145.BÖLÜM

2.4K 101 6
                                    

Medya : Ecrin ve Kıvanç









Herkes geldiğinde düğün de başlamış oldu. Yüksek sesle çalan müzik eşliğinde Ecrin ve Kıvanç el ele sahneye gelip dans ettiler. Şuan o kadar mutluyum ki ve bir o kadar da duygusal. Küçüklüğünü bildiğim, birlikte bir sürü anı biriktirdiğim en yakın arkadaşım hatta tek dostum evleniyor. Resmen birlikte büyüdük ve bu günleri de birlikte yaşıyoruz o kadar mutluyum ki. Onlar dans ederken arkada ki perde de birlikte çekildikleri fotoğraflar slayt şeklinde ilerlemeye başladı. Birlikte o kadar güzel anılar biriktirmiştir ki sanki evlenip de böyle herkese yansıtacaklarını bilir gibi her şey çok güzel olmuş. Aynı şekilde Emre ile ben olsak arkaya koyabileceğimiz hiç bir resmimiz yok. Bu kadara zaman sevgili olup resim çekinmeyen tek çift olarak dünya rekoru kırıyoruz bence. Aslında aylar öncesinde Kıvanç bir çifti, düğüne yetiştirdiği için bizi de çağırmışlardı o zaman gittiğimizde nasıl olduysa Emre bir ilk yaparak fotoğraf çekilmişti. Belki yine bugün de böyle bir şeye açık olabilir şansımı denemek istiyorum.







- " Defne."

- " Emre."








İkimiz de aynı anda isimlerimizi söylediğimiz de onun da bir şey düşündüğünü anladım. Umarım düğün ile ilgili hoşuna giden bir şeyleri söyler de beni şaşırtır.







- " Sen söyle." dedim.

- " İlk önce sen. Daha bir şey deyip uzatma. "

- " Sağol bana bu önceliği öküzce verdiğin için. Bizim hiç birlikte resmimiz yok bizde çekilelim."

- " Daha geçen gün bir düğünde çekildik ya."

- " O mu yani? Millet birlikte olduğu her anı ölümsüzleştirmek adına çekiliyor ama biz aylar önce ilk defa böyle bir şey yaptık ama nerdeyse iki senedir sevgiliyiz, elimizde üç beş fotoğraf var. "

- " Tamam bakarız Defne. "

- " Sen ne diyecektin?"

- " Şu yiyecekleri ne zaman getirecekler ya? "

- " Emreeee. " deyip bezmiş bir şekilde güldüm.









Ben nelerin hayalini kuruyorum onun düşündüğü şeye bak. Düğün işlerinde sadece bu kısmı seviyor. Neyse bu halleri de olmasa hiç gülemem herhalde. Şuan bu düğünde ki kızlar Emre ye bakarken eminim bir sürü şey düşünüyorlardır. Hiç birisi gerçek Emre yi bilmiyor, eminim onun hiç olmadığı bir insanın özelliklerini tahmin edebiliyorlardır ama onun içini bir tek ben bilirim. O karanlık, hiç kimseye açmadığı gardının arkasından bazen masum bir çocuk çıkıyor. Kollarımı boynuna dolayıp yanağına bastırarak öptüm.







- " Bebeğim iyi yaptın, keşke her zaman böyle yapsan da... ama şimdi oldum mu? Ruj lekesi oldu yanağım. Bu beni bozar." dediğinde daha çok güldüm.







Bebeğim demesi de ayrıca bir dikkatimi çekti. Bu tarz kelimeler hoşuma gidiyor ve Emre bunu o kadar iyi dengeliyor ki tam yerinde ve zamanında.... Hayran kalıyorum. Masanın üzerinde duran peçete ile yanağını sildim.







- " Tamam bir şey kalmadı."

- " Şöyle şeyleri hep dışarda yapıyorsun. Evde de yap."

- " Evde yapsam ne değişecek bir dakika yoksa sen insanların bize bakmasını mı umursamaya başladın?"

- " Tabi ki hayır ama dışarda bir yere kadar gidiliyor, evde yapsan daha güzel karşılık veririm. "

TUTKULU AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin