ASD

154.Bölüm

İmparatorlukta yine Nedden kaynaklanan bir hareketlik başlamıştı, ardı ardına düşen bomba gibi iki haberden sonra insanlar konuşacak başka bir konu bulamamıştı. 

'Duydun mu Arş-ü Dük Ned Kan Bilge Seviye büyücü olmuş.'

'Neeee! Bilge seviye büyücü mü? Ama o sadece 21 yaşında değilmiydi .'

'Evet öyle fakat geçen hafta İmparatorluğun iç bölgelerine giren Bilge Seviye Büyülü Canavarla savaşmak için İmparator tarafından 3 Bilge ile birlikte görevlendirilmiş ve Bilge Seviye Büyülü Canavara öldürücü darbeyi Bilge Seviye büyü ile vurmuş.' 

'Aman Tanrım o nasıl birisi öyle. Tanrıçayla evleneceğini duymuştum fakat Bilge Seviye Büyücü mü? Daha neler göreceğiz kim bilir.' 

Halk kendi arasında konuşurken büyük klanlarda da sabırsız bir bekleyiş vardı. Ned ve Ninanın düğünü 1 ay sonra Nedin doğum gününde yapılacaktı ve bu haber bütün halka ilan edilmişti. Bu düğüne katılmak herkesin statüsünü belirleyecek olan en önemli unsurdu ayrıca bu düğüne davet edilmeyenler şüphesiz bir çöküş yaşayacaklardı ki bu yüzden bütün büyük klanlar endişeliydi tabi ki istisna klanlarda mevcuttu. Kırmızı Ejderha Klanı Nedin düğününe ilgi göstermiş olsa da diğer klanlar gibi bu düğünü hayati bir olay olarak algılamamış sadece klanın statüsünden doğan haklarından dolayı katılmak istemişlerdi.

Ned sarayında ki bütün hizmetçileri bu konu ile ilgili görevlendirmiş ve bizzat kendisi katibe düğün davetiyelerini yazdırıp uygun gördüğü kişilere yollamıştı. 

Klanların heyecanlı bekleyişi sürerken orta sınıf klanların bu tarz beklentileri yoktu, Bir Arş-ü Dükün düğününe katılmak bir yana Nedi bir defa görmüş olmaları bile şanstı. O gün Ned Mor Nilüfer Klanının düğününe katıldıktan sonra klanın statüsü bir roket gibi fırlamış ve büyük klanlardan birisi haline gelmişti, elbette yıllardır büyük klan olanlarla yarışabilecek seviyeden çok uzaktı fakat artık orta sınıf klanlarda oldukça yüksekti . 

Ned özel olarak İmparatorun elçisi ve 4 tane Bilge Seviye korumasıyla bir davetiye de Büyük Babasına göndermeyi ihmal etmemişti. Eğer büyük babasını bu bahane ile yanına getirmeyi başarabilirse oldukça mutlu olacaktı fakat eline bir kaç gün önce geçen mektupda büyük babası ona özlem dolu bir cevap yazmayı bırak sadece bir kaç kelime ile ''BENİM KLANDAN AYRILMAM İMKANSIZ'' yazmıştı. Ned bu duruma biraz içerlemiş olsa da sebebini biliyordu. Klandan ayrılırsa Han Kanın ruhu artık kimseyi tehdit edecek bir unsur haline gelemezdi çünkü ruhun tekrar uyanması için aynı soydan bir kurban gerekiyordu. 

Mektupdan sonra Ned bir süre alev almış öfkesiyle malikanede dolaşmış ve herkese kan kusturmuştu, öylesine öfkelenmişti ki Nina engellemeseydi tek başına Anka Krallığına bütün düşmanlarıyla savaşmaya gidecekti fakat Ninanın mantıklı sakinleştirme çabasından sonra durmuştu.

Bilge Alemi belki güç olarak büyük bir alem olabilirdi fakat Aziz Seviye ve sonrası düşünüldüğünde sadece buz dağının görünen kısmının ucundan fazlası değildi. Anka Krallığını yerle bir etse bile bir sonra ki düşman çok daha güçlü olacaktı ve o düşmana karşı hazırlanmadan böyle bir atak fazlasıyla yalnışdı. Aksi taktirde kendi başına da bir noktaya kadar düşmanlarını öldürebilirdi. Anka Krallığında Nede karşı koyabilecek tek kişi Aresti ve diğerleri onu zorlayacak olsa da yenemezdi fakat hepsi bir aradayken Ned onlara dokunamazdı . Bu yüzden de yıllardır Alya,Katarina,Konstantin,Sofya ve Rock'a yatırım yapıyor ve güç topluyordu. Nina ise bu savaşta yer almak için fazla zayıftı Ned hiç bir zaman onu bu savaşın dahili olarak düşünmemişti.