Dokuz Güneş Tanrısı

Bölüm 129: Du Gui

DOKUZ GÜNEŞ TANRISI
C129

Siyah Seviye Dövüş Okulundan elliden fazla öğrenci vardı. Çoğu yirmili yaşlarındaydı. Yüzleri gururla doluydu. Sadece Üç Kaynak Akademisi öğrencilerini küçümsemekle kalmadılar, hatta diğer Kaynak Seviyesi Dövüş Akademilerinin gözlerine bile sokmadılar.

"Sadece Tianxuan Dövüş Sanatları Okulu ve Ling Xuanxuan Dövüş Akademisi öğrencileri geldi!" Huo Zhong dedi. Sesi doğal olarak yüksek olduğundan Siyah Seviye Dövüş Okulu öğrencileri tarafından duyuldu.

Gökyüzü Kaynak Dövüş Okulunun asık suratlı bir öğrencisi alay etti ve şöyle dedi: "Gelebiliriz çünkü zihinsel gücümüz yeterince güçlü. Yıldız Kaynak Dövüş Okulundaki insanların zihinsel gücü çok zayıf, bu yüzden doğal olarak gelmediler. ”

Güçlü bir Ruh Gücü de bir tür yetenekti, bu yüzden Kaynak Derecesi Dövüş Sanatları Akademisi öğrencilerinden oluşan bu grup çok kibirliydi.

Vadideki tüm öğrenciler Dövüş Sanatları Uygulama Alanında toplandı. Siyah bir cübbe giyen kambur bir ihtiyar aniden uçtu. Arkasında Gökyüzü Kaynak Dövüş Okulu Müdür Yardımcısı Guo Cheng ve Ling Xuan Dövüş Sanatları Akademisi Müdür Yardımcısı Luo Ke'yi takip ediyordu.

Qin Yun, kambur yaşlıyı gördüğünde korku duygusundan kendini alamadı. Yanındaki Huo Zhong ve Mu Rong'un yüzlerinde dehşet ifadesi vardı.

Xie Wufeng de aşırı terliyordu.

Kaynak Derece Savaşçı Evi'nin 20'den fazla öğrencisi bile dehşet ifadelerine sahipti.

Kambur yaşlı adam şöyle dedi: "Ben Du Gui, Yıldız Dövüş Sanatları Akademisi'nin Zihinsel Enerji alanında uzman öğretmeniyim! Yıldız Dövüş Sanatları Akademimizin öğrencileri Zihinsel Enerjiye sahip olma konusunda nitelikli olmasalar da, hayalet canavarlarla başa çıkabilmeniz için size tüm Zihinsel Enerji dövüş sanatlarını öğretmek için hala buradayım. ”

Du Gui başlangıçta kısa ve kamburdu, bu da onu daha da küçük gösteriyordu. Ancak yüzünde çok fazla kırışıklık yoktu. Kar beyazı kaşları çok uzundu, yanaklarına kadar uzanıyordu ve küçük gözleri parlak bir şekilde parlayarak onu nazik, yaşlı bir adam gibi gösteriyordu.

Zihinsel baskıyı bıraktıktan sonra devam etti: "Üç Gizemli Akademi'de iki yüzden fazla öğrenci var. İçlerinden zihinsel gücü güçlü olan var mı diye seçeceğim.

Xuan Wu Akademisindeki öğrenciler aniden kaşlarını çattı! Üç Gizemli Akademinin öğrencilerine tepeden baktılar ve onların bir yük olacağını düşündüler.

"Öğretmen Du, eğer zayıf tavuklar da bizimle gelirse ölürlerse bizi suçlama." Genç bir adam soğuk bir tavırla konuştu.

"Kesinlikle hiçbirinizi suçlamayacağım..." Du Gui güldü ve şöyle dedi: "Ayrıca, benim uygulama tekniğimi geliştirebilmeniz için hepinizin benim zihinsel testimi geçmeniz gerekiyor."

Zihinsel Enerji testi Xuan Wu Akademisi öğrencilerine herhangi bir baskı yaratmadı. Bu yere gelebilmek için testi geçmeleri gerekiyordu.

Sıraya girip sınavın başlamasını beklediler.

Du Gui küçük beyaz taşlardan oluşan büyük bir tabak çıkardı ve onu yere serpti ve şöyle dedi: "Bu tür taşları rafine ettim. Buna Uçan Tanrının Taşı denir. Daha fazla taşı havada uçurmak için daha fazla manevi güç kullanmanız gerekecek. ”

“Hım... Genel olarak konuşursak, kalifiye olmadan önce yirmi taşı yüzdürmeniz gerekir, ancak şimdi hayalet canavarlarla uğraşmanız gerekiyor, bu yüzden geçebilmek için sancağı otuz taşa yükselttim.