Y:Ya nereye iki gün sonra evleniyoruz? Ben daha boşandım mı? Yarın boşanma davası var. En iyi ihtimalle birkaç hafta sonra.
F:Ben o kadar bekleyemem.
Y:Sanki keyfimizden bekleyeceğiz.
F:Beni ilgilendirmez.
Y:Fırat..
F:Sus Yaren sus.
Bir Fırat'a, bir Yaren'e bakan Reyyan ve Miran, olayı sonunda idrak edebilmişti.
M:Bi-bir dakika.
R:Evleniyoruz derken. Nasıl evleniyorsunuz?
F:Kaç çeşit evlilik var Reyyan? Bildiğin resmi nikahla evleniyoruz.
M:Kime sordunuz?
Y:Kime soracaktık ki?
R:Yengemle, amcama..Sizce de bir fikirlerini almak güzel olmaz mı?
F:Vaktimiz yok.
M:O zaman yarat zaman. Bunca zamandır aklın neredeydi aga? Sanki kızı elinden alan var. Acelen ne?
R:Valla ne yalan söyleyeyim, ben sevindim. Sevindim ama...
M:Yahu bende sevindim. Birisi kuzenim, birisi kardeşim. Bende sevindim ama böyle olmaz. Neden gizli saklı evleniyorsunuz? Saklayacak neyiniz var? Suç mu sevmek? Gel iste kızı, yapın anlı şanlı düğününüzü. İnsanlar beddua değil, dua etsin arkanızdan.
Gülerek kocasının çenesini sıktı.
R:Oyhh ağzını yer..Ee şey yani Miran kesinlikle haklı?... Sizin çekineceğiniz bir şey yok. Yarın boşanma davasından sonra, gelin konuyu açın. Herkesin yüzü gülsün.
Bakışlarını ellerine indirdi. Parmaklarıyla oynarken kurduğu cümle boğazında düğüm oldu.
R:Bedduayla kurmayın yuvayı. Yoksa o yuva başınıza yıkılır. O yuva size yuva olmaz.
Gözlerinden bir yaşın akmasına mani olamadı. Reyyan'ın gözyaşını gören Yaren de gözlerini Reyyan'a sabitledi. Gözlerinde canlanan görüntü, Reyyan'ın gözlerinde canlananla aynı görüntüydü. O görüntü Yaren'in yaptıklarının üzeri tozlansa bile, asla unutulmayacağının kanıtıydı.
"Y:Ama unutma. Şu gökteki yıldızlar, şu yerdeki toprak! Şu konağın duvarları şahidim olsun ki, asla mutlu olmayacaksın! Bana yaptığının cezasını çekeceksin. Hem de öyle bir çekeceksin ki, yandım Allah desen, bir damla su verenin olmayacak!
R:O nasıl ah etmek Yaren? Yarın öbür gün mutsuz olsam üzülmeyecek misin?
Y:Üzülmeyeceğim! Sadece o günün gelmesini bekleyeceğim! Şunu aklına sok Reyyan! Bundan böyle senle ben can düşmanıyız."
Yaren'in de gözlerinden yaşlar akmaya başladı. İkisi de hızla gözyaşlarını sildi. Geçmiş öylece duruyordu. Şimdi ne kadar araları iyi olsa da, geçmiş öylece duruyordu. Kimsenin aklından silinmiyordu. Hayat bir şekilde, tam yeri geldiğinde geçmişi gözler önüne seriyordu. Gözlerini tekrar Reyyan'ın gözlerine sabitledi.
Y:Reyyan haklı. Kalp kırmayalım artık. Ne beddua alalım, ne beddua edelim? Geçmişteki hataları tekrar etmeyelim. Geçmişteki hatalardan ders alalım. Geçmişi telafi edelim.
M:Ne geçmişi? Reyyan neden ağlıyorsun şimdi?
R:Yok bir şey Miran...Hadi artık karar alındıysa kalkalım. Mirhan acıkmıştır şimdiye.
M:Tamam güzelim.
Reyyan kimseyi beklemeden hızla çıktı kapıdan. Gözyaşlarını durduramıyordu.
R:Allah'ım geçmişteki acılar tekrar yaşanmasın. Benim canım çok yandı. Başkasının canı yanmasın. Sen yuvalarına huzur ver.
Herkes Reyyan'ın arkasından bakarken, Miran hemen ayaklandı. Fırat ve Miran ne olduğunu anlamıyordu. Çünkü ikisi arasında yaşanan meseleyi sadece ikisi biliyordu. O konuşmadan kimsenin haberi yoktu.
Y:Dur Miran. Ben gideyim. Siz kalın burada.
M:Ne oluyor Yaren? Benim karıma ne oldu şimdi durduk yere?
Y:Durduk yere değil Miran. Geçmiş böyle zamanlarda üzerinde ki tozu silkeliyor işte. Benim Reyyan'a ettiğim sonsuz kötülüklerden birisi daha tozunu silkeledi. Siz bekleyin biraz. Ben size mesaj atarım.
M:Olmaz. Benim karım ağlıyor. Onun gözyaşını silmem lazım. Silemiyorsam da onunla birlikte gözyaşı dökmem lazım. Benim karımın yanında olmam lazım.
Y:Şu anda karının yanında senin değil, benim olmam lazım. Şu anda onun bu halde olmasına sebep olanın olması lazım. Ben size haber vereceğim.
Fırat'a döndü.
Y:Fırat. Acelemiz yok. Reyyan da, Miran da haklı. Annemin babamın rızasını almak istiyorum ben. Yeni hatalara yer vermek istemiyorum. Geçmişteki hataları tekrar etmek istemiyorum.
F:Tamam sen nasıl dersen öyle olsun.
Yaren gözyaşlarıyla döndü, arabaya doğru gitti. Reyyan'ı bir kaldırıma çökmüş, sabit bir noktaya bakarken gördü. Yanına gitmeye cesareti yoktu...Diyecek sözü, dileyecek affı mı vardı? Bir af dilemeyle, yaptıklarını aklından silemeyecekti Reyyan'ın. Bir af dilemeyle silinmeyecekti Reyyan'ın yaşadıkları.
Reyyan gözlerinin önüne gelen yeni bir görüntüyle sıkıca kapattı gözlerini. Ellerini saçına daldırmış, asıldıkça asılıyordu. Hıçkırıklarını engellemeye çalışıyordu.
"Y:Sen benim sevdiğimi elimden aldın. Ama ben seni kurtardım. Bak abime karı ediyorum, seni evine geri sokuyorum.
R:Benim için yaptın hemi Yaren?
Y:Senin için kılımı bile kıpırdatmam ben.. Ben sana demiştim Reyyan. Kan ağladığın günleri göreceğim demiştim. Bak gördüm işte... Ciğerin yanacak dedim, yandı işte. Sürüneceksin dedim, sürünüyorsun işte... Seni sevmediğin bir adamın koynuna sokacağım. Her gün öleceksin. Her gün için kavrulacak. Ama o sevmediğin adamdan da başka gidecek yerin olmayacak."
Yaren, Reyyan'ı acı çekerken görüp, vicdanıyla cebelleşirken, gözyaşlarıyla birlikte dilinden döküldü düşünceleri kısık sesle..
Y:Reyyan başına gelenlerin acısını çekerken, karşısına geçip, gülerek ne demiştin Reyyan'a Yaren. "Ee Reyyan, herkes hak ettiğini yaşıyor bu hayatta."..Bir sen hak ettiğini yaşayamadın Yaren. Senin hak ettiğini yaşamanı, hak etmediğini senin yüzünden yaşayan, Reyyan engelledi.
umarım beğenirsiniz. yeni bölüm pazartesi akşamı gelir inşallah. görüşmek üzere
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hercai 43 sonrası
Fiksi PenggemarÖzel bölümler için yeni bir hikaye oluşturdum.. hercai 43.bölümden keşke böyle olsa dediğim şekilde devam ettim. hep okurdum birde yazayım dedim.