26.BÖLÜM

5.6K 197 4
                                    

Ders arasında nöbetçi öğrencinin Emre yi müdürün çağırdığını söylemesiyle dünkü olaydan dolayı çağırdıklarını anladım. Zil çaldığını duyar duymaz yerimden kalkıp hızla adımlarla müdürün odasına yürüdüm. Bugün Tolga okula gelmemişti demek ki dün Emre yi şikayet etti. Müdürün odasının önüne geldiğim de müdürün içeride bağırma sesini duydum.

- " Evladım sen kendini sokakta mı sanıyorsun kavga etmek de ne demek. Çocuğun suratına yumruk atmışsın ya daha kötü bir şey olsaydı biz ailesine ne hesap verecektik. "

- " Kendisi kaşındı. "

- " Ne demek kendisi kaşındı. Ne böyle serseri gibi hareketler yapıyorsun bu ne rahatlık oğlum okuldasın sen okulda. "

- " Okulda olduğumun farkındayım ama sen böyle şerefsizleri okula aldığının farkında değilsin. "

- " Yeter artık bu kadar saygısızlık disipline gidiyorsun. "

Müdürün disiplin lafını duyar duymaz odaya daldım. İkisi de şaşkın bir şekilde bana bakıyorlar dı.

- " Bu ne saygısızlık kızım geldiğin yerde kapı mı yoktu ?"

- " Hocam Emre'nin hiç bir suçu yok. Tolga durup dururken Emreye sataştı. "

- " Sen Emre'nin avukatı mısın ?"

Ne diyeceğimi bilemedim. Şuan da böyle birşeyi nasıl yaptığımı ben bile anlamadım ama Emre yi kaybetme korkusuyla kendimi içeriye attım. Emreye baktığım da bana sinirli ama biraz da şaşkın bir şekilde bakıyordu.

- " Sende disipline gitmek istemiyorsan çık şuradan. "

Tam cevap verecektim Emre kolumu tuttu.

- " Çık çabuk. "

Bu bakışların karşısında ağzımı açıp bir şey söyleyemeden sessizce odadan çıktım.

Kapı açılır açılmaz Emre'nin karşısına geçtim. Kaşları çatık öfkeyle bakıyordu.

- " Ne işin vardı da girdin içeriye."

- " Orta da bir haksızlık vardı bende dayanamayıp girdim. "

- " Beni savunmak sana mı kaldı?"

Bir kere de hayvanlık yapmasa şaşırırdım. Ama ben bu hayvana aşığım.

- " O zaman disipline git Emre. "

- " Sen beni savundun diye gitmicem mi yani ?"

Hiç bir şey söylemeden sinirle baktım yüzüne.

- " O zaten hiç bir şey yapamaz ben onu bu okuldan bile attırırım. "

- " Senden beklenir. "

- " O zaman neymiş benim işime burnunu sokmayacakmışsın. Orda bana yardım etmek için girdin ama kendini tehlikeye attın seni de disipline yollayabilir di. "

- " İşte kendimi tehlikeye attığım için teşekkür etmen gerekirken hayvanlık yapıyorsun. "

Arkama bakmadan yürümeye başladım. O da hızlı adımlarla yanıma geldi. Bir kolunu omzuma atınca şok geçirdim. Galiba ben halisilasyon görüyorum. Emreye baktığım da gülüyordu. Bende hiç bir tepki veremeden ona bakıyordum.

- " Ağzını kapat sinek kaçıcak. "
Dediğinde farkında olmadan şaşırmanın etkisiyle açmış olduğum ağzımı kapattım. Sınıfa yaklaşırken kolunu indirdi kapıyı açıp önden girdi. Yerime geçiceğim sırada koluma dokundu.

- " Yanıma otur. "

- " Neden ?"

- " Otur dediysem otur. "

TUTKULU AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin