Fırat – Miran
M:Aga Reyyan'ın kimliği al bakalım. Ne yapacağını biliyorsun?
F:Biliyorum. Sen nasıl aldın çaktırmadan?
M:Aldım işte aga sen ne yapacaksın?
F:Çok sevinecek ha.
M:Sevinir değil mi?
F:Sevinmez mi? Şöyle bir geçen seneki sana bakıyorum, bir de şimdi ki sana. Aşk sana çok iyi geldi be aga.
M:Hem de çok iyi geldi. Hiç aklıma gelmezdi aga, birisi mutlu olunca benim de olacağım. Şimdi o gülünce bende gülüyorum. Onun bir tebessümüne dünyayı yaksam az kalır. Allah sana da nasip etsin kardeşim, benim gibi seveceğin birisi çıksın karşına, o da Reyyan'ın beni sevdiği gibi sevsin seni.
Yüzüne sinsi bir gülümseme ekledi.
M:Gerçi bizim aşkımız eşsiz ama belki bulursun, sen yine de dene bir.
F:Allah Allah. Laflara bak göreceğiz bakalım.
M:Ben daha Reyyan'ı almaya geleceğim. Senden haber bekliyorum ha. Yüzünü görmek için sabırsızlanıyorum varya.
Zehra - Hazar – Nasuh
Z:Konuşamadık Hazar bey. Ne zaman çıkarmış test sonucu.
H:Birkaç güne dedi doktor. Yav Zehra benim içim içime sığmıyor.
Yüzünü sıvazladı.
H:Zehra ya bir aksilik çıkarsa.
Z:Ne aksiliği çıksın Hazar bey. Kimsenin haberi yok bu testten. Hiçbir şey olmayacak, alacağız evladımızı yanımıza. Şu test hayırlısıyla sonuçlansın da.
N:Ne testi hayırdır?
H:Biz geçen gün konuştuğumuz testi yaptırdık baba. Sonuçlanacak inşallah birkaç gün sonra.
N:Reyyan'a mı anlattınız? Biliyor mu her şeyi?
H:Yok baba anlatmadık.
N:Ya nereden buldunuz saçı.
Z:Yok baba saç değil. Reyyan'ın eve geldiği gün üzerindeki elbise kanlıydı ya. Miran'ın kanı. Biz onunla yaptırdık testi.
Nasuh dolan gözlerini saklama gereği duymadı.
N:Az kaldı he Hazar. Evladımıza kavuşmamıza az kaldı.
H:Öyle inşallah baba. Bir aksilik çıkmazsa.
N:Ne aksiliği çıkacakmış?
H:Miran bana nasıl inanacak? Test sonucunu görse bile kabul etmez ki. Yalan söylüyorsun der. Sen ayarladın der. Kollarını açmış "baba" diye beni beklemiyor ki.
N:Kabullenecek Hazar. Önü sonu kabullenecek. Çünkü başka yolu yok. Çocukluğunda en çok hasret kaldığı şey baba sevgisi. Bunu ziyan etmez. Az kaldı. O konakta ne kızımızı bırakacağız, ne de oğlumuzu. Ee birde torunumuz var. O da doğdu mu gör bak bize nasıl bayram olacak her gün. Sen hiç tasalanma oğlum.
H:İnşallah dediğin gibi olur baba.
Miran – Reyyan
Miran odaya girdiğinde karısını yatağa uzanmış, uyurken gördü. Üşümüştü sanki, büzüşmüş kalmıştı. Yanına yaklaştı, sessizce ayakkabısını çıkardı, yatağa uzandı. Arkadan beline sarıldı. Elini karnının üzerine koyup, saçlarına gömdü yüzünü.
İç Ses Miran:Ah güzel karım ne çok istiyorum bizden bir parça bir bilsen. Aynı senin gibi bakan, senin gibi seven, senin gibi hayatıma renk katan, senden, benden bir parça. Ne çok istiyorum bir bilsen. Seni bana karım olarak gösteren Allah, inşallah bana anne olduğunu da gösterecek.
Saçlarına bir öpücük kondurdu daha çok sarılırken. Reyyan kendisine sarılan sıcaklığı hissetti. Arkasını dönüp sıkıca sarıldı. Uyku mahmurluğuyla, dudakları gezinmeye başladı yüzünde.
M:Reyyan kalk hadi güzelim.
R:Hıı.
M:Reyyan hadi güzelim. Kalk bak sana bir sürprizim var benim.
R:İstemiyorum sürpriz falan yatalım böyle. Sarıl sıkıca sen de bana. Özlemişim seni, daha kaç saat oldu ki gideli. Haksızlık bu.
Gözleri kapalı konuşan karısına ne kadar kapılmak istese de, hiç sırası değildi.
M:Gelince sen nasıl istersen ne kadar istersen yatarız güzelim. İstersen aylarca çıkmayız odamızdan ama şimdi kalkman lazım, sürpriz seni bekliyor.
Reyyan iyice huysuzlaşmış boynuna öpücük kondurmaya başlamıştı.
M:Güzelim bak zaten zor duruyorum, gidemeyeceğiz.
R:Gidemeyelim zaten, benim senden bir isteğim yok ki, sadece sen ol yeter bana.
M:İnan bu sözlerin için bir hafta çıkartmazdım seni odadan ama şimdi gitmemiz lazım, kalk ömrüm.
R:Sonra gidelim Miran gel sen buraya. Anlasana beni zordayım diyorum. Hala gidelim diyorsun.
M:Hadi güzelim hadi Reyyanım.
Oflayarak kalktı yataktan Reyyan.
R:Eh miran sen beni bu halde bıraktın ya, sana diyecek lafım yok. Sen şimdi bana yaklaşmadın, bak bakayım ben seni kendime yaklaştırıyor muyum?
M:Sen sürprizimden sonra üzerime atlama da.
R:O kadar diyorsun yani öyle mi?
M:Diyorum valla ama bir yandan da korkmuyor değilim, beğenmezsin diye. Hadi üzerini giy de çıkalım. Elleri her zamanki gibi birleşti. Odalarından çıktılar avluda oturan Gönül, Sultan, Azize ve Esma ya "iyi günler" deyip uzaklaştılar. Evin önünde gördüğüyle Miran, kardeşine her zaman güvenebileceğini anladı bir kez daha.
R:Miran bu ne? Yine mi değiştirdin arabanı?
M:Yok canım, değiştirmedim benimki hala aynı. Bu başkasının.
R:Ee bizim evin önüne park etmişler. Bizim araba nerede?
M:Burada Reyyan.
R:Ne diyorsun Miran anlamadım?
M:Nasıl anlamadın Reyyan bu araba bizim.
R:Ama "benim değil" dedin.
M:Evet benim değil dedim. Ama senin değil de demedim.
Reyyan dolan gözleriyle kocasına baktı.
R:Mi-Miran..
M:Bu araba senin güzelim. Benim sana hediyem.
umarım beğenirsiniz yeni bölüm cumartesi akşamı gelir inşallah beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hercai 43 sonrası
FanfictionÖzel bölümler için yeni bir hikaye oluşturdum.. hercai 43.bölümden keşke böyle olsa dediğim şekilde devam ettim. hep okurdum birde yazayım dedim.