Dokuz Güneş Tanrısı

Bölüm 131: Zihinsel (veya ruh) Odaklı Öldürme

DOKUZ GÜNEŞ TANRISI
C131

Herkes Xiao Yue Mei'nin sözlerine son derece şaşırmıştı. Çünkü Qin Yun'un elinden gelenin en iyisini yaptığını söyleyebiliyorlardı. Yüzü solgundu.

Qin Yun elinden gelenin en iyisini yapmadı. Bir yandan zihinsel gücünün gücünü ortaya çıkarmak istemiyordu, diğer yandan da Xiao Yue Mei'nin ilgi odağını elinden almak istemiyordu.

Gizli Ejderha Dövüş Sanatları Yarışması'nın şampiyon yeri ablası tarafından verildiği için burada ona biraz itibar kazandırmak zorundaydı.

Xiao Yue Mei soğuk bir şekilde güldü: "Benim bunu göremediğimi düşünerek ruhsal enerjini mi bastırdın? İlgi odağımı çalacağından endişelenmiyor musun? O zamanlar Gizli Ejderha Enstitüsü'nün birinciliğini sana vermiştim, hâlâ ilgi odağı olmaktan korkuyor musun? ”

Qin Yun şaşırmıştı ve zorla gülümsedi ve "Fazla düşünüyorsun!" dedi.

Du Gui kaşlarını çattı ve parlak bir gülümsemeyle şöyle dedi: "Qin Yun, zihinsel gücün yeterince güçlü değil. Yalnızca sıradan ruhsal güç dövüş sanatlarını öğrenebilirsiniz!”

Qin Yun, memnuniyetsizlikle söylerken kalbinden küfretti: "Hepiniz seksen Tanrı Yükselen Taşı yüzdürüyorsunuz. Bu yeterince güçlü değil mi?”

"Kötü değil ama yeterli değil! “Eğer Zihinsel Enerjiniz yeterince güçlü değilse, o gelişmiş zihinsel dövüş sanatlarından hiçbirini öğrenmenize izin vermeyeceğim. İşlerin ters gitmesi kolaydır." Du Gui'nin gülümsemesi çok haindi.

“Bu... Sonra sınava tekrar gireceğim. ” Dövüş sanatlarının daha iyi manevi gücü adına, Qin Yun bunu yalnızca bir kez yapabildi.

Xiao Yue Mei gözlerini ona çevirdi ve şöyle dedi: "Zaten tüm gücünü kullanmadığını söyledim ama yine de bunu söylemeye cesaret ediyorsun!"

Du Gui güldü ve şöyle dedi: "Tamam, tamam, daha önce buraya hiç gelmemiştim!"

Aslında Qin Yun ruhunun bir kısmını saklamıştı ve onu serbest bırakmamıştı. Bu birçok insanı, özellikle de Siyah Seviye Dövüş Akademisi'nin iki müdür yardımcısını şaşırttı!

Herkes yerdeki Tanrı Yükselen Taşa odaklandı. Çok geçmeden Tanrı Yükselen Taş yüzmeye başladı. Kısa bir süre içinde 80'den fazlası havada süzülüyordu.

"Hala yeterince güçlü değilim, devam et!" Qin Yun'un gücünü çok iyi sakladığını söyleyebilirdi.

Qin Yun, kafasındaki Yıldız Kaydıran Ruh'tan zihin enerjisinin bir kısmını serbest bırakırken dişlerini gıcırdattı. Ve sonra, Tanrı'nın Taşı'nın beş parçası daha havada süzüldü.

"Yeter mi?" diye sordu.

Du Gui başını salladı, "Yeterli değil!"

Xiao Yue Mei'nin hassas kaşları çatıldı ve şöyle dedi: "Sen, ne yapıyorsun, en güçlü ruhsal enerjini tek nefeste serbest bırakıyorsun!"

Qin Yun derin bir nefes almadan önce gizlice dişlerini gıcırdattı. Yüksek bir kükreme ile Yıldız Kristalindeki tüm Zihinsel Enerjiyi serbest bıraktı ve onu Yükselen Tanrı Taşını sarmak için bir araya topladı.

Tüm Tanrı Yükselen Taşlar havada süzülüyor ve şiddetle titriyordu!

"Yüz tanesi havada süzülüyor, ne kadar muhteşem!"

"Onun zihinsel gücü Xiao Yue Mei'ninki kadar güçlü!"

"Bu adam gerçekten çok iyi saklanıyor."

"Kişi nasıl bu kadar güçlü olmak için Zihinsel Enerjisini geliştirebilir?"