Dokuz Güneş Tanrısı

Bölüm 88: Cennet Cezalandırıcı Kulesi 2

DOKUZ GÜNEŞ TANRISI
C88

Qin Yun, Cennet Cezalandırıcı Kulesi'ne girdikten sonra avucunun içinde bir ateş topu yarattı. Çevresini aydınlatıyordu. İçerisi boştu, sadece bir merdiven vardı.

Korkuyla ikinci kata çıkan merdivenleri çıktı.

İkinci katta birkaç soluk altın iskelet vardı. Hepsi oldukça yaşlı görünüyordu.

Alçak bir sesle şöyle dedi: "Savaşçı Bedeninin 7. seviyesi. Adı Altın Beden. Açık altın renkli kemikler yetiştirebilir. Bunların hepsi 7. seviye Savaşçı Bedenidir. Hatta 8. ya da 9. seviyede bile olabilirler."

Daha yakından bakıldığında kemiklerde çok sayıda kırık parça vardı. Bu kadar güçlü kemikler bile kırılabilir.

"Duvara çarpma yüzünden olabilir mi?" Qin Yun alarma geçti. Kule daha önce insanları mühürlemişti. Üstelik onlar güçlü insanlardı.

Üçüncü kata vardığında yerdeki birkaç soluk altın rengi insan kemiği dışında başka hiçbir şey yoktu. Hala eskisi kadar boştu.

Dördüncü kat biraz farklıydı. Yalnızca iki insan kemiği vardı ve ikisi de yerde bağdaş kurup ölüyordu. İkinci ve üçüncü katlar her yerdeydi.

Beşinci kata çıkan merdivenlere adım attıktan sonra Qin Yun'un avucundaki alevler aniden sönerek tüm vücudunun titremesine neden oldu. Şu anda ortalık zifiri karanlıktı ve son derece sessizdi. Hiç ses yoktu.

Bir anlık şokun ardından alevler salmaya devam etti.

Tıpkı daha önce olduğu gibi, serbest bırakılır bırakılmaz anında yok edildi. Son derece tuhaftı!

"Kim o?" Qin Yun yüksek sesle bağırırken paniğe kapıldı.

Kimse yoktu, sadece onun cevabı vardı.

Dokuz Yang İlahi Ruhunun depo alanından Qin Yun, hafif bir parıltı yayan yeşil bir taş çıkardı.

Biraz ışık parladıktan sonra psişik gücünü kullanarak çevresini taradı ve görüşü son derece netleşti.

Sonunda beşinci kata ulaşmıştı.

Bu aynı zamanda en yüksek seviyeydi. Ortada siyah cübbeli bir adam oturuyordu. Yüzündeki kırışıklıklar katman katmandı ve loş ışık altında biraz korkutucuydu.

"Yaşlı..." Aynı zamanda tetikte olmaya başladı.

Cennet Cezalandırma Kulesi'nde hapsedilenler bir hata yapmış olmalı ve tetikte olmaları gerekiyordu.

"Ölü!" Qin Yun, iç çekmeden önce dikkatlice araştırmak için oraya doğru yürüdü.

Yaşayan biri olsaydı buradaki durumu bilirdi.

"On yıl? Bu lanet yerde on yıl daha kalamam, delireceğim! " Qin Yun oturacak bir yer buldu ve Dokuz Yang İlahi Ruhunun içindeki depolama alanını dikkatlice inceledi.

İçinde bir sürü şeytani canavar eti vardı. Xiao Lang ile yaptığı maç sırasında öldürdüğü Kar Aslanı, ona çok uzun süre yemek yetiyordu.

"Yuan Dan üzerinden on, Ruh Yazıtını geliştirip geliştiremeyeceğimi merak ediyorum!" Bu turun dönem sonu sınavında kazandığı Yuan Dan'ı çıkardı. Ruh Yazısını geliştirmek büyük miktarda zihinsel güç gerektiriyordu.

Yuan Dan yoğun miktarda Dokuz Yang enerjisi içeriyordu. Dokuz Yang Ruhu'nu emerek büyük miktarda ruhsal gücü yoğunlaştırabilir.

Yüce Yuan Hapını yedi ve gözleri kapalı olarak uygulamaya başladı. Böylesine sessiz bir yer, uygulama yapmak için kötü bir yer değildi.