bana emir vermemen için seni uyarmıştım" dediğimde gülerek yanıma geldi.
- "Sen ve beni uyarmak. Bak ben bu konuda ciddiyim. Bu güne kadar ne istediysem hep onu yaptım hiç kimse bana karışamadı. Bana karışmaya çalışanların da haddini bildirdim. Senin de o kişilerden olmanı istemiyorum bence sen de istemezsin"
Nasıl oluyor da böyle dengesiz ve psikopat biri oluyordu anlamıyorum. Ne zaman ne yapıcağı ve ne tepki vericeği hiç belli olmuyordu. Bana bakmayı bırakıp odadan çıktı bende mecbur onun arkasından gittim. Tabi bir yandan da eve son kez bakıyordum çünkü böyle bir evi ilk ve son görüşüm olacaktı. Evden çıkınca Emre arabaya bindi bende istemeye istemeye yanına oturdum.
- "Aferin yavaş yavaş öğreniyorsun"
İstediği şeye yine ulaşmıştı artık hiç birşey umrumda değil istediğini yapsın ben onun kölesi miyim ki her istediğini yapıcam.
- "Bana bak sen bugüne kadar hiç kimseyi dinlememiş ve her istediğini elde etmiş olabilirsin ama hiç bir insana eziyet edemezsin anlıyor musun? Sen kimsin ki bana emir veriyorsun. Hayvanca konuşmak yerine bana insan gibi konuşsan ben zaten istediğini yaparım ama sen ne anlarsın ki insanlık dan.
Sesim çok yüksek ve sert çıkmıştı ben bile kendimden bunu beklemiyordum Emre de beklemiyor olacak ki şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. Bence hemen arabadan inmem gerekiyordu çünkü şuan beni öldürecek gibi bakıyordu. Kapının kolunu tutmamla Emre'nin de kolumu tutması bir olmuştu. O kadar çok sıkıyor du ki heran kolunda ki damarlar patlayabilirdi. Canımı yakmasıyla daha çok sinirlenmiştim. Arkamı döndüğümde tam burnumun ucunda o sinirden köpürmüş yüzüyle karşılaştım. Bir şey söylemese bile bakışları korkutmaya yetiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKULU AŞK
Teen FictionDefne ve Emre başta ne kadar farklı olduklarını düşünseler de, ne kadar birbirleriyle inatlaşıp birbirlerine gıcık olsalar da aslında farkında olmadan aşık olmuşlardı. Hem de çok büyük ve tutkulu bir aşk.