52.BÖLÜM

3.6K 133 4
                                    

EMRE

Attığım tokattan sonra daha şiddetli bir şekilde ağlamaya başladı. Yanına gidip saçlarını elimle kavrayarak ayağa kaldırdım. Bir eliyle tokat attığım yanağını tutarken bir yandan da korku dolu gözlerle bana bakıyordu.

- " Söylüyor musun yoksa devam edeyim mi ?"

- " Mert'in evinde. "

- " Ha şöyle demekki bildiğini söylerken yanılmıyormuşum. Mert' in evinde olduğu kesin zaten bana adresi lazım."

Kafasını aşağı eğip oflamaya başlayınca çenesinden tutup kafasını yukarıya kaldırdım.

- " Adresini söylememek içinde beni yarım saat burda uğraştıracaksan baştan söyle çünkü bu sefer sana zarar vermemek için sabretmeye çalışmayacağım. "

- " S-söylicem. "

- " Aferin bak yola geliyorsun."

Ece nin verdiği adrese gitmek için arabamı son sürat sürmeye devam ediyordum. O şerefsizi bir elime geçiriyim kimse onu benden kurtaramayacak.

Evin önüne geldiğim de arabayı durdurmayı bekleyemeden kapıyı açtım durdurduktan sonra hızla arabadan indim ve kapıya doğru gittim. Kapının önünde 2 tane koruma vardı. Benim geldiğimi görünce önüme geçtiler.

- " Çekilin önümden birde sizinle uğraşmayayım. "

- " Böyle zorluk çıkartarak içeriye giremezsiniz. "

- " Sen kimsin lan ben istersem içeriye öyle bir girerim ki. "

- " Mert Bey evde yok. " dedi yanında ki koruma.

Bunların sözüne inanıp gidicek halim yok. Evde değilse bile bunu kendi gözlerimle görmeden gitmem.

- " Çekilin önümden yoksa kötü olucak. "

Hala çekilmemekte ısrar eden bakışlarını görünce bir tanesini omuzundan çekip kafa attım diğeri de tişörtümü tutup kendine doğru çekerken tuttuğu bileği bükerek diğer elimle yüzünün ortasına bir yumruk geçirdim. İkisi de yerde acı içinde inlerken yanlarından geçip kapının önüne geldim. Zile bastığım da hizmetçi kadın kapıyı açtı.

- " Buyrun kime bakmıştınız ?"

- " Sana baktım kime bakıcam o adi patronuna bakmak için geldim. "

Kadın gözlerini benden ayırıp az önce yere yatırdığım iki korumayı görünce ağzı açık korku dolu gözlerle bana baktıktan sonra kapıyı kapatmaya çalıştı ama ben kapıyı elimle durdurup sinirle evin içine girdim.

- " Nerde o çabuk söyle. "

- " D-dışarıya çıktı. "

Evin bütün odalarını tek tek gezdikten sonra tekrar o hizmetçi kadının yanına gittim.

- " Yanında bir kız var mıydı ? Bu eve bir kız getirdi mi çabuk konuş !!!"

- " E-e-evet. Yarım saat önce birisiyle telefonda konuştu sonra da sinirlenip adının Defne olduğunu öğrendiğim kızı da alıp çıktılar ama nereye gittiklerini bilmiyorum. "

- " Lanet olsun. "

Evden çıkıp sinirle arabama bindim. Mert'i aramak için telefonumu aradım ama açmadı hatta telefonu tamamen kapatmış şerefsiz. Telefonu bırakacağım sırada bir mesaj geldi.

Gelen : Kıvanç

Benim eve gel.

Sanırım onlar bir şeyler buldu. Arabamı tekrar dan hızlandırıp Kıvanç ' ın evine geldim. Zile bastığım da kapıyı açan Ecrin oldu. Ağlamaktan olsa gerek gözleri kan çanağına dönmüştü. İçeriye girip bir koltuğa oturdum.

TUTKULU AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin