90.Bölüm

8.7K 829 13
                                    

Yaşlı adamın yüzünde ki kırışıklar bile titredi, gözleri şaşkınlıkla açıldı ve ne diyeceğini bilemedi. 

Doğu Orduları Komutanı yeni bir dünya inşa etmiş ve bu dünyayı kendi test alanına çevirmişti fakat kasabalarda,krallıklarda veya şehirlerde yaşayan kimse aslında bu topraklarda yaşayan kişiler değildi. Bu kişilerin çoğu normal halktan yeni bir hayat umuduyla bu topraklara göçmüştü ve isteyerek bu hayatı tercih etmişlerdi. Hepsinin bu yolu seçerken aklında ki şey bam başkaydı fakat geçen uzun zamandan ve nesillerden sonra hepsi pişmandı. Onun gibi yaşlı bir adam 70 yıllık ömründe 3 defa bu testtin yapılışına şahit olmuştu. Dış dünyayı daha önce hiç görmemişti ve onun babası, hatta büyük babası bile dış dünyayı görmemişti. Nesiler önce onun ve diğer herkesin atalarından birileri buraya gelerek yeni hayatlar kurmuş ve yeni umutlar taşımıştı. Belki ilk gelen ataları hiç sıkıntı çekmemişti çünkü bu topraklar verimliydi ve yiyecek sıkıntısı yoktu fakat gelen yöneticilerin karakterleri çok farklıydı. Bu yaşlı adam ise gelen son 3 yöneticiden ve defalarca el değiştiren bu kasabadan bıkmıştı. Sayısız ölüm görmüştü, defalarca kasaba işgal edilmişti ve insanlar saldırmasa bile Büyülü Canavarlar acımasızca her şeyi yok etmişti. 

Böyle bir vahşetten sonra artık umutları tükenmiş kaderine razı olmuştu. Bu köyün en kıdemli yöneticisi oydu, yeni yöneticiler gelmediği sürece huzurlu bir hayat yaşıyorlardı. Kasaba bütün tehditlere karşı askerler tarafından korunuyordu fakat yeni bir yönetici geldikten sonra her şey gelen kişinin insafına bırakılıyordu.

Doğu Orduları Komutanı ise bu kişilerin hayatlarını umursamıyordu. Bu testin birden fazla amacı vardı öncelikle kasabalarda mevcut halde bekleyen 5.000 kişinin hepsi acemi askerdi. Bu testte o kişiler eğitiliyor ve hayatta kalanlar ilk testte Ned ve diğer kişilere saldıran o vahşi kişiler haline geliyordu.

İkinci faydası ise aralıksız saldıran vahşi insanların saldırılarını engellemekti. Bu test alanı dışında zaten Doğu Orduları sürekli olarak saldırılar düzenleyerek Vahşi İnsanlarla savaşıyordu fakat aralardan kaçan irili ufaklı bir çok grup arkaya sarkarak bu kasabalara saldırıyordu. 

3.Faydası ise büyülü canavarların öldürülüyor olmasıydı.

4.Faydası yaşamın olmadığı topraklarda ticari bir organizasyon kurarak bütün bu test sürecinde üretilen malzemelerin satılıyor olmasıydı. Böylece Doğu Orduları Komutanı ve Orduları para konusunda hiç bir sıkıntı yaşamıyordu.

5. ve en büyük fayda ise Doğu Orduları Komutanının kendisine bir çırak seçebilecek olmasıydı. 

Bütün bu faydalar ve sayısız ufak katkıdan sonra şüphesiz bu sistemi oluşturan Doğu Orduları Komutanı bir dahi ve çok iyi bir stratejistti.

Yaşlı adam korkarak Ned'İn gözlerine baktı ve anında korkuyla başını çevirdi, geçmiş tecrübelerinden edindiği bilgiye göre gelen yöneticilerin hepsi değişken karaktere sahipti. Yöneticiler öldükten veya şehir kurduktan sonra bu kasabalardan taşınıp gider ve bir daha hiç geri gelmezdi fakat bunun ne zaman gerçekeleşeceği tamamen belirsizdi bu yüzden de ne kadar süre yöneticiye katlanmaları gerektiğini bilmiyordu. Yönetici gittikten sonra ise hayat huzurlu bir hal alıyordu ve tekrar eskisi gibi kasabayı uygun şekilde yönetiyordu.

'Efendim siz... Siz ciddi misiniz yoksa bu aciz yaşlı adamla dalga mı geçiyorsunuz ?' dedi. Şaka kaldıracak kadar tahammülü yoktu.

'Dalga geçmek mi ? Dalga geçmiyorum. Benim ismim Ned Kan. 15 Yaşındayım ve bu kasabanın yöneticisiyim. Benimle ilgili öğrenmeniz gereken ilk şey ise ; Ben kimseyle dalga geçmem!' dedi. Ned'İn sözleri mutlak bir kararlılık taşıyordu.

ASDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin