Yip ile birlikte odada ki herkes Ned'in kısık sesini net bir şekilde duymuştu fakat ifadeleri Ned'in ilk halini gördükleri andan bile daha dehşet doluydu.
Bir büyücü neydi ?
Öyle basitçe olmak istenecek ve olunacak bir şey miydi ?
Hayır kesinlikle değildi. Büyücüler asil insanlardı. Büyücü olmak için doğuştan şanslı olmak gerekirdi. Sadece bir element kullanan ve zar zor büyücü olma standartlarını karşılayan kişiler bile Şövalye ünvanıyla şereflendirilirdi.
100 Bin Hektarlık bir araziye sahip olurlar ve o araziyi gönüllerince kullanırlardı. Para önemsizdi çünkü para onları memnun etmek için diğer insanların kolayca gözden çıkartabileceği basit metaller gibi görülürdü. Para önemsizdi çünkü o bir büyücüye veriliyordu.
Bir büyücü Gücü temsil ederdi,doğayı,elementleri ve ölümü.
En büyük efsaneler büyücüleri anlatırdı. En kadim ve güçlü imparatorluklar büyücüler tarafından kurulmuştu, teknolojik buluşların hepsini büyücü kuruluşları yapmıştı. Verimsiz toprakları onlar verimli yapabilirdi.
Efsanelerde ölenleri bile canlandırabilirlerdi .
Böylesi büyük bir anlam taşıyan Büyücü kelimesi 5 yaşında fakir ve çökmüş bir klanın belkide son üyesinin ağzından çıkması beklenen son kelimeler olmalıydı fakat neredeyse bitik halinde bile mutlak bir iradeyle ağzından çıkan ilk sözler olmuştu.
Aşçı,Hizmetçi ve Kahya yıllardır bu malikanede hizmet veriyorlardı. Ned'in Annesini babasını hatta vaktiyle büyük annesini bile tanımışlardı.
Onu seviyorlardı ve şüphesiz güçlü olmasını istiyorlardı. O üzülünce onlarda kendi evlatlarına kederlenir gibi kederleniyorlardı ama duydukları onlara bile fazla gelmişti. Hizmetçi kadın ellerini yüzüne kapatıt ve zaten akmakta olan göz yaşlarını saklamak istermişcesine içten içe ağladı.
Kendi kendine kederli bir sesle aynı şeyi tekrarlayıp durdu.'Kederli Genç Efendi, Bu dünyaya lanet olsun ona yaşattığı herşey için lanet olsun. Sadece 5 yaşında olmasına rağmen şimdiden aklını kaybetti.'
Kadın aynı şeyleri söyleyerek ağladı. Bunları söylemesinin sebebi Ned'e güvenmiyor oluşu değildi. Gücünü,zekasını ve karakterini en iyi bilenlerden birisi oydu fakat büyücü olmak öyle basitçe ağza alınacak bir kelime değildi.
Büyücü olmak bir tanrı olmak gibi görülüyordu çünkü bu küçük kasaba tarihi boyunca ne bir büyücü görülmüştü ne de bir büyüye raslanılmıştı fakat Büyücüler sürekli efsanelerde anlatılırdı.
Efsaneler binlerce yıl içinde o kadar abartılı hale gelmişti ki,5.Seviye bir büyücünün Ejderhaları katlettiği,tanrıya meydan okuduğu,imparatorlukları üfleyerek yok etti gibi şeyler kasabalılar tarafından bilinen şeylerdi ve asıl dehşet verici olan 5.Seviye Büyücünün sadece güç yolunun ortalarında olmasıydı.
Sadece 5.Seviyede bunları yapabilen Daha yükselerde kıtaları yok edebilir ve bütün yaşamı sona erdirebilirdi kadına göre . Bu durumda Büyücüler Tanrıydı,İlahtı ve onlar tanrı ve ilah olmasa bile tanrının en seçkin hizmetkarlarıydı.
Güç Büyücü demekti ve Büyücü Güç demekti kadın için.
Bütün bu ön yargılardan sonra Ned gibi 5 yaşında, bitmiş bir klanın içinde yaşayan ve aylık olarak klanının eline 10 altından fazlası geçmeyen birisi Büyücü olmak istediğini söylediğinde ona sadece deli denilebilirdi. Kadın haricinde normal bir insan bu sözleri duysaydı eğer.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASD
FantasiaFantastik #1 bir zamanlar. Kurgusal bir boyutta geçen hikayenin baş kahramanı 4 yaşındayken ailesinin ölümüne şahit olmuştur. O günden sonra hayatında ki hiç bir şey aynı kalmamıştı. Hayatını ailesini öldürenlerden intikam almaya ve klanını eski iht...