ASD

66.Bölüm

Ned'in hediye kabul faslı bütün gününü almıştı. Gelen hediyelerin hepsi çok değerliydi. Aralarında büyük kasaba tapularından maden ocaklarına, 6.Seviye Büyülü Canavar çekirdeklerinden altınlara kadar her şey hediye edilmişti. Güneş batarken Ned gelen hediyeleri kısa bir kontrol ettikten sonra ,

11 Milyon Altın 19 Tane 6 Seviye Büyülü Canavar Çekirdeği 4 Tane Kasaba Tapusu vardı. Diğer hediyelerin hepsi küçük klanlardan bir umud kabul edilir hevesiyle gönderilmiş. Kendileri için kıymetli fakat Ned'e verilen diğer hediyelere bakıldığında değersiz hediyelerdi.

Anka Krallığının küçük Klanların dan birisi olan Sır Klanı ise sadece 150.000 Altın göndermişti ve Ned teslim eden görevlinin halinden anladığı kadarıyla bu para o klan için çok büyük bir meblaydı bu yüzden gelen hediyeler içinde en çok değer verdiği 150.000 Altın Gönderen Sır Klanının elçisi olmuştu. 

Büyük veya Orta seviyeli Klanların hepsi benzer hediyeler göndermişti ve hepsi normalde değerli fakat Ned gibi önemli birisine vermek için fazlasıyla değersiz hediyelerdi. 6 Seviye Büyülü Canavar Çekirdekleri gerçekten çok pahalıydı fakat parası olduğu sürece alabileceği şeylerdi. 11 Milyon Altın ise hediye eden klanlar için değersizdi. Bu yüzden Ned Sır Klanına bir ziyaret gerçekleştirmesi gerektiğine karar verdi. Çok servete sahip olanlar az hediye verirken Az serveti olan çok vermişti. Bu saygıyı hak eden bir durumdu.

Ned odasından çıktıktan sonra okuldan ayrıldı, Artık ona eşlik etmesi için bir korumaya ihtiyacı yoktu zira yeterince güçlü olduğunu kanıtlamıştı. Okuldan çıktıktan sonra Şehrin kapılarına yöneldi. Sır Klanı gibi küçük bir klan Anka Şehrinin içinde kalacak kadar paraya sahip olamazdı bu yüzden Şehrin surları dışında olmalıydı. Ned Şehir kapısında ki görevlilere burslu kartını gösterdikten sonra yol tarifi aldı. Şehirden çıkıp hızla doğu yönünde aziz adımları kullanarak ilerlemeye başladı.

2.Seviye Aziz Adımlarla gitmek uçmaktan çok daha hızlı bir yöntemdi ayrıca pratik yaparak uyumunu da arttırıyordu .25 Km kadar ilerledikten sonra ufukta beliren kasabayı gördü. 

Kasabanın görüntüsü Ned'e Kan Kasabasını hatırlatmış ve eski anılarına dönmüştü. 

Yüzünde ki gülümseme ile hızla Kasabanın sınırlarından girdikten sonra en büyük eve yöneldi. Kasabanın vasat üstü görüntüsü onu şaşırtmıştı. Anka Şehrine bu kadar yakınken bu kadar fakir olmak hiçte normal değildi. Ned Klan malikanesine yaklaştığında aynı şaşkınlığı bir defa daha yaşadı. Klanı çevreleyen duvarlar neredeyse yıkılmak üzereydi. 150.000 Altın gönderen klanın daha iyi olabileceğini düşünmüştü fakat Klanın görüntüsü kendi klanından pekte farklı görünmüyordu. Ned Klan kapısına geldiğinde kapıda bekleyen bir nöbetçi dikkatlice Ned'e baktı. Üstünde ki Alev Büyücülük Okulu üniformasını görünce neredeyse heyecandan bayılacaktı. Bir büyücü görmek Anka Şehrine bu kadar yakın olan yerde bile garip bir şaşkınlıkla karşılanıyordu. Fakat Ned daha derdini anlatmadan 10 kişi arkasında belirdi.

'NEREYE GİTTİĞİNİ SANIYORSUN ?' 

Ned arkasından gelen sese başını çevirdi, Üstlerinde Mor Cübbe olan 10 kişinin bellerinde kılıçlar takılıydı. Her birisinin savaşçı olduğunu anlamak zor değildi.

Ned tehditkar soruya karşı hoşgörülü yaklaşmamıştı.

'SİZİ İLGİLENDİRMEZ!'

Nedin aşağılayıcı tonu açıkça duyulmuştu. Nöbetçi bir şey söylemekten aciz öylece kala kalmıştı.

Ned nöbetçiye baktı ve,

'Klanına haber ver, Ned Kan ziyaretlerine geldi.'

Nöbetçinin yüz ifadesi Ned'in ismini duyunca değişmemişti, her halinden onu tanımadığı belli oluyordu fakat bir büyücünün emrine karşı gelemezdi.