53.Bölüm

8.8K 904 128
                                    


Ned karakolun dışında bir süre durdu ve etrafına bakındı, nereye gideceği hakkında hiç bir fikri yoktu , sokaklarda insan da yoktu bu yüzden sağ tarafda ki yola yöneldi ve yürümeye başladı. Yüzünde az önce katliam yapmış birinden çok şeker dükkanına girmiş bir çocuğun ifadesi vardı. Herşey ilgi çekici ve şaşkınlık vericiydi özellikle her yerde yanıp sönen tabelalar dikkatini cezbetmişti. Bu sırada fark etmemiş olsa da yolda ona çartpmaktan son anda kurtaran kadın Korakolda ki silah seslerini duymuş ve hemen ardından Ned'in çıkışını görmüştü yine de ona yaklaşmaya cesaret edememişti ve olay yerinden uzaklaşıp sırra karışmıştı.

Ned bir vitrinin önünde durdu ve kıyafetlere baktı,

'Bu kıyafetler çok değişik görünüyor. Üstümdekiler çok dikkat çekici acaba bir tane alsam mı ?'

'Alman faydalı olabilir. Bu şekilde dikkat çekiyorsun.'

'Tamam o zaman girip alalım ama bu sefer o polislerin cebinden aldığım resimli kağıtlardan kullnacağım. Altın verince insanlar garip tepkiler veriyorlar.'

Ned vitrinden baktığı mağazanın içine girdi ve vitrinde gördüğü kıyafete yöneldi. Vitirirnin içine girip mankenin üstünde duran kıyafeti çıkartmaya başladı. Bu sırada durumu dehşetle izleyen müşterilerden bir kaçı çoktan satış görevlisine haber vermişti.

Koşarak genç bir adam Ned'in yanına geldi, özenli fakat garip kıyafetleri, temiz yüzü bir dilenci gibi görünmediğini gösteriyordu fakat kıyafetleri de normal olmadığını anlatıyordu özellikle uzun arkadan bağlanmış saçları daha önce gördüğü hiç bir stilde olan şey değildi.

'Durun! Durun lütfen ne yapıyorsunuz!'

Ned başını çevirip görevliye baktı,

'Bu kıyafeti istiyorum.'

'Vitrindekini alamazsınız onlar sadece gösteriş için. Ben size hemen yenisini veririm. Bu sırada ailenizin yanına gidelim isterseniz bende sonra size kıyafeti getiriyim .'

'Ailem mi ? Neden herkes bana ailemi sorup duruyor! Bir defa daha söylüyorum benim ailem yok.'

Satıcının bakışları bir anda 180 derece değişti. Lüks bir giyim mağazasında garip giyinişli ailesi olmayan bir çocuk varsa bunun tek anlamı problem demekti. 

'O zaman gelin koltuklarda oturun bende polisi arıyım ve sizi ailenize götürsünler.'

'Polis mi? Hiç bir polisin yardım edebileceğini sanmıyorum.'

Adamın ifadesi dahada değişti. Polis yardım edemez demek ailesi yok demekti bu durumda parası yoktu ve parası olmayan kimse bu mağazada duramazdı.

' O zaman burada ne işin var çocuk! Derhal git ve bir daha sakın gelme!'

'Siz Earth'lülerin güce hiç saygısı yok sanırım! Her seferinde tehdit edilmekten sıkıldım eğer tek saygı duyduğunuz resimli kağıt  ise bende ondan da var.'

Ned cebinden bir tomar parayı çıkartıp adamın gözleri önünde salladı. Adam ne diyeceğini bilememiş eli ayağına dolaşmıştı.

'Efendim ben özür dilerim. Amerikada bir deyim vardır. Yeterli paran varsa Papayı bile tokatlarsın. Ben hemen vitrinde ki kıyafeti getiriyorum.'

Ned şaşkın bir şekilde elinde ki paraya baktı,

'Earth çok garip bir yer. Adam ne benim yaydığım Aurayı hissetti ne de ona yolladığım öldürme arzusunu. Ondan kat kat güçlü olan birisini tehdit etti fakat resimli kağıt parçalarını görünce saygılı oldu. Bu dünyada güç gerçekten Resimli kağıtlar da galiba.'

ASDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin