M:Tamam yavrum alacağım. Bulacağım bir yerden, yeter ki sen iste.
Reyyan, Miran'ın yanaklarına binlerce kez öpücük kondurdu. Öpücüklerinin arasında konuşmaya başladı.
R:As-lan ko-cam be-nim ben seni çok se-vi-yorum.
Kollarını karısının beline doladı.
M:Biraz önce benden kötüsü yoktu. Ne oldu şimdi?
R:Kim sana kötü dedi? Ben asla öyle şeyler söylemedim. Hadi git al gel.
M:Hemen mi? Bir öpseydim bari, bir sarılsaydım falan.
R:Hemen tabi Miran. Zaten bulman vakit alır. Yaz meyvesi o, biz kıştayız. Git ancak bulursun. Bulmadan gelme.
M:Ha git gelme diyorsun. İyi bakalım seni konağa bırakayım. Fırat'la aramaya başlayayım.
R:Tamam anlaştık. Hadi hemen gidelim.
Reyyan ve Miran konağın kapısından içeriye adım atmışlardı ki, Reyyan arkasını dönüp Miran'a gözlerini dikti. Miran merakla başını iki tarafa salladı.
M:Ne oldu Reyyan? Bir çay içseydim, yemek yeseydim. Valla bulacağım.
Kendi kendisine mırıldındı.
M:Nereden bulacaksam?
Z:Hoşgeldiniz çocuklar.
R:Hadi git. Ekmek arası falan alırsın. Sanki öleceksin açlıktan. Bekliyorum ben seni. Nereden bulursan bul, kimden bulursan bul? Ama bul.
M:Tamam güzelim. Gidiyorum ben. İstediğin başka bir şey olursa ara beni. Tamam mı canım?
R:Tamam canım ararım ben seni. Hadi git.
Miran gülümseyerek çıktı kapıdan, Fırat'ı aradı.
M:Aga sana işim düştü. Yardımın lazım.
F:Ne oldu aga?
M:Kiraz.
F:Kiraz mı? Ne kirazı?
M:Reyyan'ın canı kiraz çekti. Kiraz bulmamız lazım.
F:Aga senin o çatlak karın farkında mı bizim hangi mevsimde olduğumuzun?
M:Aga öyle deme benim karıma. Çocuktan dolayı öyle davranıyor. Yoksa hiç böyle mi benim karım? İnsanların iyiliğinden, güzelliğinden başka bir şey düşünmez o. Kalbinin güzelliği yüzüne vurmuş derler ya. Tam ondan. Yani nasıl anlatsam....
F:Tamam aga anlatma. Ben senin karını da, karını nasıl sevdiğini de biliyorum. Sen şimdi karını anlatmaya başlarsan akşam olur. Gel de bakalım nereden bulacaksak.
M:Buluruz değil mi?
F:Hee buluruz. Nereden bulacağız? Sanki her manavda var. Senin o iyilik timsali karın, kolay bulunacak bir şey aşerseymiş, olmuyor muymuş? Yine ne yaptın da sana işkence çektirmek istedi?
M:Agaaaa.
F:Hadi gel. Bekliyorum.
M:Tamam.
Zehra – Reyyan – Handan – Yaren
Z:Kızım Miran nereye gitti?
Y:Ne o kavga ettiniz de, kapının önüne mi konuldun?
Reyyan kısık sesle mırıldandı.
R:Çok beklersin canım.
R:Yok canım benim canım kiraz çekti de, kocam onu bulmaya gidiyor.
HAN:Kiraz mı? Bu mevsimde mi? Kızım başka bir şey bulamadın mı?
Z:Kızım yengen haklı. Kolay bulunan bir şey söyleseydin ya. Nereden bulsun kışın ortasında kirazı.
R:Banane anne, nereden bulursa bulsun. Onun yüzünden çekti zaten canım. Kendisi kaşındı. Bırak uğraşsın. Bulamaz zaten. Benim derdim Miran'a eziyet etmek.
Y:Çok merak ettim Reyyan. Nasıl kendisi kaşındı? Hayır ne yapmış olabilir ki?
R:Ben sana özel olarak anlatırım Yaren. Şimdi annemler falan var. Ortam müsait değil.
HAN:Bak şimdi bende merak ettim. Ne oldu? Söyle kızım olmaz bir şey.
R:Yok yenge hiç şey yapmayım ben bence.
Z:Söyle bari kızım. Merak ettik valla.
R:Anne boşver valla bak. Utanırım ben.
HAN:Utanır mısın? Ayy kız dur ben şimdi daha çok merak ettim. Yaren kız sende dinle. Belki örnek alırsın. Karı koca bak nasıl anlaşıyorlar. Örnek al biraz.
Y:Sağ ol anne. Eksik kalsın. Sanki çok heveslisi var Harun'un.
HAN:Sus kız. Evet Reyyan seni dinliyoruz biz.
Reyyan yengesinin heyecanı karşısında şaşkına uğramış, ne diyeceğini şaşırmıştı.
R:Şey oldu yenge.
HAN:Ha ney oldu?
R:Sabah işte. Ki-kiraz dudak deyince işte canım çekti benim.
HAN:Anlatsana kızım. Bir laf etti diye can mı çekermiş? Hadi kız kızayız burada anlat sen.
R:Tövbe estağfurullah. Yenge ben amcamı çağırayım gelsin. Benden ne istiyorsun?
HAN:Sus kız senden ne isteyeceğim? Ortaya laf attın devamını getir.
Reyyan, Handan'ın ısrarına sinirlendi. Ağzından bir anda çıktı her şey, yüzü kıpkırmızı olurken.
R: Ben ortaya laf atmadım yenge. Bir şey olmadı. Sabah dudakların çok güzel duruyor kırmızı kırmızı, ö-öpmek istiyorum dedi. Öyle kiraz canım çekti işte.
HAN:Ah ah. Ne aşklar var? Gör kızım gör. Örnek al biraz. Evleneli ne kadar zaman oldu? Bak kocası hala etrafında pervane. Gözlerinin içine bakıyor bir şey istesin diye.
Y:He anne alırım örnek. Örnek alacakta bir bunlar kaldı. İnsanların gözüne gözüne sokuyorlar. Başka evlenen yok herhalde.
R:Başka evlenen var elbette Yaren. Ama bizimki bizin için bir başka. Sen bence bizin evliliğimize kafa yoracağına, kendi evliliğine bak. Böylece herkes daha huzurlu olur. Hadi siz oturadurun ben yorgunum odama çıkıyorum.
Handan yüzünde kışkırtıcı bir gülümseme kondurup Reyyan'ın koluna vurdu hafifçe.
HAN:Çık tabi kızım çık. Akşamda eve gelmediniz. Neden gelmediğiniz belli oldu? Git dinlen bari. Hamile hamile zorunuz neydi bu kadar kendinizi yordunuz? Sanki elinizden alan var. Allah bozmasın. Böyle artarak devam etsin.
yeni bölüm geldi. umarım beğenirsiniz. yeni bölümde görüşmek üzere yorumlarınızı bekliyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hercai 43 sonrası
Fiksi PenggemarÖzel bölümler için yeni bir hikaye oluşturdum.. hercai 43.bölümden keşke böyle olsa dediğim şekilde devam ettim. hep okurdum birde yazayım dedim.