ASD

134.Bölüm

Klan Lideri telaş ve korkuyla avluya çıktı. Ned hala gökyüzünde süzülüyor ve yerde ki ölümlülere bakıyordu. 

Klan Lideri aceleyle karşısına geldiğinde Nedi görünce neredeyse korkudan yere düşecekti. Klan daha önce böyle bir tehlikeyle karşılaşmamıştı. Misafir olarak gelmediği hem geliş biçiminden hemde gözlerinden anlaşılıyordu.

Ned Klan Liderini gördüğü anda tanıdı. Diğerlerinden daha gösterişli giyinmişti.

Ned elini sallamasıyla depolama yüzüğünden 2 tane savaşçının başı Klan Liderinin ayaklarının dibine düştü.

Klan Lideri korkuyla bir adım geri attı ve ayaklarının altında ki 2 başa baktı, onların kim olduğunu bilmiyordu fakat ondan bir kaç adım uzakta olan kaptan onları tanıyordu.

Klan Lideri meraklı gözlerle bu kişilerin kim olduğunu bilen birilerini aradı ve gözleri kaptanla kesişti.

'Kaptan telaşla konuştu, Klan Liderim o iki baş bizim askerlerimize ait.' demesiyle Klan Liderinin dünyası sanki başına yıkıldı. Ned onun Klanından iki kişiyi öldürmüş ve buraya kadar gelmişti. Klan Liderinin aklında ki tek şey bu iki kişinin Ned e saygısızlık yapmış olduğunu düşünmekti.

'Saygıdeğer Arş-ü Dük . Klanımız sizi incitecek bir şey mi yaptı acaba ?' diye ürkek bir tonda sordu. 

Korkuyordu . Nasıl korkmayacaktı ki  ? Bir kaç bin yıllık klan onun yönetimi altında yok olmakla yüz yüzeydi.

'Klanınızın askerleri her zaman insanlara zorbalık yapar ve onların emekleri mi çalar. Yoksa bu klan onları bu şekilde mi yönlendiriyor ?' dedi. Nedin sesi oldukça acımasızdı. Klan Liderinin vereceği cevaba göre ceza verecekti.

'Lordum Mor Nilüfer Klanı her zaman onurlu bir klan olmuştur. Asla kimsenin emeğini yememiştir. Bu aşağılıklar eğer böyle bir hata yaptıysa Saygıdeğer Lordum onları öldürerek ellerini kirletmiştir. Bilseydik kesinlikle cezalarını verirdik.' dedi. Sesi oldukça saygılı çıkmıştı ve Ned söylediği her kelimesine dikkat etmiş ve nabzını dinlemişti. Doğru söylediğine kanaat getirdikten sonra tekrar elini salladı ve depolama yüzüğünden 10 tane kutu ve bir kese çıktı. Hepsi Klan Liderinin önünde duruyordu.

'Bugün bu iki aşağılık kişi bir demircinin emeğini çaldı. Eğer ben orada olmasaydım hem malları hemde paraları alıp gideceklerdi. Onların cezasını verdim ve hayatını aldım şimdi ise sizin cezanıza sıra geldi. Klanınız da değersiz insanlar beslediğiniz ve insanların emeklerinin çalınmasına sebep olduğunuz için size kestiğim ceza şudur.'

Klan Lideri tükürüğünü yuttu, Nedin ağzından çıkacak olan sözler klanın geleceğini belirleyecekti.

'Demircinin şuan kullandığı dükkanı ona vereceksin. Sen ve Klanın büyükleri gidip demirciden özür dileyeceksiniz. O demirciye ödemeniz gereken miktarın 100 katını ödeyeceksiniz . Ayrıca bütün şehirde ki fakirlere 1 ay boyunca yiyecek ve kıyafet yardımı yapacaksınız.' dedi. 

Ned oldukça hafif bir ceza kesmişti. Cezasının bütün maddi değeri bir kaç milyon altından fazla değildi ve Mor Nilüfer klanı bu miktarı rahatlıkla karşılayabilirdi fakat Klan Üyelerinin yaptığı hatadan dolayı gidip bizzat özür diledikten sonra saygınlıkları düşecekti fakat bunun önemi yoktu. Ned gibi bir figürün emrine karşı gelmeye cesaret edecek hiç bir klan yoktu. Kimse Nedin emrinden dolayı bunu yaptılar diye onları suçlayamazdı ve aşağılayamaz dı.

'Elbette, Elbette Arş-ü Dük. Derhal hazırlıkları başlatıyorum ve hemen o demirciyi ziyarete gideceğim.' dedi. Ned ayrılmak üzere arkasını döndüğü anda durdu ve Klan Liderine bakarak konuştu.