Kapıdan dışarıya çıktıklarında Miran sinirle volta atıyordu.
M:Tamam Miran sakin ol. Reyyan senin karın. Seni seviyor. Sakin ol. Senin çocuğunu taşıyor. Seninle mutlu. Sakin ol. Siz aynı odada kalıyorsunuz. Siz sarılarak yatıyorsunuz. Reyyan sana ait. Siz birbirinizi çok seviyorsunuz. Sakin ol.
Reyyan, Miran'ın kendi kendisine söylediklerini duymuştu. Kocasını sakinleştirmenin yollarını düşünüyordu. Yanına gitti arkasından sarıldı. Ellerini göğsünün üzerine yerleştirdi. Sırtına bir öpücük kondurdu.
R:Ben seni öyle çok seviyorum, öyle çok seviyorum ki. Kelimeler yetmiyor anlatmama. Seni öyle seviyorum ki ben, senin canını büyütüyorum içimde. Daha nasıl anlatılır ki. Çocuğumuz tıpkı senin gibi olsun istiyorum. Senin gibi baksın. Senin beni sevdiğin gibi sevsin istiyorum.
Miran, Reyyan'ın kollarının arasından çıktı.
M:Yok Reyyan sen git Ahmet'inin yanına. Sarılma bana da.
R:Ne?
M:Ne ne? Benimde Ahmet'im var diyordun. Orada işte Ahmet'in.
R:Miran bak bana haksızlık ediyorsun. Beni buraya getiren sen değil misin?
M:Hay keşke getirmeseydim. Ben nereden bileyim karşımıza çıkacağını. Arkadaşım olduğunu.
R:Ben öylesine seni sinirlendirmek için söyledim.
M:O zaman çok tebrik ederim. Başardın çünkü... Herife bak yaa. Kendi karıma hanım dedirtmeler, bir korumalar, bir bilmem neler, yanına oturtturmamalar. Ba ba ba ba. Adamda ki rahatlığa bak.
R:Miran tamam kocacığım sakinleş biraz.
M:Ben gayet sakinim. Hadi gidelim eve.
Miran önden yürümeye başlayınca, Reyyan hızla yanına gidip kolundan tuttu.
R:Küstün mü bana Miran?
M:Yok canım ne küsmesi?
R:Yaa ne bu böyle önden gitmeler falan? Neden elimden tutmuyorsun?
M:Belki istemezsin dedim.
R:Miran aşkım, farkında mısın acaba? Şu anda resmen bana trip atıyorsun.
M:Yok canım ne münasebet trip kim ben kim? Ben kimimde trip atacağım.
R:Miran. Kocacığım valla yakışmadı sana trip atmak.
Miran şaşkınca gözlerini açtı.
M:Yakışmadı demek. Zaten bana ne yakışır ki. Tipsizin tekiyim. Huyum da kötü.
R:Üstelikte her şeyi yanlış anlıyorsun.
M:Hah ağzını öpeyim....vayyy şimdide anlayışsız oldum öyle mi? Vay be.
R:Ama ben sana ne yakışır biliyorum.
Miran bakışlarını kaçırdı. Başını çevirdi, dudaklarını titreterek sordu.
M:Ne yakışırmış?
R:Sana benim yanımda olmak yakışır, benimle olmak yakışır, bana sarılman, beni öpmen sana çok yakışır. Bana en çok sen yakışırsın be adam. Yatarken bana sokulman yakışır. Birlikte mutlu bir ömür çok yakışır. Böyle sımsıkı birbirimize sarılmak yakışır. Zaten bunlardan başka şeyinde sana yakışmasına gerek yok.
Kollarını boynuna sardı kocasının.
R:Öpeyim mi bir?
M:Öpme.
R:Tamam o zaman öpeyim. Miran yetişemiyorum yaklaş.
Miran başı öbür tarafta yüzünü yaklaştırdı. Karısına bakmıyordu. Reyyan derin bir nefesle kokusunu ciğerlerine doldururken, güzel bir öpücük verdi kocasına. Beklemediği ise trip atan kocasının, kendisi geri çekilirken dudaklarına kondurduğu öpücüktü.
R:Miran ne yapıyorsun orta yerde?
M:Ne yapmışım? Sen öperken bir şey yok.
R:Ben yanağından küçücük öptüm, senin gibi böyle öpmedim.
M:Ben anlamam Reyyan hanım. Karımı öptüm ne olmuş yani?
R:Hadi konağa gidelim. Bu Ahmet falan derken yavrumuzun cinsiyeti araya kaynadı.
M:Kaynamazzzz. Ben kaynatmam. Ben Fırat'la ne konuştum sanıyorsun sen?
R:Ne konuştun ki?
M:Mevlüt. Yavrumuzun adına mevlüt okutturuyorum. Meydanda sofra hazırlanıyor şimdi. Biz konağa gidelim, cinsiyetini biz söyleyelim dedim. Sonra da hep birlikte gider karnımızı doyururuz. İkimizin duasına tüm Midyat'la birlikte "Amin"deriz.
R:Seni çok seviyorum ben Miran. Öyle böyle değil. Sen ne güzel bir babasın öyle.
M:Ben senin için bebeğimiz için her şeyi yaparım güzelim. Hadi gidelim. Valla en çok, Yaren'in suratını merak ediyorum. Şok olacak.
R:Sen çok fenasın valla. Sokma insanların gözüne gözüne.
M:Güzelim ben kimsenin gözüne sokmuyorum. Ama sanki gözüne sokuyormuşuz gibi tepki veriyor Yaren. Benim de o bozulunca hoşuma gidiyor valla.
Reyyan alttan çaktırmadan gülerek kocasının koluna girdi.
R:Hadi Miran hadi. Bu yaptığın çok ayıp valla.
M:Bunu diyende sen olmasan daha inandırıcı olacak valla.
Konağın kapısından içeriye girdikleri gibi herkes etraflarını sardı.
N:Siz neredesiniz yav? Çocuğu doğurmadan gelmeyecekler herhalde dedim. Ta sabah gittiniz, akşam oldu neredesiniz siz? İnsan biraz düşünür, bizi merak ederler diye ama yok nerede sizde o düşünce değil mi?
Reyyan'ın yanağından düşen damla ile herkes şaşkına dönmüştü. Reyyan burnunu çekerek konuşmaya başladı.
R:Ö-zür dilerim b-en. Alış-veriş yaptık. Birde be-nim karnım a-cıktı. Ondan geç kal-dık.
H:Ağlama kızım. Önemli değil. Siz mutlu olun yeter.
M:Sağol baba.
Y:Öff darlandım valla. Söyleyecekseniz söyleyin. İşimiz gücümüz var.
R:Çok merak ettim valla ne işin var.
M:Sindirmeye çalışacaktır.
Miran kahkası ile Reyyan'da arkasını dönüp gülmeye başladı.
R:Ay kusura bakma Yaren. Bir an tutamadım kendimi.
HAN:Aa ayıp ama Miran. Yakışıyor mu sana oğlum?
Y:Hah konuş anne savun birazcık evladını.
yeni bölüm geldi. umarım beğenirsiniz . yeni bölümde görüşmek üzere

ŞİMDİ OKUDUĞUN
hercai 43 sonrası
Fiksi PenggemarÖzel bölümler için yeni bir hikaye oluşturdum.. hercai 43.bölümden keşke böyle olsa dediğim şekilde devam ettim. hep okurdum birde yazayım dedim.