Z:Hadi geçin oturun. Sıcak sıcak bir çay açar belki uykunuzu. Fırat sen bir çay alda gel istersen.
F:Aynen öyle. Uyku falan uyuyamadım. Ancak kendime gelirim.
M:Aga abartmayın ya. Alt tarafı bir yaşında ki, sessiz, sakin bir çocuğu pışpışladınız. Hayır ben oğlumu tanımasam valla haklısın diyeceğim. Benim oğlumu şuraya oturttur, beş saat sonra gel..Kolunu bile kaldırmamış halde, koyduğun gibi alırsın.
F:Kimi Baran’ı mı?
M:Baran kim lan?
Herkes şaşkınca Miran’a bakınca, dudakların dişlerinin arasına aldı...
M:Hee şey evet. Benim oğlum…Evet.
Hızla masadakilere dönerken, sesini hafifçe yükseltti.
M:Valla sizden korkulur. İnsana kendi evladının adını unutturuyorsunuz. Ben size biraz Baran diyelim demedim mi? Gör karım gör. Beni sorumsuz baba yaptı bunlar. İki isim olunca birisi unutuluyor. Bence biz Karmen’i bir daha düşünelim.
R:Banane ya. O zaman Reyhan’ı düşün.
HAN:Karmen kim be? Ben ne kaçırdım?
N:Kar ne? Ne dedi o? O kim Miran?
M:Torununuz..
N:Olmaz. Bu adı koymayın. Ben unuturum. Unutmasam bile dilim dönmez. Başka koyun. Hangisinin adı o. Kızın mı, oğlanın mı?
R:Sende unutmadığını kullan dede.
HAN:Kız ne zaman karar verdiniz siz? Ya benim hayallerim vardı. Birlikte karar verecektik. Benim istediğim isimler vardı.
Miran gözlerini kocaman açıp, kaşlarını kaldırdı iyice.
M:Senin hayallerin, senin istediğin isimler.
HAN:Evet. Ben Sema ismini düşünmüştüm.
M:Hanım hanım onlar benim yavrularım.
Yan sandalyesinde oturan Fırat ve Yaren’i gösterdi.
M:Sana Sema’yı aha bu ikisi versin. Biz isimleri öyle kafamıza göre seçmiyoruz. Hepsinin bir uyumu, ahengi var. Öncelikle bizim yeni Şadoğlu’larından başlayayım. Oğlumuzun adı Karan, kızımızın adı da Karmen Reyhan olacak inşallah, nasip kısmetse. Şimdi Mirhan benim adımı çağrıştırıyor, Reyhan da karımın adını çağrıştırıyor. Karan ve Baran oldu, çünkü an ile bitiyor, Reyyan ve Miran da an ile bitiyor. Hepsi birbiriyle uyumlu yani. Sema çok güzel isim, o ismin yakıştığı, gayet güzel, hanım hanımcık tanıdıklarım da var ama bizimkilerle uyumlu değil. Maalesef bizimle değilsin.
Miran’ın son cümlesini hiç birisi duymadı. Herkes Reyyan’ın başını, boynu kırılırcasına bir hızla kocasına çevirmesine bakıyordu. Miran hala konuşmaya devam ederken, herkesin şaşkın bakışlarını idrak edebildi. Aklında biraz önce kurduğu cümle yankılanırken, gözlerini ağır ağır kapattı.
Miran İç Ses:Lan Miran. Söylememiş ol, ne olursun söylememiş ol.
Gözlerini yavaşça açıp yanında ki karısına baktığında gördüğü, sinirden kırpışan gözlerle gözlerini tekrar kapatma ihtiyacı hissetti.
Miran İç Ses:Bu sefer boşayacak beni. Valla kapının dışına atacak bu sefer.
R:Miran.
M:Karıcığım.
R:Kim o ismin yakıştığı, gayet güzel, hanım hanımcık olan tanıdıkların?
M:Üniversiteden arkadaş.
R:Üniversiteden öyle mi?
M:Evet.
R:Sen üniversiteyi yurt dışında okumamış mıydın?
M:E-evet.
R:Bu nasıl okul ben hiçbir şey anlamadım? Bir tarafta Sema, bir tarafı Dennis? Ben yanlış hatırlamıyorsam ki, yanlış hatırladığımı sanmıyorum. Malum üniversite sınavına hazırlanıyorum. Daha yeni merak edip araştırmıştım. Amerika Birleşik Devlet’i dokuz milyon sekiz yüz bin metre karelik, elli eyaleti olan, o eyaletlerin bilmem kaç tane şehri olan ve bu kadar detayın yanında üç yüz bin Türk yaşıyorken, sen diyorsun ki Sema isimli Türk benim okuldan arkadaşım. Sence ben bunu yer miyim?
M:Yemez misin?..Aşk olsun, sen bana ne demek istiyorsun?
R:Ağzından bir şey kaçırdın, toparlayamadın diyorum. Sema kim?
HAN:Kız Reyyan sen gerçekten araştırdın mı? Elin gavur memleketini.
R:Araştırdım tabi. Kocam orada yaşadı yıllarca.
HAN:Valla helal.
C:Hep beni kıyaslıyorsun. Söyle bakalım Handan hanım. Benim lisemin adı neydi, neredeydi?
HAN:Mardindedir de tam adını hatırlayamadım.
C:Ah ah görüyorsunuz değil mi? Kendisi bana sorsa ben bilemesem dünyaları başıma yıkardı. Milletin karısı kocasının okulunun olduğu ülkenin nüfusunu, yüzölçümünü biliyor. Kaç Türk yaşadığını biliyor Handan hanım, kaç Türk yaşadığını. He heyt.
HAN:Unutmuşum.
C:Unuttun öyle mi? Bravo.
R:Konuyu kaynatmayın.
Miran amcasının kulağına eğilip minik bir teşekkür etti.
M:Sağol amca ama yemedi. O konu değişmez. Altı ay sonra yine söyler. Boşver uğraşma.
R:Miran.
M:Kimse değil güzelim. Ağzımdan kaçtı? Ben laf olsun diye söyled..
Miran konuşmaya devam ederken Reyyan’ın gözünden akan bir damla yaşla sözleri yarım kaldı.Umarım beğenirsiniz 🙏yeni bölümde görüşmek üzere 🤣yeni bölüm salı akşam gelir inşallah 🤣kendinize iyi bakın 🤩
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hercai 43 sonrası
Hayran KurguÖzel bölümler için yeni bir hikaye oluşturdum.. hercai 43.bölümden keşke böyle olsa dediğim şekilde devam ettim. hep okurdum birde yazayım dedim.