ASD

143.Bölüm

Ned Kan Sömüreni artık daha iyi tanıyor ve onu nasıl kullanacağını biliyordu, bu kılıç onun için gerçekten uygundu ayrıca Kan Kudreti gibi kendisine özgü bir saldırı stili de vardı ve öğrenmeye ihtiyaç duymadan kullanabilmesine izin veriyordu.

Ned atölyesine kısa bir göz attıktan sonra iç geçirdi. Titanyum örs ve Titanyum Çekiç param parça olmuştu. Yenilerine ihtiyacı vardı ve bu malzemeleri temin etmek oldukça zordu yine de kapısını çalacağı bir klan olduğu için şükretti. 

Kan Sömüreni deneme isteğiyle tutuşuyordu, Şuan ona rakip olabilecek canavarların hepsi bir sonra ki vadide yer alıyordu ve 9.Seviye Büyülü Canavarların olduğu alan onun için yetersizdi çünkü Orta Seviye Bilge Aşamasına ulaşmıştı bu yüzden mağaradan çıktığı anda muazzam bir hızla iki dağın arasından geçip bir sonra ki ormanlık alana girdi, burada ki atmosfer çok daha farklıydı. Bilge Seviye büyülü canavarların hepsi bu alanda yaşıyordu ve her an her yerden çıka bilirledi. Ned ve yardımcıları yıllar içinde normal Büyülü Canavarları sürekli avlayarak sayılarını düşürmüşlerdi fakat burası el değmemiş bir araziydi. Ned yüksek hızda uçarken ara ara yerde ki büyülü canavarları tespit etmeye çalışıyordu. Bilge Seviye Büyülü Canavarların yaşadığı vadi bir önceki vadiye göre en azından 20 kat daha büyüktü. Bu yüzden arama işlemi oldukça zor oluyordu ve ayrıca Bilge Seviye Büyülü Canavarlar kolay av değildi.

Ned bir süre daha aramaya devam ettikten sonra gözleri ormanın içinde duran siyah bir gölgeye ilişti ve anında durdu, Dikkatlice baktıktan sonra gözlerinin içi parladı Kara Okyanus Leoparı dedi. Bilge Seviye büyülü canavarın ismini söylerken sesi öldürme isteği dolu çıkmıştı. Hemen hafızasını kurcaladı ve Kara Okyanus Leoparının özelliklerini hatırlamaya çalıştı. 

Kara Okyanus Leoparı su elementi kullanan bir büyülü canavardı. Çok güçlü su elementi saldırıları vardı fakat kendi tabiatında olmadığı için büyülerin hiç birisini kullanamıyordu bu yüzden Ned ona rakip olabileceğine güvenebiliyordu fakat Bilge Seviye Büyülü Canavarlar bu kadar basit avlar değildi. Kara Okyanus Leoparı su elementinden kaynaklanan hızlı iyileşme ve ayrıca türüne özgü muazzam bir hıza sahipti. Bir anda görünmez olabilir ve ani ataklar yapabilirdi. Pusu sınıfında uzmanlaşmış bu Büyülü Canavarın türdaşları dünyada sayısız Bilgenin ölümüne sebep olmuş azılı katillerdi.

Ned gökyüzünden hızlı bir şekilde Kara Okyanus Leoparının üzerine doğru saldırıya geçti fakat Kan Sömürenden yayılan Bilge Seviye Aura anında Kara Okyanus Leoparı tarafından fark edilmişti.

Kara Okyanus Leoparı Ned 'e ve yüksek tonda konuştu,

'Hahaha... Demek bir insan beni öldürmeye gelmiş.' dedi. Sesi oldukça alaycıydı ve cümlesinden daha önce insanlarla karşılaştığı anlaşılıyordu.

Fakat Ned artık geri çekilemezdi bir defa fark edilmişti ve Bilge Seviye Büyülü Canavarların hepsi istisnasız uçabilirdi. 

İnsan dilini konuşabilir ve bir insan kadar iyi zekaya sahipti. Onlar üst sınıf canavarlardı ve plan kurma konusunda oldukça başarılılardı. Ned eğer kaçmaya başlarsa kesinlikle kovalanır dı ve istisnasız her Bilge Seviye Büyülü Canavar ister 1 gün ister 1.000 yıllık olsun Zirve seviyede yer alırdı. 

Bu yüzden açık bırakmadan saldırmalıydı ve onu öldürmek için elinden geleni yapmalıydı. Kan Sömüreni çektiği anda bedeninde ki Bilge Seviye Auranın kabardığını ve arttığını hissetti. Savaşta kullanmak ile normal zamanda elde tutmak arasında büyük bir fark vardı. Nedin bedeninde ki Tanrı Enerjisi amansız bir şekilde yükselirken bir anda gücü Zirve Seviye Bilgelere yaklaşmıştı. Ned ne diyeceğini bilemeyecek kadar şaşkındı. Böyle bir etkiyi beklemiyordu fakat oldukça memnun olmuştu, önce ki haliyle bile Kara Okyanus Leoparına rakip olabileceğine inanıyordu ve şuan ki haliyle onu yenmesi oldukça kolay olacaktı yine de kolay bir zafer arzulamadı. Kılıcı denemek ve elinden geldiğince savaşta tecrübe etmek istiyordu ve bu durum Kara Okyanus Leoparının oldukça canını yakacaktı.