hercai 43 sonrası

43-183

R:Ben seni şımartmayı seviyorum, bilmiyor musun?

M:Hıı..Öyle mi diyorsun?

R:Hıı.. Öyle diyorum.

M:O zaman biz şimdi odaya çıkacağız ya..

R:Eee...

M:Ben diyorum ki, sen beni biraz şımartsan da öyle mi alışverişe gitsek?

R:Mirhan..

M:Ben annemleri keyfimden mi getirdim. Baksınlar torunlarına..

R:Ee iyi madem..Baksınlar...

Alışverişten döndüklerinde hızla odaya çıktılar. Reyyan hazırlanırken, Miran oğlunun üzerini çıkartmış, karısını bekliyordu.

M:Oğlum. Yakışıklım benim.

MR:Baba..

M:Oy babam benim. Sen ne kadar tatlısın? İyi ki yapmışım seni. İyi ki o annenin başının etini yemişim çocuk diye.

MR:Anne..

M:Anne ya. Benim kadrimi kıymetimi bilmiyor o annen. Bu kadar yakışıklı adamım, çocuk istiyorum diyorum. Yapsana üç, beş düzine. Dünyanın gözü gönlü açılsın.

MR:Puu.

M:Bırak şimdi puyu..Beni dinle. Senin bana hak vermen lazım. Gerçi bir şey diyemiyorum. Kadın daha ne yapsın? İkişer ikişer doğuruyor. Böyle iki doğum daha yapsak yeter. Değil mi oğlum?

MR:Anne..

M:Evet oğlum anne. Çok özledim ben anneni. Sende özledin mi?

MR:Anne.

M:Evet dedim ya oğlum.

R:Sana diyor ki annem geldi. Konuyu değiştirelim baba.

M:Aslan oğlum. Babasının oğlu işte. Büyüsün birazcık daha, bir bisiklet alacağım hemen.

R:Olmaz Miran. Suç ortağını şımartamazsın. İzin vermiyorum.

M:İzin istemedim ki. Sen neden oğlumla benim arama giriyorsun? Sen neden karışıyorsun?

R:Neden mi karışıyorum? O şımartacağın çocuğa sonra ben bakacağım ama. Nazını ben çekeceğim. Hani annesi benim ya. Unuttun herhalde.

M:Yok canım unutur muyum? Aklıma geldikçe gurur duyuyorum.

R:Gerçekten mi? Gönlümü almak için demiyorsun değil mi?

M:Ne alacağım gönlünü? Doğrular bunlar. Taş gibi hatun bulmuşum, nikahıma almışım, çocuğu peydahlamışım. Gurur duymayıp ne yapayım?

R:Hadi kocam sonra gurur duy. Birazcık suya girelim. Yüzmek aşerdim ben.

M:Babanın evinde de yüzmek aşeriyordun değil mi? Şadoğlu konağının avlusunda kulaç atıyordun.

R:Babamın evindeyken kapıdan burnumu çıkartamıyordum. Kocamın keyfini sürmek daha güzel. keyfime mi kaçtım da evlendim seninle? Senin beni istediğini ilk duyduğumda dedim ben ama.

M:Ne dedin?

R:Bulmuşum böyle yakışıklı, karizmatik, düşünceli kocayı, çocuk peydahlamadan bırakmam dedim.

Miran şen bir kahkaha atarken, kucağında ki oğluna sıkıca sarıldı.

M:Duydun mu oğlum? Annen "olmaz, istemiyorum seni, hercaisin sen" derken, benden çocuk yapmayı planlıyormuş aslında.

R:Dalga geçme Miran.

M:Yok canım ne dalgası? Aksine çok hoşuma gitti.

R:Valla?

M:Valla. Bende seni ilk gördüğümde senden çocuk istemiştim. Aklımdan çıkaramamıştım. Aşkından ortada fol yokken, yumurta yokken gelinlik bile almıştım.

R:Unutur muyum? Güzel kocam benim.

M:Neyse hadi çıkalım beni sonra översin. Gidelim de, senin aşermeni dindirelim.

R:Hadi o zaman.

M:Reyyan dikkatimi ne çekti biliyor musun?

R:Ne çekti kocam?

M:Sen Mİrhandayken sadece yemek aşeriyordun, bunlarda yemek haricinde her şeyi aşerdin.

R:Aşk olsun Miran. Ne çabuk unuttun pide arası ikramı.

M:Unutursam yüreğim kurusun.

R:Tövbe de. Hadi gidelim artık. Miran çantaya havluları koydun mu sen?

M:Aşk olsun karıcığım. Alınırım ama. Ben ki ne kadar detaycı bir insanım, ikiz bebeklere hamile karım yorulmasın diye karavan kiralamış adamım. Ben ki Beşiktaş'ın içinde j harfi olmamasına rağmen Beşiktaş'ın kısaltmasının neden Bjk olduğunu bile bilen bir adamım. O kadar detaycı bir insanım.

R:Hakikaten ya. Neden öyle?

M:Bjk'nin açılımı. Beşiktaş Jimnastik Kulubü.

R:Vay be.

M:Bilgi köşemize notumuzu da astığımıza göre, havuza gidebiliriz artık.

R:Hadi gidelim.

Miran, Mirhan'ın kollarına kollukları takıp, karısının elinden tuttu. Elinin üzerine kondurduğu öpücükle birlikte, havuza doğru adım adım yaklaştılar. Suyun hafif serinliğiyle Reyyan kocasının elini hafifçe sıktı.

R:Miran su soğuk mu?

M:Yok güzelim soğuk değil. Girdikten sonra alışırsın. Hadi gel.

R:Üşüdüm ama ben.

M:Alışırsın güzelim. Hadi bir dalalım.

R:Tamam o zaman dalalım.

Reyyan kocasının elini daha bir sıkıp, havuzun içine girdi. Bedeninin alışmasıyla birlikte kocasının karşısına geçip, Mirhan'ı birlikte yüzdürmeye çalıştılar. Miran oğlunu tutarken, Reyyan gelmesi için çağırıyordu.

Aradan geçen yarım saatin ardından çıkıp, kurulandılar. Miran sipariş ettikleri içecekleri almak için, kalmıştı ki karısının seslenmesiyle geri döndü.

R:Miran.

M:Efendim karım.

R:Tişörtünü giymedin.

M:Hiç unutmuyorsun valla.

R:Ben doğum yaptıktan sonra bikini giyip, dışarı çıkmaya çalıştığımda izin vermezsen, hatırlatırım bunları. O zaman sen unutursan, şimdi de ben unuturum.

M:Yok karım sen unutma. Unutup ne yapacaksın? Ben seni böyle daha çok seviyorum. Kıskanç daha bir çekici oluyorsun. Vahşi kaplanım benim.

Reyyan eline gelen tişörtü kocasına doğru atarken, gözleri ister istemez yanında ki oğluna takılmıştı.

R:Senin yüzünden ben bu çocuğun konuşmaya başladığında söyleyeceklerinden korkuyorum valla. Özel falan bırakmaz, herşeyi döker ortaya.

M:Yapmaz benim oğlum.

R:Babasının oğlu yapar.

M:Yapmaz dedim. Var mısın iddiasına?

R:Yokum. Her seferinde beni oyuna getiriyorsun. Yokum iddiaya falan. Hadi git gel. Dilim damağım kurudu.

Miran'ın uzaktan öpücük atıp uzaklaşmasıyla birlikte, istemsizce kocasını arkasından süzdü. Bakışlarını tekrar oğluna çevirdi, konuşmaya başladı.

R:Oğlum bu gece seni satsak, alınmazsın değil mi?

Umarım beğenirsiniz 🙏 yeni bölümde görüşmek üzere 🧡