TUTKULU AŞK

24.BÖLÜM

Video : Emre

EMRE

Bilerek hızlı yürüyordum o da kızıp , söylene söylene bana yetişmeye çalışıyordu. Biraz yavaşlayarak arkamı dönüp önünde durdum.

- " Çok yavaşsın "

- " Ben yavaş değilim sen yürümüyorsun resmen uçuyorsun. "

Yürümemi yavaşlattığımda taksi durağının önüne gelince durdum. Bir taksiciye işaret yaptığım da koşarak yanımıza geldi.

- " Emre nereye gidiyoruz ?"

- " Soru sorma da bin "

- " Nereye gittiğimizi söylemeden binmem. "

Kolundan tutup içeriye otutturdum bende yanına oturup adama adresi verdiğim de nereye gideceğimizi anladı ve sustu.

- " Niye size gidiyoruz ?"

- " Gitmek istediğiniz başka bir yer mi vardı hanımefendi ?"

- " Bana sormadan zorla evine götürüyorsun ?"

- " Heralde eve erken gidip annene okuldan nasıl kaçtığını anlatmak istiyorsun ."

Cevap vermeyince susup önüne döndü. Eve girince utana sıkıla salona geçti.

- " Sen otur ben geliyorum. "

- " Tamam "

Bu kaçıncı eve gelişi ama her seferinde sanki ilk defa gelmiş gibi utanıyor. Dolabımı açıp rahat birşeyler giydim. Aşağı indiğimde telefonla konuştuğunu gördüm. Kapattığında gülüyordu benim geldiğimi fark etmedi.

- " Kiminle konuştun ?"

- " Cenk"

Ne alaka ya Cenk neden arıyor ki? Benim arkadaşlarımla yakın oluyor bana gelince hep bir dikleşme.

- " Ne dedi ?"

- " Sanane. "

- " Söyle "

- " Seni ilgilendirmez."

- " Sonuçta konuştuğun kişi benim arkadaşım o yüzden ilgilendirir. "

- " Git ona sor o zaman "

En yakın zamanda Cenk le Defne hakkında konuşmam gerekiyor. Belki de birbirlerinden hoşlanıyorlar. Eğer öyle birşey varsa Cenk'in ağzını burnunu kırarım. Bir dakika ya ben ne diyorum Defne nin yanında dura dura kafayı yedim sonunda. Banane birbirlerini severlerse sevsinler ama benim yine de Cenk le konuşmam lazım.

DEFNE

Şuanda burdan gitmek dışında hiç bir düşüncem yoktu. Nasıl olduysa Cenk ile konuşurken geldiğini de fark etmedim yoksa en yakın arkadaşıyla onu çekiştirdiğimizi duysa çok kızardı.

- " Sen okuldan kaçınca hep böyle eve mi gelirsin genelde kafa dağıtmak için dışarıda gezilir."

- " Benim geleceğim yer de ev değildi ama sen varsın diye eve geldik. "

- " Neden ? Benim olmamla ne alakası var ki ?"

- " Peşimden o kadar yol geldikten sonra tekrar dönebilir miydin ?"

- " Sanırım o yorgunlukla dönmem imkansız olurdu. "

- " Bende öyle düşünmüştüm. Eğer seni şuanda olmam gereken yere götürseydim başımın etini yerdin o yüzden eve getirdim. "

Emre de şaşırtıcı olsa da küçük değişiklikler vardı. Eskiden olsa beni o yokuşta bile beklemezdi arkasına bakmadan giderdi ama şimdi ara da da olsa daha insancıl davranışlar gösteriyor.