Belimde hissettiğim bir kol ile gözlerimi araladım. Korkuyla arkamı dönünce Emreyi gördüm. Aniden döndüğüm için o da uyandı.
- " Emre inanmıyorum senin burda ne işin var? "
- " Dün gece geldim. " dedi uykudan yeni uyandığı için kalınlaşan boğuk sesiyle.
- " Nasıl ya ? Neden böyle bir şey yaptın ? Daha doğrusu bu nasıl bir cesaret ?"
Gözlerini ovuşturup dik bir şekilde yatağın başına yaslanarak oturdu.
- " Dün seni aradığımda telefonu yüzüme kapattın ve bütün gün de bana kızgındın bende seni çok özlediğim için yanına geldim. "
- " Bu nasıl cesaret , ya annem görseydi ?"
- " Sence ben plansız iş yapar mıyım ? "
- " Birde yanıma yatmışsın fırsatçı. "
Ne kadar sinir olsam da aslında uyandığımda onu görmek, onun bana uyku sırasında sarılması hiç bir şeye değişmeyeceğim bir duygu. Sonuçta onunla kurduğum bütün hayaller benim için sadece imkansız bir hayaldi ama gün geçtikçe bu hayallerim gerçekleşiyor.
Bacaklarımı yatağın dışına çıkarıp sırtımı ona dönecek şekilde oturup iki elimi de yanlarıma koydum.
- " Dün gece hep seni izledim. O kadar masum ve güzel uyuyorsun ki zamanı durdurup hep seninle olmak, seni izlemek istiyorum. Sanki her saniye biraz daha içime işliyorsun. "
Kullağımın kenarından fısıldayarak söylediği her cümle benim kendimden geçmeme neden oluyordu. Aynı zamanda bu biraz da tahrik ediciydi.
- " Dün'ü unutalım. Yeni bir güne başladık...beraber. Dün'ün konuşmasını yapıp bu beraber uyandığımız güzel günü öldürmeyelim. "
Aslında mantıklı çünkü boş sebeplerden dolayı kavga etmek hem onu hem de beni yıpratıyor.
- " Sabah sabah bu güzel sözler nerden aklına geliyor ?"
Arkam dönük olduğu için yüzünü göremiyordum ama güldüğünü anlayabiliyordum.
- " Güzel söz söylemek için bir zamana ihtiyacım yok seni görmem yeterli. "
Ona dönüp yanağına bir öpücük kondurdum. O da beni kendine çekip sarıldı. Annem şuan bizi böyle görse biterim. Emre yi hemen kendimden uzaklaştırıp kapıya doğru koştum kilitli olduğunu görünce içim az da olsa rahatladı.
- " Bu kadar panik yapmana gerek yoktu bana sorabilirdin."
- " Emre lütfen bir daha bunu yapma. 2.de bu kadar şanslı olamayabilirsin. "
- " Söz veremem. "
- " Emreee"
- " Merak etme yakalanmayız. "
- " Bir kere de beni dinlesen keşke. "
Yataktan kalkıp aynaya bakarak dağılan saçlarını düzeltirken bende kollarımı birbirine bağlamış onu izliyordum. Hafif dokunuşlarla saçlarına güzel bir şekil veriyor nerdeyse' bana da yap' dicem.
- " Beni izlemek yerine annenin evde olup olmadığına bakabilirsin. " dedi gözlerini aynadan ayırmadan.
Doğru söylüyordu. Anneme bakmam gerekirken aptal gibi Emre yi inceliyordum. Birbirine bağladığım kollarımı ağır hareketlerle ayırıp kapıyı açtım. Aşağıya indiğimde annemi göremedim ama işi sağlama almak lazım. Birkaç kez 'anne' diye seslendikten sonra evde olmadığını gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKULU AŞK
Teen FictionDefne ve Emre başta ne kadar farklı olduklarını düşünseler de, ne kadar birbirleriyle inatlaşıp birbirlerine gıcık olsalar da aslında farkında olmadan aşık olmuşlardı. Hem de çok büyük ve tutkulu bir aşk.