TUTKULU AŞK

53.BÖLÜM

Multimedia : Ecrin

Uçaktan indikten sonra Hasan'ın ayarladığı arabayı bulup sürmeye başladım. Eğer evine gittiğim de Defne yi yine başka bir yere götürmüş olsun ona hayatı zehir edicem. Şerefsiz herif bir de kalkmış İzmir'e getirmiş. Ne cesaret ya ? Defnem şimdi nasıl korkmuştur ama az kaldı kurtarıcam onu köpeklerin elinden.

1 saat geçen süre den sonra eve yaklaşmama az bir mesafe kalmıştı. Bizimkilerin ne durumda olduklarını öğrenmek için aramaya karar verdim.

- " Kıvanç nerdesiniz ?"

- " Yoldayız. Eve gidiyoruz. "

- " Tamam benim de çok az kaldı çabuk olun. "

Telefonu kapattıktan sonra 5 dakika sonunda evin önüne geldim. Kapısının önünde yine korumaları vardı. 5 kişiler. Bunların hepsini dövebilirim ya da biraz daha bekleyip bizimkiler geldikten sonra operasyonu başlatabilirim. Tek başıma girersem hem Defneyi koruyup hem de onca adamı dövemem çünkü şerefsizin evi korumalardan geçilmiyor. En iyisi beklemek. Aslında gelmelerine gerek olmadığını söylemiştim ama iyi ki de geldiler çünkü bu tek kişiyle çözülecek bir mesele değil.

Araba sesi gelince arkaya döndüğüm de bizimkilerin geldiğini gördüm. Kıvanç arabayı durdurduktan sonra hepsi aşağı inip yanıma geldi.

- " Hadi hemen başlayalım. " dedi Cenk elini omzuma koyarak.

- " Şimdi beni iyi dinleyin planı anlatıyorum. Öncelikle Ecrin sen burda bekliyorsun bizde şu arkada görmüş olduğun korumaları yere seriyoruz. Sonra içeriye girip yine ne kadar adamı varsa onları da etkisiz hale getirdikten sonra ben Mert'i buluyorum. Mert'in yanında da büyük ihtimalle Defne olucak onu bir odaya kapattığını sanmıyorum ben Mert'i gebertirken sizde Defneyi alıp doğruca geri dönüyorsunuz. "

- " Tamamdır hadi başlayalım. "

- " Bende sizinle gelmek istiyorum. " dedi Ecrin.

Kıvanç yanına gidip sarıldıktan sonra geri çekildi.

- " Aşkım içerisi çok tehlikeli gir arabaya otur. "

- " Dikkat et kendine. "

- " Kıvanç hadi kardeşim zamanımız yok. " dedim sıkılarak.

Evin önüne geldiğimiz de korumalar kendi aralarında bir şey konuşuyorlardı sonra iki tanesi arabalarına binip gitti.

- " Ohh be kaldı 3. Hepimiz birini alırız." dedi Cenk.

- " Olum burda yapma bari şu espirilerini. " dedi Kıvanç ona dönerek.

Benim de artık sabrım tükendi. Şurda Defne kaçırılmış hala neyin rahatlığını yaşıyorlar.

- " Cenk şimdi sinirimi senden çıkarmayayım. " dedim dişlerimi sıkarak.

- " Tamam ya alt tarafı bir şey dedik ne uzattınız dayak yemicez işte. "

Sabır dileyerek önüme döndüm. Adamların karşısına geçince şaşkın gözlerle bize baktılar.

- " Çekilicek misiniz yoksa biz mi girelim ?"

- " Kimsiniz siz ? Öyle her elini kolunu sallayan giremez buraya."

Bu laf sabır noktamın son damlasıydı. Arkamı dönüp Kıvanç ve Cenk'e bir bakış attım onlar da anlayıp ikisi de bir adamı alıp kavga etmeye başlayınca bende zaman kaybetmeden karşımda ki adamı tutup kafa attım o da tam bana yumruk atacağı sırada iki kolunu arkasında birleştirip belini arkaya doğru yatırdıktan sonra dizimle sırtına sert bir şekilde vurduktan sonra yere bıraktım. Cenk ve Kıvanç da işlerini bitirdikten sonra içeriye girdik.