ASD

116.Bölüm

Gökyüzünde 3 tane güneşin olduğu bir boyut, kızgın altın rengi topraklar ve sonsuz bir çölün olduğu dünya. Dört bir yanında gizli sayısız Büyülü Canavar ve hiç bir insanın olmadığı geniş ölüm alanları. 

Kumların altına gizlenmiş güçlü Büyülü Canavarları ve bütün bu tehlikelere meydan okuyan bir kişi. 

Elinde Kan Kudreti , üstün çıplak ve başına sardığı ince beyaz bir kumaş. Öldürücü derecede yüksek bir sıcaklık, sıcaklığın altında teni kararmış ve derisi kavrulmuş fakat yine de gücünden kaybetmemişti. 

Önünde duran 50 metre büyüklüğünde ki Ölüm kobrası ile savaşırken geri adım atmaya niyetli görünmüyordu. 9.Seviye Büyülü Canavarlar arasında en tehlikelilerden birisiydi, sadece zehirli olması bir yana kalın pulları kol büyüklüğündeydi, derisi sarsılmaz kadar sertti ve en sağlam kalkanlar bile pulları kadar dayanıklı değildi. Gözlerinde ince bir çizgi ve ağzından sürekli çıkan diliyle ölümün tadını alıyormuş gibi görünüyordu, Ağzını açtı ve ileriye doğru atıldı, dişleri bir insan boyutundaydı . 

Bilge Seviye bir savaşçı kadar hızlı hareket ediyor ve en az bilge seviye kadar güçlüydü üstelik sadece 9.Seviyedeydi.

Ned Kan Kudretini geriye çekti ve savurdu, 'Kudretin Kesiği' dedi. Kan Kudretinden çıkan yay şeklinde ki dalga muazzam bir güçle ileriye atıldı, Ölüm Kobrası savunmasına oldukça güveniyordu. Başını eğidi ve başının üstünde ki pullar ile Kudretin kesiğinin çarpışmasını sağladı. Bir kaç pul parçalandı ve yere döküldü fakat gözle görülür başka bir zarar yoktu, Ölüm Kobrası öfkeyle tekrar ileri atıldı. Ned geri adım atmaya niyetli değildi.

Kılıcına sıkıca sarıldı ve Aziz adımları kullanarak ileriye atıldı, 

Ned ve Ölüm Kobrası son hızla birbirlerine yaklaşırken ikisinin ifadesi de çekilmek istemediklerini gösteriyordu. Çarpışacaklar dı ve bu çarpışmanın sonucunda kazanan belli olacaktı. 

Ned Kan Kudretini bir defa savurdu fakat bu sefer farklı bir saldırı sanatı kullandı. Bilge Seviye Savaşçı olduktan sonra Kan Kudreti ona yeni bir sanat vermişti ve bu sanat Kudretin Kesiğinden çok daha güçlüydü.

'Kan Katmanı!' diye haykırdı Ned fakat saldırısı kılıcından fırlamadı tam aksine Kan Kudretinin çehresi değişti ve kırmızı bir katmanla çevrildi. 

Öylesine ilahi bir şekilde parlıyordu ki gökyüzünde asılı duran 3 güneşin birisi yere inmiş gibiydi. 

Kan Kudreti ve Ölüm Kobrası çarpıştı ve 9.Seviye Büyülü Canavarın Bilge Seviyesinde ki savunması basit bir odun parçası gibi kesildi. 

Ölüm Kobrasının başı iki parça halinde yere düşerken Ned ayaklarını sonunda yere basmıştı. Kan Kudretini depolama yüzüğüne attıktan sonra Ölüm Kobrasının ensesine yaklaştı ve çekirdeğini çıkartıp aldı. Elinde duran çekirdeğe baktı ve gülümsedi. 

Ardından zihnide bir ses yankılandı. 

'32.Görev 1.000 Tane Ölüm Kobrası Ölüdür.'

Ned Toprak Ejderhasının yeni görevini duyduğu anda irkildi ve sitem eder bir şekilde konuştu,

'Lanet olsun! Zaten 3 yıldır bu boyutta Ölüm Kobrası avlıyorum ve 3 yılda sadece 100 tane öldürebildim. ' dedi. 3 Güneş Boyutunun zaman akışı normal dünyaya göre 20 kat daha yavaştı. Ned gerçek dünyada sadece 1 ay 8 gündür kayıptı. 

Bu sırada gerçek dünya da ise huzursuzluk vardı.

Ned'in yeni malikanesinin içinde 5 kişi oturmuş kendi aralarında konuşuyorlardı.