ASD

170.Bölüm

Sığınaktan çıktıktan sonra Ned önce büyük babasını ve klanın diğer üyelerini defnettikten sonra büyük babasına,kahya ve diğerlerine saygısını sundu. Kan Şehrinin üstünde uçarken Toprak büyüsü ile bütün şehri büyük bir mezarlık haline getirdi ve herkese saygısını sundu, Bir kaç gün önce ihtişamın yükselen ismi olan Kan Şehri artık toplu mezarlık haline gelmişti. Ned hepsinin intikamını alacağına yemin etti ve ayrıldı. 

Uzun sürmeyen bir yolculuktan sonra İmparatorluk başkentine geldi ve hızlıca İmparatorla görüşmeye gitti.

İmparatora durumunu izah ettikten sonra bütün mevkilerin ayrılarak bir defa daha Doğu Ordularının çırak aramaya başlamasını sağladı ve konumunu terk etti, İmparator her ne kadar gönülsüz olsa da Nedin isteğine karşı çıkamadı. 

Ned Malikanede öğrencileriyle bir araya geldi ve onlara durumu anlattıktan sonra onları kalmaya ikna etti. Onlara gelecekte Bilge olabilmeleri için gerekli bütün malzemeleri bıraktı ve ayrıldı. Ayrıca İmparatorla özel olarak anlaştığı üzere 5 çırağının Baş Komutan ve diğer 4 komutanın çırak testlerine girmesini sağlayacağı konusunda izin aldı. Artık Nedin 5 öğrencisi uzun sürecek olan kendi yolculuklarına başlayacaktı.

Ned Hanın yönlendirmesiyle büyük bir portal açtıktan sonra 5 kişiyi içine gönderdi ve portalı kapatıp önce beyaz odaya ardından başka bir boyuta geçiş yaptı.

Yeni gittiği boyut diğerlerinden oldukça farklı büyüdüğü dünyaya benziyordu fakat o henüz hayatın olmadığı bir yerde ortaya çıkmıştı.

'Burası çok sessiz' dedi Rock etrafını incelerken, bir gariplik hissetmişti.

'Evet fakat bu boyutta ki Tanrı Enerjisi yoğunluğu çok yüksek, neredeyse bizim dünyamızın 5 katı.' dedi Sofya sakin bir şekilde fakat o da bir huzursuzluk hissediyordu.

'Bu boyutun nimetlerinden faydalanarak gelişimimize odaklanmamız gerekiyor.' dedi Alya derin bir iç çekti, daha güçlü olmak istediği gözlerinden anlaşılıyordu.

'Önce çevreyi araştıralım. Eğer 5 kat daha yoğun Tanrı Enerjisi varsa bizim dünyamızdan 5 kat daha güçlü varlıklarda olmalı.' dedi Konstantin, her zaman dikkatli olmayan özen gösteriyordu.

Ned ise sakin bir şekilde onların yanında dururken çoktan araştırmaya başlamıştı, algısını kullanarak kilometrelerce alanı tarıyor ve her şeyi aklına kazıyordu. 

Bir süre sonra durdu, bakışları doğuya kaymıştı.

'Orada bir köy var.' dedi sakin bir şekilde. Hepsinin gözleri Ned ile aynı noktaya döndü fakat onlar Nedin sahip olduğu algıya sahip değildi.

Ned ile birlikte hepsi havalandı, bir süre yolculuk ettikten sonra Nedin keşfettiği köye yaklaştılar. Ned köye yaklaştığı anda ifadesi büyük oranda değişti.

'Bilge Seviye hemde bir kaç tane var.' dedi Ned. Köyü görünce ne kadar basit bir yer olduğunu anlamıştı, neredeyse fakirlikten yıkılmak üzereydi fakat köyde bilge seviye olan kişiler vardı.

Ned ve diğerlerini hisseden köyde ki bilgeler yıkılmak üzere olan evlerden çıkarak onları karşılamak üzere gök yüzüne çıktı.

Bilgelerin üstünde Bilge Seviye Büyülü Canavar derisinden yapılma cübbeler vardı, bellerinde ise oldukça kaliteli görülen kılıçlar. 

5 kişi Ned ile birlikte gelen 6 kişiyi karşılamıştı.

Ned onlara bakarken bir ürperti hissetti, sanki karşısında 5 yaşlı adam değil 5 canavar duruyor gibiydi. Bilge Seviye olan kişilerin böyle yaşlı olması pek rastlanan bir durum değildi genelde hepsi genç ve oldukça iyi görünümlü olurdu fakat bu 5 kişi zayıf duruyordu.