R:Miran..Miran neredesin? Hani yalnız bırakmayacaktın beni. Ahh. Miran diyorum. Hiç efendim diyor mu? Ahh.
H:Sakin olun. Eşiniz sizi duyamaz.
R:Miran'ı çağırın, Miran'ı istiyorum ben. Nasıl beni bu hale getirdiyse, yanımda da olacak. Mirannn. Ahh çok acıyor bu. Miran bir panik anında söylemişti yirmi kemiğin kırılması gibi diye. Doğruymuş valla. Miran'ı çağırın lütfen. Tutsun elimden. Valla doğurmam, tutarım içimde. Sekiz aydır birlikte yaşıyoruz, birkaç ay daha yaşayabiliriz.
H:Reyyan hanım. Canınızın acısından ne dediğinizi bilmiyorsunuz. Lütfen biraz sakin olun. Miran beyi doğuma alıp alamayacağımızı soracağım doktora. Siz şimdi sakin olun ve doğuma odaklanın.
R:Ne demek sormak? O Miran buraya gelecek. Nasıl yaptıysa bu çocuğu, öyle de doğumunda bulunacak. Ahh.
H:Tamam ben çıkı...
M:Reyyan. Güzelim. Nasılsın?
R:Çok iyiyim sen nasılsın? Öyle kızlarla sohbet ediyorduk. Sen ne yapıyorsun, nasılsın? Miran çıldırtma beni. Doğuruyorum burada nasıl olabilirim?
M:Tamam güzelim sen sakin ol. Ben hep senin yanındayım. Elini hiç bırakmayacağım.
R:Sen neden geldin? Ben doğuma gelmeni istemiyordum.
H:Ne? Reyyan hanım bir saattir, o Miran buraya gelecek diyen siz değil miydiniz?
R:O demindi. Biz şimdiyi yaşıyoruz. Şimdi istemiyorum. Hadi git Miran.
M:Asla gitmem. Ben içeriye girene kadar neler yaptım senin haberin var mı? Yok tabi. O doktorla bir kanka olmadığım kaldı valla. Hiçbir kuvvet beni dışarıya çıkartamaz.
R:Olmaz Miran. sen rahat durmazsın, işlerini aksatırsın. Uzamasın Allah için bir an önce doğsun şu başka bir şey istemiyorum.
M:İlk olarak şu ne demek Reyyan? Valla ispiyonlarım Mirhan'a. İkinci olarak valla sesimi çıkartmam, burada uslu uslu elini tutarım olur mu?..Ben oğlumun ilk sesini duymak istiyorum.
R:Tamam Miran. Valla şu anda sana itiraz edecek halim yok. Kalacaksan kal.
M:Oh be yaşasın. Canım karım benim.
Aradan geçen dakikalar Reyyan için oldukça acılı olmuştu. Miran doktorun doğuma başlamasıyla kaşlarını çatmış, dik bakışlarla bakıyordu doktora. Gözlerini bir an bile ayırmıyordu.
M:Bana bak doktor. Sadece çocuğumu doğurttur. Gözün oynamasın. Valla sebebin olurum.
R:Mirann. Ahh.
M:Yani dikkatli bir şekilde doğurtturun demek istedim. Reyyan'ımın canı yanmasın.
R:Çok canım yanıyor Miran. Alsınlar şunu içimden ne olur?
M:Tamam güzelim sakin ol. Benim gösterdiğim gibi ıkın hadi güzelim.
R:Off olmuyor. Doğuramıyorum.
D:Başı göründü. Hadi biraz daha odaklanın hadi. Miran bey siz yalı kazığı gibi dikilmek için mi girdiniz doğuma? Bir şeyler söyleyin. Motive edin eşinizi. Hayır kimseye susmayan Miran beyin, şimdi susası mı geldi?
M:Ben ne diyeceğimi bilmiyorum ki?
Miran karısının alnına öpücük kondurdu. Boncuk boncuk terlemişti.
R:Miran ahh hiç yardımcı olmuyorsun bana.
M:Ne yapayım Reyyan? Doktoru çekip ben mi doğum yaptırayım?
R:Ben onu mu diyorum? Bir şeyler söyle bana. ahhh.
Reyyan sesinin yüksek çıktığının farkında değildi. Canı çok yanıyordu. Derin ve hızlı nefeslerle konuşmaya devam ediyordu.
M:Seni çok seviyorum birtanem.
R:Ahh ay onu biliyorum başka bir şey söyle.
M:Aklıma başka bir şey gelmiyor ki birtanem.
R:Ahh neden evimize dört ay sonra taşınacağız söyle.
M:Onu söyleyemem, sürpriz o Reyyan. Söyleyemem.
R:Başlarım sürprizine Miran. Ahh Ben burada doğuruyorum senin derdin sürpriz yapmak mı?
M:Yine mi ben suçlu oldum?
D:Sohbetinizi bölüyorum ama doğuma mı odaklansak artık? Hadi Reyyan son kez ıkının geliyor. Bir dakika sonra küçük bey aramızda.
R:Ahh çok acıyor. Çıkarın içimden şunu ahhh.
M:Senin lohusalık dönemin geçtikten sonra düğünümüz var. Yeni evimize gelinlik ve damatlıkla adım atacağız inş...
R:Ne? Ahhh.
Miran'ın sözü Reyyan'ın çığlığıyla birlikte yarım kaldı.
D:Çok güzel. Geliyor...
Bakışları karısını bulduğunda Reyyan'ın yüzünde artık Mirhan'ın geldiğini belli eden bir rahatlama ile karşılaştı. Başını Reyyan'ın bacaklarına çevirdiğinde kafası kan içinde bir Mirhan Baran gördü gözleri.
D:Hatta geldi bile.
Doktorun bacaklarından aşağıya doğru sarkıttığı oğluna bakarken. Doktorun oğlunun poposuna vurmasıyla kaşları tekrar çatıldı.
M:Neden vuruyorsun sen benim oğluma? Valla doktor falan dinlemem ben sana bir vururum üç ay komada yatarsın.
R:Mirann.
M:Ney Miran Reyyan? Oğlumuza vurdu görmedin mi?
R:Gördüm Miran. Duydum da. Bir insanın ağlaması, başka bir insanın kulağına müzik gibi gelebiliyormuş. Sanki dünyanın en güzel müziğini dinliyor kulaklarım.
M:Nasılsın güzelim? İyisin değil mi?
R:Çok iyiyim. Gördüm, sesini duydum ya benden mutlusu yok. Birde kokusunu duyarsam, kucağıma alırsam tamamdır.
Miran alnına öpücük kondurup doktorun yanına gitti.
M:Alayım oğlumu.
D:Miran bey aramız düzeldi, neden hala benimle böyle konuşuyorsunuz.
M:Aramız falan düzelmedi. Ben sırf beni de doğuma al diye numara yaptım. Yoksa hala gıcık oluyorum sana.
D:Ben size bayılıyorum çünkü.
M:Ben oğlumu alayım. Annesiyle tanıştıracağım.
Kucaklarına aldıkları çocuklarına bakarken şaşkın gözlerle, Miran dolan gözleriyle birlikte derin bir öpücük bıraktı karısının alnına.
M:Sen bana bu duyguyu yaşattın ya kadın. Allah senden razı olsun. Şükürler olsun ki seni bana karım olarak gösteren Allah, anne olduğunu da gösterdi. İkimizin evladını gösterdi. Seni çok seviyorum.
umarım beğenirsiniz yeni bölümde görüşmek üzere
![](https://img.wattpad.com/cover/243895268-288-k338001.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hercai 43 sonrası
FanficÖzel bölümler için yeni bir hikaye oluşturdum.. hercai 43.bölümden keşke böyle olsa dediğim şekilde devam ettim. hep okurdum birde yazayım dedim.